İŞ HAYATI 25 Ekim 2022
15,4b OKUNMA     253 PAYLAŞIM

Adobe, Grafik Yazılım Sektörünü Yıllardır Nasıl Domine Etmeyi Başarıyor?

Dünyanın en popüler grafik ve medya yazılımlarını üreten şirket Adobe'nin başarısının sırrı nedir?

adobe'nin, piyasayı bu kadar süredir domine etmesinin temelinde kaliteli yazılımları kadar, sektörde yarattıkları devrimler de etkili olmuştur. sektörün geleceğini öngörmüş ve buna uygun araçları üreterek bugünlerine gelmiştir.

bencileyin tarihçesi de ilginçtir. gerçi silikon vadisi'nde kendisine sağlam yer edinmiş hangi şirketin hikayesi sıkıcı ki? her birinin ayrı ibretlik hatıraları var ama ona başka bir başlıkta değinmek lazım. neyse, adobe'nin kurucuları olan john warnock ve charles geschke 1982 yılında xerox'un palo alto'daki geliştirme departmanında çalışan tecrübeli iki yazılımcıydı.


bilgisayar ile masaüstü yayıncılık henüz adı konulmamış bir aşamadayken bu ikilinin geliştirdiği projeler aslında mini birer devrimdi lakin xerox bu abilerdeki cevheri göremedi. bugün bizim postscript olarak bildiğimiz yazılım diline ümit bağlayan ikilimiz, xerox piyasaya sürmeyi kabul etmeyince tahmin edeceğiniz üzere; sıçarım seroksun bacağına! diyerek şirketten ayrılarak kendi firmalarını kuruyorlar. sonrasında içine düştükleri bir çok savaşta yara alsalar da gemilerini yürütmeye devam ederek bugünlere kadar geliyorlar.

adobe, postscript'i tanıttığında birçok şirket ilgi göstermesine rağmen yine en erken uyanan steve jobs oluyor ve şirketin %15 hissesini apple adına satın alıyor. apple birkaç sene sonra laserwriter adında postscript ile baskı yapabilen bir lazer yazıcı üretiyor. bu basit sistem, sektörün lider şirketleri tarafından hor görülüyor. yalnız ön göremedikleri şey canon, apple, adobe üçlüsünün bir araya getirdiği bu basit yapının aslında bir devrim olduğuydu.

bu ekip aslında masaüstü yayıncılık dediğimiz sistemi icat etmişlerdi. daha öncesinde osuruktan el broşürleri veya basit raporları basmak dahi uzmanlık gerektiriyordu. o zamanlar, bugün olduğu gibi bilgisayar ekranında gördüğünüz tasarım aynı şekilde kağıda çıkmıyordu. litografi bilmek, devasa yazıcıların teknik bilgilerine haiz olmak, satır aralıklarını dahi elle ayarlamak gibi bir sürü farazi işle ilgilenmeniz gerekiyordu.

apple bir bilgisayar aracılığıyla hızlıca tasarımınızı yapıyor, postscript sayesinde yazıcı neyin nereye ne şekilde basılacağını tam olarak algılıyor ve canon temelli lazer yazıcı ile beş dakikada en sağlıklı sonuca ulaşıyordunuz. o dönemler adobe henüz kendi grafik düzenleme yazılımlarını yaratmadığı için pagemaker adında basit grafik editör kullanılıyordu. sonrasında adobe, michigan üniversitesi doktora öğrencisi olan thomas knoll tarafından geliştirilmeye başlanan bir yazılımda gelecek gördü ve satın aldı. o da bugün hepimizin aşina olduğu photoshop'tan başkası değildi. gerçi yaratıcıları adını display koymuşlardı ama sattıktan sonra söz söyleme hakları kalmamıştı.

bu arada adobe adı da ilginçtir. adobe, kilden yapılmış kerpiçlere verilen bir isimdir. antik mısır dilinden günümüze kadar gelmiştir. arapça at-tube, mozarapça da ise a'dobe'e dönüşmüş, ispanyolcaya da böyle geçtiği düşünülmektedir. tarihte bilinen en eski ve günümüze kadar ulaşabilmiş nadir yapı malzemelerindendir. anadolu'dan tutun da güney amerika'ya kadar her yerde görebilirsiniz. sıcak bölgelerde inanılmaz stabil ve sağlıklı bir üründür.

1989'da photoshop büyük bir şaşa ile tanıtılarak hayatımıza girdi. arkasından adobe acrobat pdf formatı geldi. pdf, 1998'den beridir uluslarası bir standart hayatımızda yer alıyor. sonrasında adobe hızla büyüyerek potansiyel gördüğü bir çok şirketi satın alarak bugün kullandığımız premiere, after effects, ürünleri kendi kataloğuna ekledi. en nihayetinde en büyük rakibi olan macromedia'yı dönemine göre rekor bir rakam olan 3.4 milyar dolara satın alarak bütün yazılımlarını kendisine kattı. bunların içerisinde flash, free hand, coldfusion, director, dreamweaver, fireworks gibi o dönem piyasayı domine eden yazılımlar vardı.

özellikle flash, erken dönem video stream konusunda geçici bir süre bütün dünyayı domine etti. youtube, google tarafından satın alınana değin flash player kullanıyordu. bir sebebi o dönem için pratik ve yaygın olması ikinci sebebi adobe'in geliştirdiği media server yazılımının tamamen flash üzerine kurulu olmasıydı. o dönemler video sunucular öyle pahalıydı ki şimdi anlatsam ufak bir siktir çekersiniz. bırakın sunucuyu sadece yazılımına ödenen paralar şu an hayal gibi geliyor.

flash'ın ölümü ise adobe'a can veren steve jobs sayesinde oldu. jobs, flash player'ın güvenilir olmadığı ve ağır işlediğinden ötürü iphone üzerinde desteğini kaldıracaklarını açıkladı. adobe apple'ın tekel kurmak istediğini öne sürse de apple desteğini kaldırınca flash kısa bir sürede piyasadan silindi. bu arada apple-adobe-microsoft arasında yaşanan bir de font savaşı var ki onu başka bir başlıkta anlatmak lazım.

tabii bütün işler iyi gitmedi. nice skandal ve kriz atlattılar. o kadar uzun süredir liderdiler ki nokia ile aynı kadere sürükleneceklerinden korkmuştum. yenilikleri gıdım gıdım vermeleri olsun popüler ürünlerini ikinci el megane fiyatına satmaları olsun derken büyük bir sıçışa doğru ilerliyorlardı. hatta geçen yıllarda google, apple, adobe ve intel işçilerine kol gibi tazminatlar ödediler.

yıllardır plug-in olarak ayrıca satın alıp eklediğimiz yazılımların kendi başlarına yol almaya başlamış olması korkutmuş olsa gerek. özellikle photoshop artık sadece basit bir grafik işleme yazılımı değil. son sürümlerini doğru düzgün öğrenmek için aylarca eğitim, yıllarca deneyim gerekiyor. haliyle kullanıcıları ferahlatacak özellikleri standart olarak sunmaları bekleniyordu. onlar bu özellikleri eklemedikçe kendi başına koca bir plug-in ve hazır action piyasası oluştu. yıllar önce bu soruyu yönelttiklerinde bizim öyle taraklarda bezimiz yok demişlerdi.

bugün akıllı telefon uygulamaları bile bazı özellikleriyle photoshop'un önüne geçince g*tleri attı haliyle. sadece photoshop da değil, illustrator gibi sık kullanılan bir ürünün yıllardır aynı olan kalem aracı (pen tool) vardı. tam yarım daire çizmek imkansızdı. basit bir plug-in ise bu işi tek tuşla hallediyordu. ek yazılımı üreten firmayı binasıyla satın alsalar günlük cirolarına yaklaşamaz. gel gör ki son sürüm cc'de bile bu özellikler yok. adobe max'te anlattıklarına göre yeni sürümde hepsi gelecekmiş.

nvidia ve adobe birçok ortak projeye imza attılar. özellikle yapay zeka konusunda çok güzel gelişmeler yaşandı. creative cloud'u stabilize ederek bütün ürünleri abonelikle uygun fiyatlara satmaya başladılar. en son figma'yı yine hayvan gibi bir rakama satın aldılar. muhtemelen adobe xd yerine koyacaklar gibi duruyor. geçen onca senede bir hegemonya kurmuş olsalar da getirdikleri standartların, verdikleri eğitim ve geliştirdikleri yazılımların yerini tutacak çok az şirket var. bunca krizi atlattıklarını göz önüne alarak geliştirme konusunda da hızlanacaklarını veya yine yeni ürünleri satın alarak bir şekilde hayatımıza var olacaklarını düşünüyorum.