Ben Etliye Sütlüye Bulaşmadım Diyerek 20 Yıl Hapisle Kurtulan Nazi Bakanı: Albert Speer
Kimdir?
albert speer... the nazi who said sorry olarak anılan 3. reich'ın baş mimarı. daha sonra silahlanma bakanı olup, silah üretim fabrikalarını müttefik hava saldırılarından korumak için yer altına taşıma işine girişti. bu işte de kısmen başarılı oldu ve üretim sürelerini düşürerek üretim hızını arttırdı. tabi bunlar kaçınılmazı geciktirmekten başka pek bir işe yaramadı.
Farklı fikirleri vardı
albert speer silahlanma bakanı olduğu zaman üretimi arttırmak için kadınların da fabrikalarda üretim için çalışmalarını teklif etmiş emsal olarak da amerika'da ve ingiltere'de savaşın başından beri fabrikalarda bayanların çalışmasını göstermiştir fakat nasyonel sosyalizmin sosyal ilkelerinden kopmanın diğer "aşşağı" ülkelerin seviyesine inmek olacağına inanan hitler ve elitleri ideolojilerinden ödün vermeyerek bu öneriyi reddetmiştir. buna rağmen albert speer alman üretimini, kaybedilen endüstri bölgelerinin fazlalığına ve insan gücündeki azalmaya rağmen arttırmayı başarmıştır.
Detaylara girelim
albert speer hakkında yapılmış nazi underworld hitler's architecture adlı national geographic belgeselinden öğrendiğim kadarıyla, himmler'in bir konuşması sırasında orada bulunmuş ancak speer konuşmadan önce oradan ayrıldığını söylemiş ve hatta bir tanığı varmış.
konuşma şöyle: "bu insanları yeryüzünden silmek gibi zor bir karar aldım, tabii bunun parti üyemiz albert speer ile bir ilgisi yoktur. zaten bu konuda bir şey yapamazsın."
peki bu konuşma neden önemliydi? albert speer "soykırım ile ilgili hiçbir şey bilmediği yalanını" ölene dek sürdürmüştür ancak elde edilen kanıtlar, ortaya çıkan belgeler bunun tam aksini söylüyordu; bu konuşma da speer'in yalan söylediğinin en büyük kanıtlarından biriydi...
speer; nuremberg mahkemelerinde yargılanmış ve "yardımcısı bile asılırken" kendisi "pişman ayağına yatıp, soykırım ile ilgili hiçbir şey bilmediğini söylerek yalnızca 20 yıl hapis cezasına çarptırılmıştır."
hapisten çıktıktan sonra nuremberg mahkemelerinde yaptığı gibi "haberim yoktu, bilmiyordum" tarzında yalanlarla herkesi kandırmaya devam etmiş, "hapishanede" yazdığı kitapların telif gelirleri sayesinde lüks bir biçimde yaşamış ve modern kültürde o dönem "örnek insan" olarak televizyonlara çıkarılmış ve hatta, bbc'ye çıkmadan önce londra'da ölmüştür. hapisten çıktıktan sonra bir çok çetrefilli olaya girmiş ancak ölümünden yıllar sonra ortaya çıkmıştır. hitler'in eskizlerini hayatı boyunca yaptığı gibi ustalıkla ve de gizlice milyonlarca dolara satmış, berlin yahudilerinin speer'in "germenia" modeline uygun başkent yapımı için sürülmesinden sorumlu olduğu belgeler arkadaşındaymış ve belgeleri arkadaşı rudolf wolters'den "yok etmesini" istemiş ancak arkadaşı da -ne yazık ki- speer'in ölümünden yıllar sonra bir öğrencinin araştırmaları sonrasında açıklamaya karar vermiştir.
2006 yılında bir yahudi aldığı tablonun önceki sahibinin "albert speer" olduğunu öğrenmiş ve tabloyu almaktan vazgeçmiştir. bu tablo ve bunun gibi bir çok tablonun "yahudi sanat tüccarlarından zorla alındığı" ortaya çıkmıştır; albert speer'in ise gizli, kapaklı sattığı bu tablolardan milyonlar kazandığı tahmin ediliyor... en ilginç olan ise: speer'in bu kadar parayı "sevgilisine ya da sevgililerine harcaması, hem de evliyken.." adam hayatı boyunca "her konuda" "ahlaktan" uzak yaşamış...
bunca yalan ve pişkinliğe rağmen, nuremberg'de gerçekten mahkemeyi kandırmış mıdır bilemem; çünkü müttefiklerin bu adamla belirli amaçlar doğrultusunda işbirliği yapmış olması da yüksek bir olasılık; zaten spandau hapishanesinde yatmış büyük nazilerin çoğu işe yarar ve soğuk savaş için bilgisine, deneyimlerine muhtaç olunabilecek üst düzey devlet adamlarından, yüksek rütbeli askerlerden oluşmaktaydı. hakkında idam kararı çıkmış çoğu nazi işe yaramaz fanatiklerden ya da ikon diyebileceğimiz (zaten ikon diyebileceğimiz tek kişi göring'ti ancak o da asılmadan önce intihar etti) ve insanların 'bunu niye asmadınız' diye isyan çıkaracağı nazilerden oluşmaktaydı.
bu adam nazi dünyasının bir ikonu değildi, ancak nazi döneminin "silahlanma bakanı" ve aynı zamanda "hitler'in en yakın arkadaşıydı."
bu adam soykırım ve almanya'nın çektiği acılardan hitler ve hitler'in diğer büyük yardakçıları kadar suçludur. hem hitler'in silahlanma bakanı, mimarı, yakınında bir aile dostu olup, hem de "hitler'in bir dostu varsa, o da benim" diyen biri olarak, soykırımdan haberi olmadığını söylemesi speer'in ne kadar usta bir yalancı olduğunu göstermektedir.
speer gibi tepedeki nazileri bile doğru düzgün cezalandırmayan müttefikler, hangi zalimleri, speer gibi büyük cambazları işlerine yarıyor diye federal alman devletinde görevlendirdi ya da kendi ülkelerinde kullandı? ve bu kişiler, yıllar içinde insanlığa doğrudan ya da dolaylı yollardan ne gibi zararlar verdi? kim bilir...
iyiler kazanmıyor arkadaşlar; bir savaşı kazanan ve de kazandıktan sonra kendini iyi diye pazarlayanlar kazanıyor, ve savaşları çıkaranlar da zaten iyi diye bir şey olmuyor; savaşan her ülkenin hep emir kulu, elini kan banyosuna sokmak zorunda kalan erlerine ya da hayatta kalmaya çalışırken bombalanan tüm yurttaşlarına olan oluyor...
albert speer... almanya'nın nazi döneminde silahlanma bakanı olmuş, hitler'in mimarı, yakını ve tarihin en büyük yalancı şahsiyetlerinden biri.
Nazi Albayı Leon Degralle'in James Bond Filmlerini Aratmayan Kaçış Hikayesi
