HAYVANLAR 28 Mayıs 2021
58b OKUNMA     530 PAYLAŞIM

Avustralya'daki Fare İstilasının Sebepleri Nedir?

Son yılların en büyük fare istilasını yaşayan Avustralya'da neden böyle bir şey ortaya çıkıyor ve buna neden zehirleme gibi yöntemlerle müdahale edilemiyor? Bir bakalım.
iStock

avustralya'nın fare problemi kıtaya yanaşan ilk gemiden beridir mevcut

fare salgını, bu kıtada artık sıradan bir döngü. dün başlamamıştır. sebebi ise yaban kedilerin imha edilmesi, karma, kafir batının kötücüllüğü vs. değildir. asıl sebebi iklim şartlarıdır. kuraklık dönemlerinde farelerin üreme sayıları düştüğü gibi hareket alanları da kısıtlı kalır. bu sene olduğu gibi rekor yağışlarla birlikte rekor tarım üretiminin olduğu dönemlerde ise bit gibi türerler.

burada birden çok faktör söz konusu. gelin ufak bir özet geçelim. fare dediğimiz hayvan memeli türlerin doğum makinesi gibi bir şey. uygun ortamı bulduğunda 15-20 günde bir sürüyle yavru doğurabilen bir kemirgenden bahsediyoruz. tek başına bir dişi senede 8-10 kez hamile kalıp her seferinde 6-10 yavru doğurabiliyor. ortalaması senede 32-50 yavru. daha da kötüsü bir kaç ay sonra doğan yavrular da kendi yavrularını doğurmaya hazır hale geliyor.

küçük bir tarlaya dadanmış 100 adet farenin iki ay sonra ulaşacağı rakam 3-4 binleri, bir yılda 50-60 binleri bulabiliyor. yok edilmezlerse katlayarak devam ediyorlar. sürekli örnek verilip durulan yaban kedileri doğum konusunda ise süper hızlı. bu kedilerin çiftlikler ve tarlalarda değil yaban ortamda, genellikle ağaçlık alanlarda yaşadıklarını da ekleyeyim.

farz edelim ki bunların hepsi insan yerleşimlerinin olduğu bölgelerde yaşıyorlar. erişkin bir kedinin günde tüketebileceği fare sayısı taş çatlasın 2-3 adet. hadi 10 tanesini de oynarken öldürsünler. bir çiftliğin çevresine 100 kedi koysanız günlük öldürebilecekleri fare sayısı bini geçmez. çiftçiler şu kadar basit bir yöntemle dahi bir gecede 6-7 bin adedini öldürüyor yine de azaltamıyorlar:

fare tuzağı


türkiye'de kedilerin çok olması sebebiyle fare probleminin olmaması gibi garip bir sanrı var. o konuda hala şüpheleri olan varsa şuraya alayım:


bu arada kediler büyük akranları gibi düzenli avlanmazlar ve bollukta insandan daha yavşak hale gelebilen nadir canlılardandır. yabanda avlanan kedilerinin midelerine baktıklarında çeşit çeşit mahlukat buluyorlar. orman bolluğunda sürekli kolay avlara yönelmişler. kurbağa, kertenkele, börtü böcek, yuvada yakaladıkları ufak kuşlar vs. var.

buna rağmen şehirlerde önlerine çuvalla kuru mama koyulan kedilerin her gün yüzlerce fare öldürerek denge sağladığını zanneden insanlar var. bunlar farenin nasıl bir hayvan olduğunu bilmedikleri gibi göstermelik sevdikleri kedilerin davranışlarından da bi haber yaşıyorlar. büyük kedilerde olduğu gibi şehirlerde yaşayan sevimli dostlarımızın da ekseriyetiyle dişileri avlanır. onların da doğum yapmış olanları avlanmaya meyillidir. kolayca gıdaya erişen dişi kedi ise fareye tenezzül etmez. muhtemelen avlamaktan ziyade genç yavruların oynayarak öldürdüğü fare sayısı daha fazladır.

avustralya'da fare istilasının başlıca sebebi yukarıda belirttiğim üzere yağışlardır. ikincil sebep geçen sene çıkan yangınlarda ölen diğer avcılardır. üçüncüsü ise devletin kovid movid derken bol yağışlı döneme erken önlem alamamış olmasıdır. kedilerin buradaki reel faydası varsa dahi totalde çok düşük. farelerin başlıca düşmanı yılanlardır. üreme ve avlanma konusunda yılanların da farelerden aşağı kalır yanı yoktur. yapılan araştırmalara göre yılan doğum oranlarını etkileyen en büyük faktör bulundukları ortamdır. kendilerine tehdit oluşturan yırtıcı sayısı ve avlayabildikleri hayvan sayısına göre doğum oranları değişiyor. ayrıca bölgede yılan varlığı fareleri içgüdüsel olarak başka alanlara göç etmeye zorlar.


avustralya hükümetinin şu an en büyük problemi zehir kullanamıyor olmaları

daha doğrusu birincil seviyede olan zehirlerin yasaklanmış olmasında. halk bromadiolon gibi ağır zehirler kullanılmasını istiyor. bromadiolon çok çabuk sonuç veren, fareleri aniden öldüren bir zehir. yalnız kalıcılığından ötürü bu fareleri tüketen diğer hayvanlar da ölüyor. o yüzden çinko fosfit gibi sonucu yavaş fakat kalıcılığı düşük zehirler kullanılıyor. onlara da peta gibi dernekler karşı çıkıyor. farelerin çok daha uzun sürede acı çekerek öldüklerine dikkat çekiyorlar. hiç kusuruma bakmasınlar fakat peta burada ağır gerizekalılık yapıyor. ilgili bakan da benzer bir yanıt vermiş: hayatında taşra görmemiş sjw tayfa boş yapıyor demiş.

şu an alınan en doğru önlem tahıl silolarının yeni teknolojilerle donatılıyor olması. paslanmaz çelikten yüksek bacaklı, çevresi hendek ve tuzaklarla korumaya alınmış silolar farelerin gıdaya erişmesini engelleyerek sayılarının azalmasını sağlıyor. buna ikincil zehirler ve diğer yırtıcıların çoğalması eklendiğinde gelecek yağışlı döneme kadar bu sorundan kurtulacaklardır.