FELSEFE 31 Ağustos 2021
17,7b OKUNMA     445 PAYLAŞIM

Yunan Mitolojisinin Haydutu Prokrustes'in Tarihe Adını Yazdıran Meşhur Yatağı

Prokrustes yatağı; mutlakçı anlayışın, dogmatizmin sembolü olarak tarihe adını yazdırmış bir mitolojik öge.

prokrustes bir haydut. ya da yunan mitolojisinde adı geçen bir kahraman diyelim.

rivayete göre prokrustes, atina ile megara yolu arasında yaşamış. onu bahsimize konu eden şey çok önem verdiği, boyu boyuna uygun olan demirden yatağı. prokrustes'in kendi boyuna göre olan yatağının ebatları, ona göre ideal ve mutlak olan formmuş. öyle ki prokrustes, kendisi için uygun olan ebatları herkes için de ideal ve değişmez kabul ediyormuş.

yoldan geçen yolcuları evinde ağırlar, yatağında yatırırmış. boyu yatağa göre kısa gelenin boyunu gererek uzatır; uzun olanın boyunu ise bacaklarını keserek kısaltırmış. böylece herkesin boyunu yatağa eşitlermiş. efsaneye göre atina kralı theseus, sonunda aynı yöntemleri kullanarak prokrustes'i öldürmüş. prokrustes öldürülmüş öldürülmesine ama tek biçimciliğin, mutlakçı anlayışın, dogmatizmin sembolü olarak tarihe adını yazdırmış.

peki günümüzün prokrustes'leri kimler veya hangi kurumlar? iktidarlar, sosyal mühendislik yöntemleriyle, eğitim sistemini kullanarak biçimlendirdikleri toplumlara tek tip bir yaşam biçimi dayatmıyorlar mı? daha da ötesi, küresel olarak bizim için ideal olanın ne olduğu belirlenmiyor mu? kitleler olarak tüketim kültürü veya bilinç endüstrisi tarafından üretilmiyor muyuz? neye inanacağımız, neler yiyeceğimiz, giyeceğimiz, neye nasıl tepki vereceğimiz, hangi konuda ne şekilde düşüneceğimiz ve hatta kim olacağımız ve nasıl bir hayat yaşayacağımız sorularının cevapları hazır şekilde paket olarak önümüze konmuyor mu?

prokrustes, kendi usulüne göre vahşi biçimde öldürüldü ama ruhu bugün sistem olarak içimize işlemiş durumda. onun amaçları kimi zaman baskı ve şiddetle, çoğu zaman da hiç farkına bile varmadığımız bir vasatta tatlı tatlı yaşamlarımıza zerk ediliyor. pavlov'un köpeği gibi şartlandırılıyor, yönlendiriliyor, biçimlendiriliyoruz. kodlandığımız üzere aynı şeylere gülüyor, üzülüyor, ağlıyor, seviniyor veya küfrediyoruz. dolayısıyla tüm dünya insanları olarak aynı hayatları yaşıyor, prokrustes'in ruhunu biteviye şad ediyoruz.