TARİH 23 Mayıs 2018
34,7b OKUNMA     697 PAYLAŞIM

Özgür Ruhları İçin İngilizlere Karşı İnatla Savaşan Kızılderililerin Büyük İsyanı: Pontiac Savaşı

Pontiac Savaşı'na liderlik ederek aynı zamanda adını da vermiş olan Kızılderili Pontiac, yaşadıkları toprakları ve özgürlüklerini İngilizlere teslim etmemek adına büyük bir kararlılıkla onların karşısına dikilmiş. Birçok kabilenin desteğiyle uzun süre direnen Pontiac'ın sonu aynı zamanda Kızılderili halkı için de sonun başlangıcı olmuş.


pontiac, 1720 yılında kuzey amerika'da bugün kendi adlarıyla anılan ottawa nehri civarlarında yaşayan ottawa kabilesinden bir babanın ve chippewa kabilesinden bir annenin oğlu olarak circa'da dünyaya gelmiş. babasının mesleği nedeniyle(kızılderili) great lakes diyarında gezmediği vadi, görmediği orman kalmamış. birçok kaynak 1755 yılının pontiac'ın ottawa kabilesinin şefi olduğu yıl olduğunda müttefik. abd'nin kuruluşundan önceki dönemde kıtaya gelen avrupalılarla kızılderililerin(indian) ilişkilerinin tarihindeki en ünlü birkaç kızılderili önderinden biridir. bugün tarihçilerce kendi adıyla anılan pontiac isyanı'nın baş kahramanıdır. 

Pontiac

fransızlarla iyi ticaret ilişkileri olan bu bölgedeki(bugünkü ohio, illinois, michigan ve kuzey batı new york) kızılderililer, ingiliz-fransız mücadelesinde genelde fransızlardan yani tavır almışlar, ingilizlerin ilerleyip fransızlar karşısında üstünlük sağladıkça ve ingiliz yerleşimciler bu bölgede yayıldıkça evlerini ve ticari gelirlerini kaybedecekleri endişesine kapılmışlar. 

işte bu dönemde şubat 1763'te ünlü paris antlaşmasıyla fransızlar peş ederek kuzey amerika'daki bütün kalelerini ingilizlere bırakırlar

ancak trajik olan bu antlaşmadan haberi olmayan pontiac'ın anlaşmadan 3 ay sonra mayıs 1763'te detroit kalesine saldırarak isyanı başlatması olmuştur. yakın çağ kızılderili tarihindeki en karizmatik şeflerden biri olan pontiac, inanılmaz organizasyon yeteneği ve kendisine atfedilen dini karakterin etkisiyle yine kızılderili direnişinde az görülen bir şekilde başta shawnee, munsee, wyandot, seneca, huron, chippewa ve delaware kabileleri olmak üzere 30'a yakın kabileyi liderliği altında toplamayı ve isyana katmayı başarmış. 


isyan, bir önceki cümledeki trajediye dönecek olursak, şubattaki paris antlaşmasından haberi olmayan ve sürekli olarak fransızların kendisine yardıma geleceğine inanan pontiac'ın acı gerçeği öğrendiği ekim 1763'e kadar hızla yayılarak yer yer başarılı olmuş ancak bu tarihte fransızların ingilizlere anlaştığının ve bir daha dönmemek üzere çekildiklerinin öğrenilmesi sonucundaki moral kaybıyla ivme kaybetmiş. 1764 yılının sonbaharına kadar yerleşimcilere, ingiliz tüccarlara ve ingiliz kalelerine saldırlar gerçekleştirilen pontiac'ın isyanı 1764 sonbaharında sona ermesine rağmen 1766 yılına kadar teslim olmamış. daha sonra 1766 yılında kendisine birtakım garantiler verilmesi üzerine ailesiyle maumee nehri dolaylarına çekilmiş.

tarihteki birçok önemli şahsiyetin yaşadığı acı sonu o da yaşamış, kendi soyundan birinin elleriyle

1769 yılında cahokia'da (bugünkü st. louis yakınlarında) kürk satışı yaparken yanına yaklaşan kaskaskia yerlilerinden bir peoria tarafından(ki daha sonra pontiac'ı öldürmesi için ingiliz tüccarlardan para aldığı ortaya çıkmış) öldürülmüş, ruhu sonsuza kadar koşmak üzere ulu manitu'nun çayırlarına yükselmiş. avrupalılara karşı oluşturmayı çok arzuladığı kızılderili koalisyonu ise bazı başarılı denemelere karşın hiçbir zaman gerçekleşemedi. korkularında haklı çıktı. toprakları ve yaşamları ingilizlerin eline geçti. bir konuda şanslıydı. adının bir otomobil markası olmasını ve adı anıldığında kendisinden çok bu otomobilin hatırlanacağını görecek kadar yaşamadı.

Bu içerik de ilginizi çekebilir