SİYASET 6 Şubat 2018
109b OKUNMA     1159 PAYLAŞIM

Başka Bir Ülkeye Karşı Henüz Hiç Kullanılmamış Korkunç Güçlü Nükleer Füze: RT-2UTTH Topol-M

Caydırıcılık konusunda eline kimsenin su dökemeyeceği mobil nükleer füze. Ekşi Sözlük yazarı "anglachelm"in güzel anlatımıyla.

başka bir ülkeye karşı düşmanca bir şekilde hiç kullanılmamış, çok büyük bir ihtimalle hiç kullanılmayacak bu mobil kıtalararası nükleer füzeler aslında bir all out savaşta rusya'ya onulmaz yaralar açabilecek nato'nun bu kabiliyetini asla test etmeyecek olmasının da sebeplerinden biridir.

normalde buna biz ss-27 sickle b diyoruz literatürde ama sözlüğe topol olarak yerleştiği için öyle yazalım.

füzenin kendi uçuş karekteristiği oldukça güçlüdür

22 metre 70 santim boyunda, 1 metre 90 cm eninde ve 47.2 ton ağırlığıyla bir hayvandır. birinci kademesi her halükarda katı yakıtlı olmak üzere üç kademelidir. çeperi (outer casing) soğuk katlanmış karbonfiber plakalardan birbirine eklendiği için aslında boş ağırlığı oldukça azdır. atmosferin üst katmanlarına reentry yapacak olan üçüncü ve son kademesi ile sıvı yakıtlı bir roket motoruyla değiştirilebilmektedir. bu da anti balistik füze kalkanları ve mim-104 patriot gibi platformlara karşı ekstra bir hız sağlamaktadır.


topol varyantlarının bütün olayı bütün dizayn prosedürünün anti balistik füze savunmalarını delmek üzere tasarlanmış olmasıdır. deler delemez oraya geleceğim ama bu kadar üstüne ar ge yapılmış bir uygarlık söndürücü alete olan ilk eleştirel yaklaşım sadece rakamlardan ibaret asla olmamalıdır. evet kağıt üzerinde çok ihtişamlı görünüyor olabilir ama onu asıl ölümcül yapan şey sovyet/rus fırlatma prosedürünün de ta kendisidir. nasıl fırlatıyorlar bir bakalım.

diyelim ki senaryomuzda rus erken uyarı radarları baltık denizinden kuzey denizinden karadenizden ve amerikan anakarasından yanlış anlaşılması imkansız bir fırlatma uyarısı alıyorlar. atmosfere yüzlerce savaş başlığı taşıyan roketler silolardan denizaltılardan habire kalkıp duruyor ve bunlar rus anakarasına doğru yatmaya başlıyor. putin bakıyor ki rusyayı dümdüz ediyorlar, karşı saldırı prosedürü için düğmeye basıyor ve nato nükleer saldırısının rusya'ya ulaşmasına 10-11 dakika kala ne var ne yok gönderin diye emir veriyor.

nato bu aşamada rus nükleer silolarının yerlerini 1960'lardan beri sürekli update ederek biliyor. ruslar da amerikan silolarını biliyor. orada bir sıkıntı yok. zira bir nükleer silo normal şartlarda bir nükleer saldırının ilk hedeflerinden birisi olmasına rağmen oraları farkedilmeden vurmak falan imkansız olduğundan silo komutanlıkları kendilerini öyle aman aman gizlemek ihtiyacı falan hissetmiyor. ancak topol-m rusların en az kendi kadar hayvan 16 tekerlekli mzkt-79221 mobil fırlatma rampasından ateşlenebiliyor. nerede bu rampalar? kimse bilmiyor. off road gidebildikleri için sovyetler ve şimdi de ruslar bu rampaların yerlerini her hafta sürekli değiştiriyorlar. rusya üzerinde askeri uydu taraması yapmak da ülkenin boyutları göz önüne alındığında (rusların uydu istihbarata alerjisi olması da tabii) çok zor bir şey. yani bu mobil bataryalar denizaltı gibi beklenmedik yerlerden çıkıp cart diye füzeyi dikip hedefine gönderebiliyor. bunu da 20 saniyede yapıyorlar.


yani bir amerikan nükleer silo fırlatışıyla kıyaslanınca füzelere yakıt doldurulacak da prosedür tamamlanacak da 64 step launch checklist bitirilecek de arada bir 4 dakika 21 saniye launch farkı var. amerikalı füzeyi atana kadar rusun füzesi troposfere varıyor.

mobil batarya tabii ölümcül bir platform ama bu da fırlatış prosedüründe bir takım zorluklar çıkarıyor. füzelerin hepsi preset bir hedefe zaten bakıyor haldeler. yani paris'e kilitlenmiş mobil rampa şu an urallarda off road gezerken adana ve istanbul'u yok edecek olan rampa başka bir yerde üstünde kamuflaj fileyle başka bir yerde yatıyor. putin dünyayı yokedin diye emri verdiği anda büyük ihtimalle nükleer çantasında 10-12 kadar senaryo olduğunu öngörüyoruz. mesela çin rusya'ya saldırıyorsa ve bu array radarları sayesinde saptanabiliyorsa (emp'lerle rusyayı önden bir silkelemedilerse) o senaryolardan birini seçip düğmeye öyle basıyor. kısıtlı nato saldırısı, sadece amerika, sadece avrupa, sadece ingiltere, sadece hindistan pakistan gibi tekli ikili üçlü seçenekleri falan var sanıyoruz. işte bu respective emir geldiğinde encrypted hexadecimal olarak tüm rusya'ya yayınlanan fırlatma emri tüm araçlara ulaşıyor ancak o araçlar fırlatma emrine konu olan bir hedefe preset değilse araç fırlatma sekansına geçmiyor. sarı alarma geçiyor. mürettebat bir dünya savaşında olduklarını biliyor ve bekliyor ya da yer değiştiriyor. eğer o araca fırlatma emri geldiyse iki adam kuralı hemen işlemeye başlıyor. araç komutanı ve yardımcısı fırlatma emrinin meşruiyetini ve emrin meşru bir merkezden gelip gelmediğini hemen kendi metodlarıyla test ediyorlar, mutabıklarsa anahtarlarını aynı anda çeviriyorlar ve füzeyi 20 saniyede dikip gönderiyorlar. araçtaki üçüncü personel ise (şöför vs) silahını çekmiş olarak bekliyor. eğer ilk iki personelden biri korku vs alametleri gösteriyorsa onu kafasından vurarak fırlatmaya bizzat devam etme emri var zira kendisinin.


eğer çok daha feci bir şey olduysa, rusya bir şekilde first strike'ı yediyse yani nato füzeleri kendisine varmadan tepki gösteremediyse, rus şehirleri dümdüz olduysa ancak mobil rampaların bir kısmı hayatta kaldıysa rus second strike prosedürü (sistema perimetr 15e601 ya da nato adıyla "ölü el") uyarınca bilinmeyen bir rus askeri otoritesinden daha iyi analiz edilmiş bir fırlatma emri tüm mobil bataryalara (silolara ve denizaltılara da) gönderiliyor. burada koordinat değiştirmek için araç komutanı emrin hemen çıktısını alıp araçtan iniyorlar. 16 tekerli mobil rampanın yan tarafındaki bir input kutusunu açarak çok dayanıklı büyük ihtimalle panasonic marka (emp'e bile dayanır) bir toughbook ile yeni koordinat giriyorlar. füze bunu algılayıp yeşil ışığı yaktığında iki personel tekrar mutabakat uyarınca anahtarlarını çevirerek füzeyi dışarıda arm ediyorlar. tekrar içeri girip füzeyi yine 20 saniyede yeni hedefe gönderiyorlar.

füze kalktıktan sonrası ise bambaşka bir hikaye

soyuz teknolojisi ile hafif çeperli katı yakıtlı alt kademe sayesinde füze soğuk kalkış yapıyor. yani kendi itici roketiyle rampadan ayrılıp sonra ana alt kademe devreye giriyor. alt kademe de hayvan bir itki sağladığı için görülmemiş bir ivme ile saniyede 7.3km gibi hayvan hızlara çıkıyor. 10000km bir menzile varışı da uzaya çıkıp daha da hızlı indiği için 12-14 dakika sürüyor.

topol-m'in analiz guide kitaplarındaki klasik savaş başlığı rayici 1200 kiloluk bir başlıktır. bu da tek bir başlığa 800 kiloton bir yield'e çevrilir. (hiroşima'ya 20kt atıldığını düşünürsek). bunun yanısıra topol-m 6 adet mirv başlığı da taşıyabilir. mirv versiyonunda ise her biri 60-100 kt taktik başlıklar yerden 6 adet farklı hedefe (aralarında 1-1000km fark olabilir) kilitlenebilir. bu başlıklar atmosfere çıktıktan sonra mirv lançerinin son bir hız vermesiyle 20 mach gibi hızlarda inertial bir şekilde yeryüzüne indiği ve atalet kuvvetiyle serbest düşüş yaptıkları için saptanıp vurulmaları çok çok zordur. flare ve chaff ecm sistemleri taşıdıkları için mim-104 patriot'un bu aşamaya gelmiş bir topol-m mirv başlığını durdurma şansı averaj %42.8 olarak hesaplanır. en iyi atmosferik şartlarda %60'tır.

ruslar bunu da delmek için mirv içine dört adet gerçek iki de sahte decoy başlık yerleştirmekte öyle atmaktadır. yani patriotlar bir mucize eseri üç normal iki decoy 5 başlığı durdursa averaj sonucu ne olursa olsun bir savaş başlığı bir hedefe hemen hemen mutlaka ulaşmaktadır. isabetlilik ise insanın tüylerini ürperten 10 bin kilometrede 200 metre gibi komik bir sapmadır. yani ruslar taksim meydanında anıta nişan almış olsalar füze hedefini şaşırıp sapsa en kötü gidip afm fitaş sinemasını vuracaktır. öyle bir hayvan guidance ar gesi vardır.

ruslar şu an 70 adet topol-m bataryasını halen hedefleri saptanmış olarak dağ bayır gezdirmektedir. putin abimiz de nato ile ilgili bir provokatif gelişme oldukça dağ bayır neredeyse oraya giderek bunları alenen teftiş de etmektedir. özellikle kırım mevzusundan sonra bir test atışı da yapmışlardır. 


yakında daha da ölümcül 500 kilotonluk mirv kabiliyetli rs-24 yars (ss-29) platformuna geçmeye başlayacaklardır.

ondan soğuk savaş boyunca iki tarafın silahlarını karşılaştırıp şu yener bu yener gibi şeyler söylemekten özellikle imtina etmek gerekir. masada böyle silahlar varken ve nükleer savaşla ilgili konuşurken en doğru yaklaşım wargames filminin kapanış sözüdür:

"bu oyunu kazanmanın tek yolu hiç oynamamaktır."