Hindistan'da Asırlardır Devam Eden İntihar Geleneği: Jauhar
hindistan'ın spartalıları diye etiketleyebileceğimiz racput ırkına ait bir gelenek olan ve eşleri savaşta öldüğünde ya da bulundukları topluluk içerisinde kendilerini savunabilecek erkek kşatriya mensubu kimse kalmadığında kadınların kendilerini bir ev ya da kapalı mekana kilitleyerek ateşe vererek intihar etme ve bu şekilde düşman askerlerinin hunharlıklarından ruhlarını muhafaza edebilme an'anesine verilen isim.
sıklıkla hindu-müslüman savaşlarında gerçekleşmiş bir gelenek olarak bilinse de tarihte bilinen ilk örneklerinden birisini, m.ö. 325 senesinde büyük iskender'in muzaffer ordusu tarafından yağma ve zulme uğramamak için aghlas kabilesi gerçekleştirmiş ve 19 binden fazla insan kendisini kasabanın içerisindeki yapılara hapsedip yakmıştır. ilgili olayın kaydı flavius arrianus nicomediansis tarafından iskender'in seferlerinin aktarıldığı anabasis adlı eserin altıncı cildinde yer almaktadır.
arapçaya ve dilimize de cevher olarak geçmiş olan farsça "erdem" anlamına gelen gahar ya da govhar sözcüklerinden türediği düşünülmekte olan jauhar, bilhassa kendisini savaşçılığı ve onuruyla tanımlamış racputlar için son derece önemli bir ruhanî eylem olagelmiştir. bir japon hizmetkâr için oyibara neyse, bilhassa savaşçı olmayan racputlar için de jauhar odur.
tarihte bilinen en sıradışı jauhar örneği ise 1534 senesine aittir. mokal singh, kumbha ve rana sanga gibi efsanevî savaşçılardan sonra düzensiz ve başı bozuk bir idare altında gücerat sultanlığı karşısında adeta hezimete uğrayan mevar racalığı'nın başkenti çittor'daki tüm kadınları rani karnavati önderliğinde jauhar icra ederek yaşamlarına son vermişlerdir. gücerat sultanı bahadır şah önderliğindeki ordu, çittor'un iç kalelerine giremeden bazı kaynaklara göre 13 bin, bazı kaynaklara göreyse 120 bin kadın bu şekilde intihar etmeyi seçmişlerdir. dönemin çittor nüfusunun yaklaşık 800 bin civarında olduğunu düşündüğümüzde, açıkçası ikinci rakam salt matematiksel açıdan daha mantıklı görünmektedir.
bu geleneğin bilhassa babür imparatorluğu döneminde bazı müslüman devlet adamları tarafından da icra edildiği bilinmekte olup bu kültürel aktarımın bilhassa babürlüler, racastan ve haryana'ya tamamen hakim olduktan sonra kuvvetle muhtemel bölgenin baskın nüfusu olan racputlar vasıtasıyla gerçekleştiği düşünülmektedir. babür imparatoru cihangir şah'ın tuttuğu notlarda, tarihi belirtilmemiş olsa da büyük dedesi hümayun şah döneminde bir general olan han cihan isimli bir generalin şir şah surî'ye kaybettiği bir muharebeyi takiben bütün eş ve cariyelerine jauhar icra etmelerini emrettiği ifadesi geçmektedir.
başını veena oldenburg'un çektiği bazı hindologlar, jauhar eyleminin doğrudan iki hindu ordusu arasında gerçekleşen savaşlarda da gerçekleşmiş olabileceğine ve bu eylemin hinduların, yalnızca hindu olmayan düşmanlara karşı mağlup olduklarında uygulamaya soktukları bir eylem olmadığına işaret etmektedir. bunu iddia etmelerindeki en temel gerekçe ise bilhassa racastan bölgesinin hindistan'ın hem batıdaki iran platosundan hem de kuzeyde hindukuş dağları'nı aşıp gelebilecek düşmanlara açılan bir kapı görevi görmüş olduğundan ötürü antik çağlardan yakın döneme kadar fasılasız bir savaş meydanı olmasıdır. hindistan'ın kuzey batısında yer alan bu bölgenin büyük iskender'den delhi sultanlığı'na, gurlular'dan sasaniler'e, babür imparatorluğu'ndan emir timur'a kadar sayısız defalar harici askerî saldırılar, kuşatmalar ve seferlere ev sahipliği yaptığı tartışmasız bir gerçektir. bu bölgenin hindistan'ın en meşhur savaşçı halkı olan racput ırkını yetiştirmiş olması ve jauhar gibi bir geleneği başlatmış olması da bu gerçek dikkate alındığından son derece doğal gözükmektedir.
hint altkıtası'na ve hindu kültürüne ait oldukça dikkat çekici bir gelenek olan jauhar, bir diğer hindu an'anesi olan sati geleneği ile birlikte 1988 senesinde hindistan hükümeti tarafından resmi olarak yasaklanmıştır. yine de hâlen günümüzde bazı mahalle kavgaları sonrasında dahi bazı racput kadınlarının toplu halde olmasa da münferiden yaşamlarına son vermeyi seçtikleri bilinmektedir.
2018 senesinde vizyona giren ve 1303 senesinde delhi sultanı alaeddin halaci'nin çittor kuşatması esnasında racput kraliçesi padmavati'nin kahramanlığını ön plana çıkarmayı hedefleyen dönem filmi "padmaawat" içerisinde, kale düştükten sonra kraliçenin hizmetkârlarıyla birlikte icra ettiği bilinen jauhar'ın gösterilmemesi bilhassa racastan'daki racput kadınları arasında büyük bir tepki çekmiş ve hatta bazı kadınlar, filme söz konusu sahnenin eklenmemesi ya da filmin bu haliyle vizyona girmesi durumunda bizzat jauhar icra edeceklerini açıklamışlardı. hatta filmin yönetmeni sanjay bhansali, hem film setinde hem de evinde fizikî saldırılara maruz kalmıştı.
jauhar, bilhassa racput toplumunun fanatik addedilebilecek kesimlerinde hâlen bir kahramanlık ve onur nişanesi olarak görülmektedir.