TARİH 24 Mayıs 2024
8,5b OKUNMA     174 PAYLAŞIM

9 Dağcının Hayatını Kaybettiği Dyatlov Geçidi Vakası Nasıl Meydana Geldi?

2 Şubat 1959 tarihinde Ural Dağları'nda 9 dağcı 'gizemli' bir şekilde hayatını kaybetti. Peki bu olay nasıl meydana gelmiş olabilir?

johan gaume, 2021 yılında disney filmi frozen’ı baz alarak dyatlov geçidi olayını canlandırmak için isviçre federal teknoloji enstitüsü'nden çığ araştırmacısı alexander puzrin ile bir araya geldi ve bölgeye giderek kendi araştırmalarını yapmaya başladılar.

araştırmacılar, 1970'lerde kadavralar üzerinde yaptığı çarpışma testlerinden elde ettikleri bilgilerle, bir levha çığının nasıl travmatik yaralanmalara sebep olabileceğini araştırdı ve bilgisayar simülasyonu vasıtasıyla küçük bir buz kütlesinin, dyatlov dağcılarının sırt üstü uyurken onları öldürmeden kemiklerini kırabileceğini tespit etti. bu da yaralıların kamptan nasıl bu kadar uzağa gidebildiklerini açıklıyordu. çalışma ayrıca yerçekiminin etkisiyle aşağı doğru hızla esen katabatik rüzgarın, grubun kamp kurmasından saatler sonra çığı nasıl tetiklemiş olabileceğini de hesapladı. grubun çadırdan ayrıldığı gece bölgede hiç kar yağışı kaydedilmediğinden, çığın oluşması için dağın yamacına başka bir şeyin basınç yapmış olması gerekliydi. işte bu katabatik rüzgarlar potansiyel olarak kendiliğinden oluşmuş gibi görünen bir çığa neden olacak kadar kar taşıyabilir, hatta yerçekimi nedeniyle hız kazanarak bir kasırga kuvvetine dönüşebilirdi. bu durum o bölgenin nispeten sığ eğiminde de mümkün olabilirdi. çığ için 30 derece eşik olarak kabul edilse de daha düşük açılarda da kar kaymalarının meydana geldiği biliniyordu. bazı veriler, doğru koşullar altında çığların 15 dereceye yakın açılarda meydana geldiğini de desteklemektedir. bildiğiniz üzere dyatlov dağcılarının kampının etrafında çığ izi de olmadığı tespit edilmişti. işte ekibin animasyonu kullandığı yer tam olarak burası; bu katabatik rüzgarlar çadırın bulunduğu bölgeye kar biriktirmeye başladı ve saatler içinde kar kritik seviyeye gelerek levhanın kayıp, ekibin üzerine düşmesine neden oldu. özellikle arama kurtarma ekibinin olay yerine 26 gün sonra geldikleri bilgisini de göz önüne alınırsa belki 5 metrelik küçük bir çığ bile çadırın üzerini kaplamak için yeterliydi fakat bu kurtarma ekibinin kolaylıkla tespit edebileceği bir çığ olmayacaktı. yine 1978’de isviçre’de tam olarak aynı sebeple 8 dağcı daha hayatını kaybetmişti…


şimdi bu bilgileri kullanarak senaryo parçalarını birleştirdiğimizde ortaya çıkan muhtemel sonuç şöyle; dyatlov dağcılarının kampı 23 derecede kurulmuş, aynı zamanda bulunan günlüklerde uğultulu rüzgarlarla ilgili notları da var ki muhtemelen bunlar katabatik rüzgarların ta kendisi. gece çığ düştü, ekip üyeleri ciddi kırıklarla çığın altında kaldı ve çadırı kesip kendilerini dışarı attılar. hemen bir b planı yapıp, dönüş yolculuğunda kullanılacakları yiyecek ve ekipman sakladıkları ormana ilerlediler (burada sakladıkları zula wikipedia’da da yazmakta, uydurma veya varsayım yok). bölgeye vardıklarında, ateş yakmak istediler fakat etraftaki her şey ıslak olduğu kuru odun bulmak adına ağaca çıktılar. bazıları ciddi yaralanmıştı ve fazla vakitleri yoktu, bu yüzden 2 kişi burada hayatını kaybetti. ekibin lideri dyatlov’da dahil olmak üzere gruptan üç kişiyse çadıra dönmek istedi, bu yüzden arkadaşlarının da kıyafetlerini alıp giymeye başladılar ancak hem hipotermi başlangıcı hem de dik yokuş ve kar bu durumu imkansız hale getirdi, muhtemelen aralarından birkaçı paradoksal soyunma durumundan muzdarip olarak yandıklarını düşünüp gerçeklik algısını yetirerek üstünü başını çıkardılar ki çadıra ulaşamadan da hayatını kaybettiler. kalan dört kişi arkadaşları dönmeyince bir kar sığınağı yapmaya karar verdi ve birkaç yüz metre ötede kar yığını buldular ancak kar sığınağını dere yatağını yaptıkları için çöktü ve 10/15 fit karın altına gömüldüler. raporlara bakarsanız, buradaki maktullerden birinin kanı da midesinde bulunmuş, yani aslında hayattayken üzerine düşen kar kütlesinden çıkamamış ki bunu başarması zaten mümkün değildi… kayıp gözler ve dil muhtemelen ya leş yiyen hayvanların işiydi ya da buradaki kişilerin diğer kişilerden üç ay sonra bulunduğunu hesaba katarak çürümeden kaynaklanmıştı. radyasyon olayıysa yine buradaki kişilerin üzerinde tespit edilmiş, bu kişilerin yanında gaz lambası da bulunmuş. bu gaz lambaları bir miktar toryum içermekteydi, yine muhtemelen üzerlerine düşen kütleden dolayı gaz lambası patladı ve üzerlerinde bu yüzden radyasyon bulundu. tabii ki, şu ihtimali de aklımızda tutmak gerekir ki bölgede sovyet ordusunun silah denemeleri yaptığı da bilinmekte…


yani olaya şöyle bir baktığımızda 9 kampçının yaptığı tek hata çadırı yanlış yere kurmaktı. yaptıkları diğer her şey gerçekten onların deneyimli dağcılar olduğunu gösteren şeylerdi. mesela, çadırı hemen terk etmeleri, ormana inmeleri, ikiye ayrılmaları, ateş yakmaları, arkadaşının kıyafetini kullanmaları ve son olarak kar sığınığı yapmaları… maalesef yaptıkları tek yanlış ise ekibin hayatına mal oldu…
r.i.p

araştırmacıların videosu
bu da yayınladıkları makale