SİNEMA 3 Nisan 2017
46,2b OKUNMA     968 PAYLAŞIM

Tüm O İri Cüssesine Rağmen Dünyanın Acıları Altında Ezilen Çocuk Ruhlu Adam: John Coffey

The Green Mile filminin bu denli hafızalara kazınmasında en büyük pay sahibi hiç şüphesiz John Coffey'di.


"yoruldum, patron. yollarda yağmurdaki bir serçe kadar yalnız olmaktan yoruldum. yanımda hiç arkadaş olmamasından bıktım. nereye gideceğimizi, nereden geldiğimizi söyleyecek biri. insanların birbirine kötü davranmasından bıktım. her gün dünyada hissettiğim ve duyduğum acılardan bıktım. çok fazla var, sanki her an için kafama cam parçaları batıyor. anlıyor musun? karanlıktan korkuyorum patron lütfen ışığı kapatma…"

güle güle iyi kalpli adam.

"coffey" soyadı aynı zamanda ses olarak "coughee" gibi bir çağrışım da yapmaktadır ki bunu türkçeye "öksürüklü", "öksürükçü" ya da öksüren kişi" olarak çevirebiliriz.

john coffey'nin mucizelerini gösterirken, şifa dağıtırken yaptığı şey de budur zaten... öksürmek.

dev gibi bi cüsseye sahip ama karanlıktan korkan, dünyadaki kötülüklerden, insanların birbirlerine kötü davranmasından yorulmuş unutulmayan bir film karakteri.

(bkz: michael clarke duncan)

kendisini canlandıran michael clarke duncan'ın aramızdan ayrılmasıyla öksüz kalmış karakter. iri cüssesi, doğaüstü güçlerine rağmen karanlıktan korkmasıyla aklımıza kazınmıştır. 

haksız bir şekilde elektrikli sandalyeye gidişine bile itiraz etmemiş yoruldum patron diyerek kabullenmiştir.

bizim zamanımızda varolması kurgulanamayacak bir roman ve film kahramanı. adam taşrada etrafında gördüğu kötülük ve acıya bile zor dayanıyordu. örneğin şimdi göndersen john coffey'i bizim memlekete bi akşam haberlerinde yarım saat içinde kurur giderdi. 

bu kadar gencecik ölüm, bu kadar aleni kötülük, yalan, riya, sahtekarlık, acımasızlık, adaletsizlik...

çıkıyorum balkona derin derin nefes alıyorum, veriyorum, yukarlara bakıyorum başımı kaldırıp, yok işte... filmlerde oluyor o. bizim içimizde patlayacak hepsi.