Çelik Konstrüksiyon Ev Yapmanın Avantaj ve Dezavantajları
aşağıdaki görsel, hatay mustafa kemal üniversitesi'nin yangın merdiveni. birçok şey anlatan bir fotoğraf:
çelik, malzeme olarak çekme ve basınç mukavemeti birbirine eşit olan bir malzeme. gerekli burkulma hesapları yapılırsa plastik mukavemet değerlerini bile kullanabilirsiniz. bu da dayanım olarak çok iyi bir noktaya çıkmasını sağlıyor.
hafif olduğu için bu tip kule tipi bir yapıya gelen deprem kuvvetleri de aynı alana ve yüksekliğe sahip bir betonarme binanın yanında adeta devede kulak kalıyor. rüzgara karşı gerekli hesaplar daha zorlayıcı bu sebepten ötürü.
betonarme karkas işlerin genellikle şantiyeye bırakıldığı bir imalat türü olduğu için denetlenmesi de çok zor oluyor. hele ki bizim gibi ülkede. mevsimsel şartlardan da çok fazla etkileniyor. ama çelik yapı fabrikasyon imalat olduğu için daha fazla "uzman" ustanın elinden geçiyor. iyi bir imalathanede ön hazırlık, çatım, kaynak, cnc kesim, temizlik ve boya gibi süreçler kendi alanında uzman personel tarafından yapıldığı için hata oranı da gittikçe düşüyor. projesinde bir sıkıntı yoksa yani hesaplar bir standarda göre gerekli şekilde yapıldıysa bu tip yapılar depremden de rüzgardan da böyle sağlam çıkabiliyor.
peki neden evlerimizde, konutlarımızda bu tip yapıları kullanmıyoruz? gelin, bunu biraz konuşalım
çelik yapının karkasını oluşturmak aynı performansı veren (beklenen de denebilir) bir karkas sisteme göre yüzde 30 civarında daha pahalı oluyor. ama asıl mesele bu değil. bu yapı türünü kullandığınızda karşınıza çıkan en büyük problem kaplama ve ara duvarların bu yapıya göre seçilmesinde yaşanıyor. geleneksel şekilde tuğla ve benzeri malzemeler çok rijit olduğu için elastisitesi yüksek bu yapı daha fazla sehim yaptığı için mikro çatlaklar zaman içinde oluşuyor. bundan dolayı bölme duvarların panel ya da boardex türü malzemelerle yapılması neredeyse elzem hale geliyor. sonuçta konutlara iş merkezleri gibi komple giydirme cephe sistemi uygulamak çok doğru olmazdı. basit bir duvar örüm işlemi burada da kendi içinde birçok farklı işin yapılması demek aynı zamanda. bu da maliyetleri bayağı yukarı çekiyor.
ikinci bir sorun titreşim problemi. bunu rahatsız edici bir boyuta getirmek için kesitlerin büyümesi gerekiyor. bu sefer de kat yükseklikleri sorun yaratabiliyor. benzer bir konu olduğu için ses izolasyonu üzerine de uygun çözümler bulmak gerekiyor. bu haliyle asma tavan ve özel döşeme sistemleri kullanmak zaruri. basit bir zemin betonu iş yerleri için gayet makul olabilir ama konutta bu pek işe yaramıyor.
üçüncü sorun yangına karşı koruma. eğer alçıpanel ile tüm yüzeyler yangına karşı kapalı hale gelmiyorsa yangın boyası kullanmak lazım ki bu da çeliğin malzeme bedelinin neredeyse 2,5 katı gibi bedele tekabül ediyor. uygulaması ise ayrı bir zor süreç. başka bir yöntem ise yağmurlama sistemi, onun da tüm sistemi baştan tasarlamak gerektiğini unutmamak gerek.
peki ne gibi avantajları var? başta kabaca bahsettik ama onlar avantajların ancak çeyreği eder
birinci avantajı belki de en önemlisi betonarmeden daha fazla yer değiştirme kapasitesine sahip olması. dikkat ederseniz yıkımlar belli tekrarlı yer değiştirmelerden sonra meydana geliyor. çünkü betonarme bir süre sonra yorulmaya başlıyor. her ne kadar betonarme de olsa bu yer değiştirme için kesit içindeki donatıya ihtiyaç var. o donatı aktığında ya da koptuğunda veya paspayı üzerinden sıyrıldığında ani şekilde taşıma gücü sıfıra iniyor. çelik yapılarda ise bu yer değiştirme kapasitesi betonarmeye göre neredeyse 6 kat fazla. akma sınırının üzerine geçse de malzeme kuvvet almaya devam ediyor. bağlantılar da tam moment alma şeklinde tasarlandığı için kolon-kiriş bölgesi betonarmeye göre neredeyse kusursuza yakın hale geliyor.
ikinci avantajı ise çok daha hafif bir çözüm olması. zemin zayıf olduğunda ağırlık ne kadar artarsa zemin büyümesinden dolayı binaya gelecek ivme dolayısıyla kuvvet de o kadar artıyor. zemin ivmesini değiştiremediğimize göre yapıyı hafifletince sisteme de daha az bir kuvvet gelmiş oluyor. ne kadar derseniz normal bir binada nereyse onda bir gibi değerden bahsediyoruz.
üçüncü avantajı ise aslında çeliğin türkiye'de tercih sebeplerinin başındaki daha geniş açıklıkların geçilmesi. betonarmede 7 metre bile iddialıyken, çelikte bu açıklığı geçmek en kolay işlerden biri. bir türlü ticari alanlarla konut alanlarını ayırmayan bir memleket için bulunmaz bir fırsat bu. yapıyı onar metre akslarla bile tasarlamak mümkün. asmolen çılgınlığının bile önüne geçmesi gereken bir seçenek. bu şekilde açık ofis gibi tek düze bir döşeme ve asma tavanla istediğiniz yerden bölme duvarlarla yapıyı alanlara ayırma imkanınız da var. istersen duvarı yık başka yere taşı, hiç problem değil. çünkü bu yapıda duvarların yumuşak kata da pek etkisi yok. çünkü rijit bölme duvar kullanmıyoruz. (genellikle)
dördüncü avantajı yine bize göre. yapının sonraki aşamalarında revizyonlara da çok daha rahat cevap verebiliyor. döşemede boşluk yaratmak, arakat ilave etmek, kolonu kaldırmak, kiriş ilavesi vs. vs. kalıtımsal her türlü talebe betonarmenin böyle bir yanıt vermesi beklenemez.
beşinci avantajı hurda değerinin yine azımsanamayacak kadar yüksek olması. beton molozu neredeyse hiçbir işe yaramazken, hurdaya çıkan bina sökülüp elden geçirilip aynı ya da başka bir formasyonda kullanılmaya devam ediyor. malzemeyi satmak istersen de gayet iyi bir bedele alıcı hep hazır.
çareyi hep başka yerlerde arıyoruz. çelik yapıyı daha fazla hatırlamak gerekiyor
doğu marmara'da çokça kullanıyoruz. ama bursa'nın güneyinde ve ankara'nın doğusunda neredeyse yok bu yapı türü. akılcı ve bilimsel olmalıyız. bu yapı türüne de sahip çıkmalıyız.
selamlarımla.