Bir Kişiyi 'Zeki' Olarak Tanımlayabilmemiz İçin Gerekli Şartlar
galton'dan bu yana (yaklaşık 1850 ve sonrası) yapılan bütün çalışmaların bir özeti olarak:
1) yeni durumlara en çabuk ve en uygun şekilde uyum yapabilme
yeni durum her şey olabilir: ilk kez gidilen kahvehane, internet, çözümü daha önce bilinmeyen bir matematik problemi, daha önce çözülmemiş puzzle, ilk kez alınmış/görülmüş bir müzik aleti, ekonomik kriz sonrası işsizlik vs.. (bu tanıma eleştiri getirenler "olur mu o zaman zeki kişi herşeyi yapabilen kişidir" demişler, çoklu zeka kuramı adı altında aşağıda hafifçe değinilen bir zeka kuramı ortaya atmışlar ama yanıltmışlardır)
2) uyaranlar arasındaki ufak farkları ayırt edebilme
örneğin birbirine çok yakın kokuları ve ağırlıkları birbirinden ayırtedebilme
3) bellek gücü: olayları belirli bir kronolojik sırayla hatırlayabilme, bir olayla ilgili diğer pek çok olayı hatırlayabilme (buna kısaca çabuk klasik koşullanabilme diyebiliriz)
4) dil becerisi: ana dili etkin, geniş çapta, uygun ve gramer kurallarına uygun olarak kullanabilme
5) okuduğunu (okuma bilmeyenler için dinlediğini-gördüğünü) anlama
temel zeka faktörlerindendir.
6) bir ortamdaki edimsel koşullama ilkelerini çabuk farketme, ödül-ceza ilişkisine dayalı durumlarda ödülü arttıran cezayı azaltan davranışları daha hızlı farkedebilme.
son yılların popüler kuramcılarına sorarsanız size hangi konuda zeki olmanın şartları diye soracaklardır. bunlar çoklu zeka kuramcılarıdır. çoklu zeka ise giderek "hiç" leşen, tüm somut ve psikolojik kaynakları elinden alınan, rüya bile göremez hale gelmiş, vakumlanmış ve neredeyse standartlaşmış insanının eline verilmiş "bak, hepimiz dünyada bir (şey) iz, sen de bir işe yarayan, bir (şeyleri) olan bir (şey) sin hediyesidir. çoğu insan farkında değildir ama çoklu zeka kuramı fena halde politiktir.