Balıkçı Kahraman'da Gelen ve Ekşi Sözlük'te Gündem Olan 27 Bin Liralık Hesap
Öncelikle adisyon şu şekilde
kalkan: 15.000 tl (kg belirsiz)
hamsi: 500 tl
lakerda: 12.000 tl (4 parça)
karides güveç: 1000 tl
kalamar tava: 500 tl
beyaz peynir: 500 tl (5 adet)
domates salatası: 1500 tl (3 adet)
tatlı: 600 tl (3 adet)
su-ekmek-mısır gevreği: 600 tl (4 adet)
meşrubat: 600 tl (2 adet)
rakı: 1500 tl (35'lik göbek)
şarap: 1600 tl
garsoniye: 2650 tl
yekün: 24.450 tl
toplam: 27.100 tl
Adisyona Ekşi Sözlük'ten gelen yorumlar
24.450 tl tutup %10 garsoniye alınan yerde nasıl 2.445 tl değil de 2.650 tl garsoniye hesaplandığını anlayamadım. olm bari oradan geçirmeyin.
orada sabit bir fiyat yok. kafasına, müşteriye göre fiyat yazarlar. hatta doğru dürüst toplama bile yapılmaz, gelen adisyonların çoğunda toplama hatası vardır. masaya göre fiyat kafada çoktan konulmuştur bile.
lezzet konusunda lafım yok. güzel. yanlış hatırlamıyorsam anne usulü dedikleri bir yöntemle pişirdikleri kalkan çok lezzetli.
not: balıkçı kahraman'da yemek yerken kaya çilingiroğlu, ali koç gibi insanlara denk gelebilirsiniz.
öncelikle kahramanı savunmuyorum, en son 3 sene önce bıraktım, artık katlanabilir sınırı o zamanlar geçmişti benim için.
kalkan kaç kilo orası muamma. malum, bu tip balıklar kilo ile satılır restoranlarda, 4-5 kilonun altında bir kalkandan da istenen verim alınamaz, e bu balığın kilosu tezgahta 1000 lira. geçirmiş tabii yine ama orası ayrı.
domates salatası çok lezzetlidir ancak 1 salata yok, 3 salata yenmiş yani salata 500 lira.
50 lira dilim beyaz peynir bu müessese için ucuz kalmış, keza şarap da öyle.
karides güveç 1000 liraysa çimçim karidesten değil, kiloyla satılan nispeten iri karidesten yapılmış olabilir zira ithal tüp kalamar tava ve çimçim karides güveç genelde aynı fiyatlar oluyor.
peynire bakarsan 5, lakerdaya bakarsan 4, su ekmek vs'ye (kuver diyebiliriz) bakarsak yine 4 kişi. bence alkole bakarak da 4 kişi olabilir. 2 kişi 35'lik yeter deyip, 2 kişi de bir şişe şarabı boğmuş olabilirler.
velhasıl hesap çok ama her yerin şiraze kaydı. mahalle meyhanesinde kişi başı 2000 ödeniyor. olmaz olsun böyle ekönömi.
bu arada, genel adisyon kültüründe olduğu gibi (/) bir, (x) 2 anlamına gelmediğini peynir'in yanındaki 5 ibaresinden anlıyoruz, dolayısıyla kalkan da 2 tane değil, iri tek kalkan.
öncelikle adisyonun şekil şemal olarak elle tutulur bir tarafı yok. 90 lı yıllardaki çay bahçesi adisyonları gibi. gayrı ciddi karalamışlar bir şeyler. ama yine de fena değil. sebebini de en alta yazacağım.
fiyat olarak bakarsak, evet fiyatlar yüksek. isim yapmamış bir yerde aynı sofra daha mütevazı fiyatlara kurdurulabilir. hele yurt dışındaki bir restoranda bugünkü kurla bile çok daha uyguna gelir.
burada olay hitap edilen kitle. adamlar istanbul'un en zengin semtlerinin dibine dükkan açmış. müşteri kitlesi maaşlı çalışan değil. sade vatandaş için 20-30 bin tl önemli ama buraya gidenlerin çoğu için bu rakamlar bırakın aylığı, saatlik kazanç. bu tip insanların çoğu, hesap 10 gelmiş, 20 gelmiş, efendime söyleyeyim şarap şu kadarmış, salata bu kadarmış diye bakmazlar bile. zaten yanında misafir olarak getirdiği müşterisinden-iş ortağından o parayı misliyle çıkarırlar.
işte bu yüzden adisyon gayrı ciddi. bu tip mekanlarda yukarıda yazdığım sebeplerden dolayı kimse adisyona bakmıyor ki. hatta bu yine iyi. sadece hesabı yazıp yollamamışlar masaya. iyi-kötü kalem kalem yazmışlar ne yendiğini.
merak ediyorum, taraftarı olduğunuz kulübün maçını izlemeye giderken bir para ödüyor da bilet alıyorsunuz. hemen üstünüzde veya altınızda yer alan locanın fiyatını öğrendiğinizde de mi bu balıkçı kahraman adisyonunda yaşadığınız şoku yaşayacaksınız?
kahraman'ı bilen bilir. balıkçıdır ama domates salatasıyla ön plandadır. balık değil, salatasını yemeye gidenler olduğunu bilirim. hoş ya da değil, beni ilgilendiren bir durum değil. herkesin bütçesi başka türlü.
mesela ben kahraman'ın fiyatlarının bu şekilde olduğunu bilen biriyim ve haliyle kahraman'a gitmem. neden dak'ka başı kahraman'a gitmesi gereken insanlarmışız gibi fiyatı eleştirilmiş, balıkçı kahraman fanı olmayan biri olarak bunu pek anlayamadım.
ucuz fiyata balık yiyebileceğimiz yerler de olacak, kahraman gibiler de olacak. iş insanlarının yurtdışından gelen misafirlerini ağırlayabileceği özel restoranlar da olmalı memlekette, 7 yıldızlı oteller de olmalı.
balıkçı kahraman halkın vergileriyle geçinen biri mi ki fiyatlarını eleştirmek zorunda hissediyoruz kendimizi? yani burada 30 küsür sayfa eleştirecek ne gibi bir hata var, anlamakta zorlanıyorum.