İkinci El Pırlanta Diye Bir Şey Var mı?
"ikinci el pırlanta" dünyanın en komik tabiridir. işten anlamayan müşterinin malını alırken kullanılır.
pırlantada bildiğiniz anlamda "ikinci el" diye bir şey yoktur. montürü bozup, 2 karat f color vvs1 taşı çıkardığınızı düşünün. yanına 2 karat f color vvs1 başka bir pırlanta koyun, ikisinin fiyatı aynıdır. (kesim kriterlerinin de aynı olduğunu düşünüyoruz, pırlantanın çizikleri olması durumunda cila masrafı olur, onu fiyattan düşersiniz.)
fiyatı artıracak tek şey, yanına koyacağınız taşın "vakumlu sertifika" ile geliyor olması olur (vakum açılmışsa bu fark daha düşük olur, zira o taş takıda kullanılıp mamul olarak satılacak ve taş sertifikası yanında verilecektir.) ki yüzükten çıkardığımız taşı da gia ya da hrd'ye verip (diğer sertifika kurumlarının katakullisi çok olur) parası karşılığında sertifika aldığınızda bu fark ortadan kalkacaktır.
ikinci el "takıda" ise işçilik ortadan kalktığı için fiyat avantajı vardır ancak aldığınız yüzüğün pırlantasının da, altınının da parasını tam ödersiniz. 10 lira işçilik zaten bir önceki sahibinden alındığı için size 2 lira işçilik yansıtırlar, 8 lira kara geçersiniz. (yine de pahalıya alırsınız.)
ucuza kapatılan pırlantalar da vardır. bunlar, piyasası hızlı olmayan, üst renk ve temizlikteki pırlantalardır. liste fiyatı 90 bin usd olan taşa 35 bin dolar bile bağlamak istemeyenler olabilir. zira, size 35 bin usd verip o taşın senelerce alıcısını bekleyip liste fiyatından da yukarı satmayı bekleyene kadar, o parayla 5 tane, daha düşük renk ve temizlikte ama piyasası hızlı olan pırlantayı al sat yapıp daha büyük para kazanmak mümkündür.
ezcümle; "ikinci el pırlantalı takı" olur ama "ikinci el pırlanta" olmaz. bir taraflarından element uyduran şark kurnazlarına aldanmayın...
daha detaylı anlattık bir şeyler zamanında, oraya da bekleriz: