Arkadaşlığın, Uyuşan Değer ve Zevklerden Ziyade Fiziksel Yakınlığa Bağlı Olması
arkadaşlık oluşumunun, değerler, tutumlar ve inançlardan çok fiziksel temasa ve fiziksel alana bağlı olduğunu öğrenmek ufkunuzu açabilir.
1940'ların sonlarında psikolog leon festinger ve stanley schachter ile sosyolog kurt back, arkadaşlıkların nasıl oluştuğunu merak ediyorlar. "neden bazı yabancılar uzun sürecek dostluklar kurabilirken bazıları yüzeysel temaslardan öteye geçemiyor ?" sorusunun cevabı aranıyor. bu amaçla ikinci dünya savaşı sonrası yoğun bir şekilde artan üniversite kayıtları ile baş etmeye çalışan üniversitelerden biri olan massachusett teknoloji enstitüsü (mit) 'nün savaştan dönenler ve aileleri için yeni inşa ettikleri toplu konutların "westgate west" adıyla bilinen bir bölümünü araştırma laboratuvarı olarak kullanmaya karar veriyorlar.
freud'un da içinde bulunduğu bazı uzmanlar arkadaşlık oluşumunun, kişileri bağlayıp ayıran, değerlerin, tutumların ve inançların oluştuğu döneme denk geldiğini söylemesine rağmen üç araştırmacı arkadaşlık oluşumunun anahtarının fiziksel alan olduğuna, eve gidip gelirken veya yakınlarda dolanırken oluşan kısa ve pasif temaslar temelinde gelişen bir durum olarak geliştiğine inanıyorlar. çalışma alanı olarak seçilen muhit bu açıdan da deneye son derece uygun.
gözünüzde canlanması açısından buyurun bu da konutların giriş kapılarının önden görünüşü
araştırma grubu westgate west'e taşındıktan kısa süre sonra konutlarda kalan öğrencilerden en yakın üç arkadaşını yazmalarını istiyor
sonuca göre arkadaşlıkların %42 'si doğrudan komşu olanlar arasında gerçekleşiyor. yani 7 numaralı dairede oturan kişinin en yakın arkadaşları yüksek bir yüzdeyle 6 ve 8 numaralarda oturuyor. buna ek olarak 9 ve 10 numaralı komşularını da düşük bir yüzdeyle ifade ediyorlar. işin can alıcı kısmı 1 ve 5 numaralı dairelerde oturan şanslı azınlığın ankette en popüler kişiler olarak ifade edilmeleri. durum kişilerin daha iyi ve daha ilginç olmalarından ziyade üst kattaki komşularının binanın ikinci katına ulaşmak için kullanmak zorunda oldukları merdivenlerin dibinde oturuyor olmalarından kaynaklanıyor. tabi ki arkadaşlıkların devam edip etmemesi konusunda bir fikir yürütemiyoruz fakat yine de 1 ve 5 numaları sakinlerin insanlarla tanışma yüzdesinin diğer soyutlanmış sakinlere göre daha yüksek olduğunu söyleyebiliriz.
deney sonucu davranışsal tasarımın "yakınımızda olan şeyler, zihinsel hayatımız üzerinde, uzakta olan şeylerden çok daha etkilidir" ilkesini şekillendirmesi açısından oldukça önem taşıyor.