İLİŞKİLER 23 Mart 2022
58,6b OKUNMA     313 PAYLAŞIM

Evlenecek Erkek Bulmanın Eskiye Göre Azalmasının Sebebi Olan Sosyolojik Değişim

Zaman zaman Ekşi Sözlük'te evlenecek erkek bulmanın zorlaşması başlığı gündem olur ve yazarlar bu konuya dair kendi görüşlerini belirtir. Bu kişisel yorumlar içeren ancak güncel araştırmalardan da destek alan bir yorumu şuraya bırakıyor ve takdirinize sunuyoruz.
iStock

evlenecek erkek bulmanın gittikçe zorlaşmasının cevabı geçmişteki sosyal yapılanmada gizlidir. örneğin 1950'de bir erkek evlenmek için 18 yaşından sonra hızlıca iş bulmalı, kendini geliştirmeliydi. yeterli seviyeye ulaştıysa bir kadınla ilişki kurup evlenirdi. günümüzde ise bu normlar değişti.

50'leri veya öncesini de savunduğum söylenemez, önceden bahsetmiştim fakat toplum inşasında paradigmalar her dönem değişiyor ve bir önceki tamamen reddediliyor. geçmişte maskülen ve feminen kimlikler önemliydi fakat maskülen kimlik çok eziciydi, günümüzde ise feminen kimlik sözde cinsiyetsizleştirme temelinde ön planda ve yasa önünde bile üstünlüğe sahip. tarihsel süreçte her ikisi de dönemsel olarak uç noktalarda yer alıyor. oysaki denge olmalı.


son 70-80 senede paradigma toplum mühendisleri sayesinde değişti ve farklı bir uç noktaya taşındı

özellikle kendine müşteri arayan kültürel neo-marksistler feminizmi ön plana çıkartarak olayı işçilerden erkek-kadın eşitliğine döndürdü ve yeni mağdurlar yaratmaya başladı. aktivistler de bu konuda gayet iyi çalıştılar. belki başta gerekliydi, 80'lere kadar da sürdü ama sonrası tamamen felaketti. (şurada podcastini de yapmıştık.) günümüzde bir eşitlik olmadığı gibi, terazi kadının tarafına yatmış durumdadır. üstte 2 ayrı uç demiştim cinsel devrim öncesinde de erkek tarafına yatıyordu ama şartlanma yüzünden bir feministe cümle kurduğunuzda otomatik savunmaya geçer, gerisini pek düşünmez.

50'lerde avrupa ve abd'de de bile cinsellik açık yaşanmıyordu ve erkekler için aile kurmak çok değerliydi. kadınlar cinsellik yaşıyorsa ve hatta zina ile olmuş bir bebek varsa toplumdan dışlanıyordu fakat hepsi değişti, günümüzde tam tersi bekar anneler yükseltiliyor. avrupa'da %42, tam eşitlikçi kuzey ülkelerinde %72 oranında yalnız anneler mevcut.

zamanla gücünü kaybeden, artık otoriter olmak zorunda olmayan erkek şu soruyu sordu kendine: benim amacım cinsellikse ve kadınlara ulaşmaksa ve cinsel devrim sonrası bunun için evlenmek zorunda değilsem, ne yaparım? bırak evliliği üst düzey erkekler için uzun süreli ilişki bile artık külfet. (şurada uzun uzun anlattık.) 


özet olarak, cevap basitti

çok güçlü bir erkekse kadınlara ulaşımı geçmişten rahat olacaktı ve sorumluluk almalarına gerek yoktu. yani evlenmeden de cinselliğe ulaşabiliyorlardı. erkekler arasındaki uçurum iyice arttı. güçlü erkekler kadınlara ulaşıp, hızlıca diğerine geçerken, beceremeyenler ki okcupid istatistiklerine göre ~%86 bu yarışta geride kaldı ve hatta bir bölümü vazgeçerek incel dediğimiz kimselere dönüştü. güçlü olanlarsa aynı geçmişteki atalarımız gibi sadece inşa ediyorlar ve kadınlar zaten gelip gidiyor. tek fark o kadınların da sonrasında başka bir erkeğe geçiş yapabilmesi. eğer orta çağda olsaydık, muhtemelen ya köle olurlar ya da öldürülürlerdi.

İncel: Günümüz argosunda genel olarak dış görünüşü çirkin olan, sosyal olarak geri kalmış, kadınlarla herhangi bir ilişki kurmakta sorun yaşayan ve bundan dolayı kadınlara karşı öfke ve nefret duyan erkekler için kullanılan bir tabir.

artık kadınların da bu düzeni para kazanma nesnesi olarak görmesiyle destekleniyor. yani geçmişte utanan kadın, feminizmin söylediği "bedenini meta yapma" cümlesine karşı durarak bunu paraya çevirebiliyor. hatta instagram-influencer kültürü bile şu an bunun üstüne kurulmuş durumda. esas soru: neden kadın ve erkeklerin depresyon oranlarında büyük bir ayrışma var?

sonuçta eşitlik adına erkeklerin erkek olma yeteneklerini ellerinden alıp ayrıştırırsanız, tutku duymadığınız bir erkek cemaati veya tam tersi kadınlarla eşitlik sayesinde sadece cinsellik alıp yatırım yapma gereği duymayan bir cemaat yaratmış olursunuz.