TELEVİZYON 17 Temmuz 2019
139b OKUNMA     1396 PAYLAŞIM

Yedi Numara, Neden Türk Televizyonlarının Gördüğü En İyi Dizilerden Biriydi?

Sadece üç yıl yayınlandı Yedi Numara. 2000-2003 arasında. Ancak yarattığı etki öylesine güçlü oldu ki bugün bile onu hatırlamaya, kişisel hikayelerimizde ona yer vermeye devam ediyoruz. Nedenine sade bir inceleme aracılığıyla bakalım.

yedi numara, türk dizi tarihinin her daim en iyisi olmaya devam edecek ve geçen her senede gözümüzde daha da değerlenecek bir dizidir. benim gibi doksanlarda çocukluğunu yaşamış nesiller için ise yeri bir başkadır. bizler yedi numarayı, hem ilk yayınlandığı zamanlarda hem de tekrar yayına konduğu sonraki yıllarda televizyondan izleyebilmiş bir nesiliz. ayrıca internet ortamına yüklenmesiyle birlikte üniversite yıllarımızda da yeniden izleyebilme şerefine erişebildik. dizideki karakterlerle aynı yaşlardayken izlediğim o üniversite yıllarında elbette ki diziden aldığım keyif çok daha fazlaydı. 

şimdi gelelim yedi numaranın neden bu denli kıymetli ve özel bir dizi olduğuna

bir dizi düşünün ki her bir karakteri özenle yazılmış ve onları canlandıran oyuncular tarafından olağanüstü bir özveriyle canlandırılmış olsun. dizide, ister başından sonuna kadar oynamış, ister ortasında girmiş ya da çıkmış, ister tek bir bölümde kendini azıcık göstermiş olsun, tüm oyuncular bir şekilde iz bırakabilmeyi başarmıştır. zeliha yenge'den vahit enişte'ye, sabit'ten haydar'a, armağan'dan rüya'ya her bir karakter bir diğerinden farklı ve kendi içinde sıra dışıdır. hiçbiri bir diğerinin üzerine çıkmadığı gibi, oyunculuk anlamında hiç kimsenin de altında kalmaz. tek tek harikalar yaratan tüm bu karakterler, olağanüstü bir uyumla bir araya gelebilmişlerdir.


aynı zamanda ütopik bir dizidir. kesinlikle gerçekçi değildir. zaten bu denli sevilmesinin sebebi de budur. hayatın acı verici gerçekçiliğinden sıkılanların tek yapması gereken şu diziden bir bölüm izlemektir. burada yalan dolan, şiddet, tecavüz, aldatma, adama kaçırma ya da öldürme yoktur. gerçekliğin o vahşi yüzü yedi numaralı kapının hemen ardında bırakılır. o kapıdan girdiğiniz an yüzünüze, birbirine sevgiyle kenetlenmiş bir düzine insanın gerçeküstü dostlukları, sevdaları ve neşe dolu anları çarpacaktır.

aşkın en temiz hali bu dizidedir. armağan-haydar aşkı matematik diliyle yazılmış en güzel şeydir. onlarınkisi, birbirine dokunmadan, birbirini öpmeden, birbiriyle olmadan aşık olunabileceğini gösteren masalsı bir hikayedir.

peki zeliha yengeyle vahit emminin aşkına ne demeli? onlarınki daha ele gelir cinstendir. aşkları resmiyete dökülmüş, evlenmişlerdir. ancak bir problem vardır ortada. hiç çocukları olmaz. birbirini böylesine aşkla seven bir çiftin evleri bir türlü çocuk sesleriyle dolup taşmaz. zeliha yenge eşini o kadar çok sevmektedir ki çocuk sahibi olamayacak kişi vahit enişte olsa da bunu, eşinin erkeklik gururunu kırmamak adına bir türlü söyleyemez. hatta kusuru kendi üzerine alır ve yıllarca eşine kendisinin kısır olduğunu söyler. işte yedi numara, aralara serpiştirilen böylesi duygusal hikayelerle güzel ve değerlidir.

peki sabit ballıoğlu'na ne demeli? olgun şimşek'in harikalar yarattığı o efsanevi yedi numara karakteri. onun gibi içten türkü yakan bir dizi karakteri gelmiş midir daha. oynamadığı filmlerin baş rolüdür o, emmisi vahit'in en çok dövdüğü ve sevdiğidir o, sevdiği kızla evlenemeyip ardından türküler yakarak kendi ayrılık hikayesini ancak bir başkasına yakıştırabilen temiz kalpli "no problem" emmi oğludur o.

yusuf güdük karakterine ne demeli? hak ettiği yere ve övgülere sonunda kavuşabilmiş çağlar çorumlu'nun canlandırdığı karakteri unutabilen var mıdır aramızda? deliler gibi sevdiği cansu'yu "aslanım g(k)ıraliçam" diye çağıran, cansu'yla evlenip köyde iki göz odaya yerleşme hayalleri kuran, cansu'nun elinden yalnızca bazlama yemeye razı gelmiş, dizinin diğer karakterleri gibi temiz ve saf biridir o. 


aynı zamanda dizi tarihinin en orijinal sonlarından da birine sahiptir

aslında iki sona sahiptir. ilk kez 75. bölümde, ikinci kez de 92. bölümde final yapar. ilk finalinin ardından izleyicilerden o kadar çok mektup alırlar ki diziye tekrar dönmek zorunda kalınır. hatta gelen mektuplar arasında intihar edeceğini yazanlar bile vardır. ancak 75. bölümden sonra çekilen bölümler, kalite anlamında bir tık aşağıdadır. benim çok beğendiğim ve şimdiden dizi tarihine geçmiş olan final bölümü ise 75. bölümdür. izleyenler hangi bölümü kastettiğimi anlamışlardır. "sonunuz geldi" diye final yapan dünya dizi tarihinde kaç dizi vardır?

yedi numara unutulmazdır. armağan'ın anaçlığı, cansu'nun muzipliği, rüya'nın melankolikliği, ayten'in şımarıklığı, recep'in cimriliği, haydar'ın şapşal dehası, zeliha yengenin sevecenliği, vahit emminin doymak bilmeyen iştahı, sabit'in bir türlü oynayamadığı başrolü, yusuf güdük'ün "aslanum kralüçem" deyişi, meryem'in aptallığı, satılmış, berat ve asiye'nin diziye katkıları asla unutulmayacaktır.

yedi numara gelmiş geçmiş en iyi dizidir. yusuf güdük'ün de dediği gibi "nokta, bitti".

Türk Sinemasının Yüz Akı Filmlerinden Vavien, Neden Dünya Standartlarında Bir Film?

Türk Televizyon Tarihinin En İyi Dizilerinden Yedi Numara'nın Unutulmayan Replikleri