O meşhur silueti biliyorsunuz değil mi? Hani şu elindeki basket topunu havada süzülerek arşa çıkaran ilham verici siluet? Elbette bu figürün, bugün neredeyse her kesimden insanın üzerinde görülebilecek kadar yaygınlaşmasının da bir çıkış noktası, bir başlangıcı var. Prime Video'da gösterime giren Air, işte bu hikayeyi anlatıyor. Bu, bir spor filminden önce bir annenin, oğlunun hayatında ve kariyerinde ne denli önemli rol oynayabildiğini gösteren bir hikaye. Bir annenin oğluna inanması ve gelecekteki başarısında ne kadar önemli faktör olabileceğinin hikayesi.

Boston'dan çocukluk arkadaşları Ben Affleck ve Matt Damon güçlerini bir kez daha birleştiriyor ve Air Jordan markasının doğuş hikayesini Prime Video’nun yeni filmi Air ile yedi düvele duyuruyorlar. Tamamen gerçek olaylardan esinlenen, hayatın içinden bir anne-oğul ilişkisinin, bir başarıda oynadığı rolün hikayesi.

1984’te geçen filmimiz NBA Draft’ından hemen sonra, markaların popüler oyuncuları reklam anlaşmaları için ikna etmeye çalıştığı dönemde geçiyor ve biz de bu markalardan Nike’ın ofisine konuk oluyoruz. Basketbol gurusu olarak işe alınan Sonny Vaccaro ve Nike CEO'su Phil Knight, basketboldaki küçük pazar paylarını büyütmek için kritik bir isimle anlaşma imzalamanın yollarını arıyorlar. Bu isim ise Michael Jordan’dan başkası değil... Ancak onu ikna etmek için önce annesi Deloris Jordan'ı ikna etmek zorundalar. Hikayedeki bu anne faktörü, ilk bakışta pek belli olmasa da filmin resmen omurgasını oluşturuyor. Viola Davis, anne Jordan'ı başarıyla canlandırıyor.

Affleck’in aynı zamanda yönetmenliğini yaptığı film, kendisinin hanesine bir artı daha yazıyor zira 2 saatin nasıl bittiğini fark etmiyorsunuz bile. Kullanılan şarkılar, 80’lere adeta saygı duruşu niteliğindeki açılış sahnesi ve görüntü yönetmenliğinin estetik dokusu sizi o yıllara ışınlamayı başarıyor. Bu farklı anne-oğul hikayesine fark etmeden dahil oluyorsunuz.

Basketbolu neden seviyoruz? Belki de bünyesinde çok fazla bağımsız değişken bulundurduğu için, belki de her saniye oyunun galibi değişebildiği için, veya durağanlığa, kısır skorlara asla izin vermediği için… Bu açılardan baktığımızda başarı ve başarısızlık hikayeleriyle dolu olan hayatın da bir çeşit simülasyonu olduğu için. Air, gerçekten de yaşanmış olan bir başarı hikayesinin filme çekilmiş hali. Gerçek hayat ve basketbolun, güçlerini birleştirip ilham vermek için kolları sıvadığı anı temsil eden bir seyirlik.

Bugün hikayesini çok iyi bildiğimiz Michael Jordan ve Nike tam anlamıyla paslaşarak birbirlerinin büyümesine katkı sağladılar diyebiliriz. Gerisini biliyorsunuz… Air Jordan'dan sonra NBA sponsorlukları, hatta komple spor sektöründeki sponsorluklar bir daha asla eskisi gibi olmadı. Air Jordan, gelmiş geçmiş en büyük spor promosyonu olarak tarihe geçti. Tabii ki bu süreçte anne Jordan'ın etkisi de yadsınamaz.

Böyle heyecan verici başarı hikayeleri için Air gibi filmlere ihtiyacımız var ve buna ulaşmak Prime Video ile şimdi çok çok kolay.

İlham verici bir anne-oğul hikayesini evinizin salonuna tek tıkla servis eden Air, şimdi Prime Video'da yayında. İzlemek için buradan buyurun.