I. Dünya Savaşı'nda Osmanlı'ya Ağır Zarar Veren Güzel Casus: Sarah Aaronsohn
birinci dünya savaşı esnasında kanal cephesi'nde savaşan, ikinci meşrutiyet devrinin önemli üç paşasından biri olan cemal paşa'nın savaş döneminde yanına ve hatta yatağına kadar girebilmiş, aslen musevi olan ve sadece musevilerin yaşayabileceği bir ülke hayal eden, bu yüzden cihan harbi'nde ingilizlerin tarafını tutarak ingiliz istihbarat örgütüne çalışan, güzelliği dillere destan bir casustur sarah aaronsohn.
cihan harbi esnasında musevi kızları, cephede savaşan subayların zaaflarından faydalanmayı iyi bilmiş ve bu sayede onların askeri planlarını gizlice çalabilmiş ya da ağızlarından olası askeri harekatın bilgilerini alabilmişlerdi. sara'nın da görevi buydu. sadece diğer musevi casuslara göre biraz daha tehlikeliydi; cemal paşa'nın planlarını çalarak en kısa zamanda telgraf veya kendi casus şebekesi ile ingiliz komutanlara ulaştırması gerekiyordu.
ingiliz casus sara, kendisine ve güzelliğine oldukça güvenen bir kadındı. bu sayede cemal paşa'nın dahi aklını başından alabilmişti.
öyle ki bir konu$masında kendisine olan güvenini şöyle özetliyordu;
"şu anda türkler, gerekse almanlar; bizleri sadece para için, zevk için kendileri ile düşüp kalkan birer fahişe sanıyorlar. bırakalım harbin sonuna kadar öyle bilsinler. harbin sonunda tarih; ellerinde silahı, tüfeği ve askeri bulunmayan bir milletin koca bir harbi nasıl kazandığını görecek ve bütün dünya bize hayran kalacaktır.." (*)
(*) lütfü akdoğan - imparatorluğu yıkan kadın sara
sarah aaronsohn; nili'nin kurucusu ve lideri olan ağabeyi aaron aaronsohn ile beraber filistin cephesinin çökmesinde çok büyük rol oynamıştır.
kendisi posta güvercinleri vasıtası ile çok yakınlaştığı ve sevgilisi olduğu cemal paşa'dan aldığı bilgileri abisi aaron'a ve yandaşlarına ulaştırır. hatta direkt verdiği cephe ve mevzi haritaları ile ingilizler, gazze'deki osmanlı ordusunun kuvvetli mevzilerini nokta atışı bombardımanlar yaparak zorlanmadan geçmiştir.
bu bilgiler, geceleri kıyıya yanaşan bir tekne vasıtası ile ingiliz ordusuna verilmektedir ve bir gün tesadüfen bir türk subayının güvercinlerini ele geçirmesi sonucu bu kardeşlerin çalışmaları ortaya çıkar. sarah, casus olduğu ortaya çıkınca yakalanır ve dört gün boyunca kendisine işkence edilir. daha fazla bu acıya katlanmak istemeyen ve arkadaşlarını korumak isteyen sara, intihar eder. (1917).
bugünkü israil'in kurulmasında ağabeyi aaron ve t.e. lawrence ile anılan en büyük nili kahramanlarından biridir.
sarah aaronsohn aynı zamanda osmanlı ordusunda görev aldığı dönem ve sonrası hatıraları, çektiği fotoğraflar ile kitaplaşmış olan alexander aaronsohn'un da kızkardeşidir. (bkz: a jewish in the ottoman army) ki kitabı okuduktan yıllar sonra tesadüfen fark ettiğim bu bağlantı, aleks'in nasıl oluyor da osmanlı ordusunda bir kaçak asker iken vali olan cemal paşa'nın yanına kadar çıkıp onun fotoğrafını çekebildiğini anlamam konusunda bir fikir vermiştir.