insanların birbirini degistirmeye calısarak hata yaptıgını dusunuyorum ben. hayallerini buyut. kendinden daha iyi bir insan cıkarmasına on ayak ol. ama degistirmeye calısma. oldugu gibi sev. oldugu gibi cok sev. harika yonleriyle, eksigiyle gedigiyle.

bence ask normalde cop tutmaya igrenen bir mizactayken, alerjisi tutup butun evi sumuklu mendil yapan sevdicegin sumuklu mendillerini benim tatlı sevgilimin alerjisi tutmus, kıyamam, seklinde kendiliginden sevgiyle toplatan bir sey....

good will hunting de robbie williams vefat eden esinin nasıl geceleri horladıgını ve onun bunu nasıl sevimli buldugunu anlatıyordu.

ask bence pek cok kişinin kulfet olarak gorebilecegi kusurları sevgi bagıyla benimsemek. kendiliginden. hastalandıgında kusturmak, daha da hastalandiginda altını temizlemek. cok romantik film izledik. ama ben ilişkilerin bu dibine kadar kusurlu hallerini gercekten romantik buluyorum.

senin kusurlarini kimsenin kusurlarina degismem dedirten bir hal aşk.

katı sadakat ve katı saygı gerektiriyor elbet.
geri kalan her sorunu cozeriz.-gulucuk-

ikili iliskilerde tanimak cok onemli karsindakini. sinirlarini bilmek. sevdiklerini bilmek. sevmediklerini. degisime acik taraflarini bilmek. girmenin yasak oldugu alanini bilmek.
her seyin basi iletisim.
birbirini anlayan ve onemseyen bir ciftin cozemeyecegi sorun yok.

çok zordur.

kafanda tasarladığın bir sevgili profili vardır çünkü. yüzünü beğendiğin kişiye kafandaki profili yerleştirirsin.

zaman geçer, birlikte vakit geçirdikçe bazı hareketlerinden hoşlanmamaya başlarsın. sana göre yapmaması gereken şeyleri yapmıştır çünkü. aslında onun için o hareketler çok normaldir. bunları eksiklik olarak nitelendirirsin. değişmesi için talep etmeye başlarsın, değişmez, eksilirsin.

sen eksildikçe onun aslında hiç hayal ettiğin birisi gibi olmadığını anlarsın, o gider, sen kalırsın. sonuç olarak bir şekilde yarımsın.

değiştirmeye çalışmadan, tanıdıkça daha da çok sevmek.
hayatın karmaşasından olabildiğince uzak, sakin ve huzurlu bir limandır.
uzun bir zaman sonra karşılaşınca yorgunluk kahvesi gibi gelir.

aslında yanlış anlaşılan bir konu var sanırım. bir insanı değiştirmeye çalışmamak, aslında birini olduğu gibi kabul edip, seni üzmesine, istikbalini karartmasına izin vermek değil.

birini olduğu gibi kabul edersin. onu, o yapan tüm detaylarla. çünkü sen zaten onu bilerek sevmişsindir. değiştirmeye çalışırsan, organik bir birlikteli olmaz. müdahale edilmiş, detaylarıyla oynanmış bir şey olur.

ilişkilerde, çiftlerin hatalı, kusurlu yanları olabilir. bu tek taraf için değil, iki taraf için de geçerli. lakin diyorum ya, buna ne derseniz deyin, organik bir ilişki deyin ya da homojen bir ilişki deyin. size kalmış. başlarda zordur. çünkü alışmak zaman alır. sizi yorabilir. üzebilir de. zamanla anlaşmaya başlarsınız. birbirinize güvenir, çok seversiniz. işte o zaman her şey kendiliğinden değişir. değişmek derken, aslında her şey aynı kalır ama ilişkisine göle şekillenir. mutlu bir birlikteliğin sırrı da aslında sanırım burdan geçiyor. erkek ile kadın, birbirine karıştıkça güzelleşiyor her şey.

deneyin, göreceksiniz. azcık sabır, biraz saygı. bolca emek. kısık ateşte olsun.