Bir Zamanlar Avrupa'yı Etkisi Altına Alan Turquerie Akımının Sembol İsmi: Maria Theresia
avusturya imparatoriçesi maria theresia 16. yüzyılda fransa’da başlayan turquerie akımının 18. yüzyıldaki en önemli sembol ismidir.
turquerie akımı özetle osmanlı ile avrupa devletleri arasındaki ilişkilerin yoğunlaşması neticesinde avrupa burjuvazisinin yarattığı bir statü göstergesi olarak moda, sanat, müzik, eğlence gibi alanlarda türk gibi davranmak, resmetmek, bestelemek, giyinmek olarak tanımlanabilir.
bu akımın avusturya’ya girmesi ise 17. yüzyılda sık sık savaşan iki devlet arasındaki etkileşim ile birlikte avusturya’nın osmanlı ile ilişkisi limoni olan fransa ile yakınlaşması sonucunda başlar. fransız sosyetesi ile kaynaşan habsburg sosyetesi bu akımı avusturya topraklarına getirir. akımın zirvesi ise 18. yüzyıldır. öyle ki bu dönemde türk kumaşlarından yapılmış türklere özgü geleneksel elbiseler giyinmek, türk adetleri ile evlenmek, türk kahvesi içmek, türk halıları sermek gibi bazı davranışlar bir statü göstergesi olarak görülmüştür. tabii ki bu durumun türklere olan hayranlıklarından ziyade batının gözünde doğunun, hatta bilhassa osmanlı’nın konumlandırıldığı yer ile alakalı olarak oluştuğu söylenebilir. osmanlı topraklarına girmiş elçilerin, gözlemcilerin, tüccarların masalsı anlatımıyla batının gözünde osmanlı sarayı gizemli ve mistik öğeler barındıran, lüks ve gösterişin hüküm sürdüğü büyülü bir yerdir. bu anlatım ile birlikte batı için türk gibi davranmak bir aristokrat eğlencesine dönüşmüştür.
örneğin, avusturya arşidüşesi maria josepha ile saksonya prensi ii. friedrich august’un 1719 yılı ağustos sonlarında başlayıp dört hafta boyunca süren düğünleri bir nevi türk festivaline dönüşmüştür. hilal motifli giysiler dikilmiş, çadırlar kurulmuştur. tuğ taşıyan damat ile birlikte gelin de türk geleneklerine uygun olarak giyinmiştir. konuklardan da türk tipi kıyafetler giyinmesi istenmiştir. bunun dışında tören yüzlerce yeniçeri kıyafetli askerin meşalelerle içeriye girmesiyle başlar. türk tipi eğerler ile süslenmiş düğün alayı da dört hafta boyunca dolaşmaya devam eder. kısacası düğün tamamen bir türk soylusu düğününe dönüşmüştür.
çifti taşıyan düğün alayı
işte böyle bir ortamda yetişen maria theresia 1740 yılında avusturya tahtına geçer
aslında iktidarı türk avusturya ilişkilerinin yeniden bozulmaya başlandığı bir dönemde başlar. ilişkiler gergindir ve bu gerginlik karmaşık bir ruh hâline bürünmelerine yol açar. üstelik avusturya için görünün en büyük tehdit prusya ile osmanlı’dır ve maria bu durumu iktidarını güçlendirmek için kullanma yoluna gider. iktidarının ilk yıllarında turquerie akımı da bundan nasibini alır. bazı tiyatrolarda türkleri hedef alan oyunlar oynanırken şiirler de genelde türk karşıtıdır. yine de bu kısa süreli bir dönemdir ve 1740 yılından 1780 yılındaki vefatına kadar geçen 40 yıllık sürede avusturya topraklarında turquerie akımı altın dönemini yaşar. bu dönemde türkleri konu alan tiyatro eserleri oynatılmış, birçok müzisyen bestelerinde türk motiflerini kullanmıştır. bahçe süslemelerinde özellikle türk laleleri tercih edilmiştir. bunlarla birlikte türk halıları düğünlerde, balolarda konukların ayaklarına serilmiştir. misafirler minderlerde oturtulmuş, türk kahvesi içilerek dedikodular yapılmış, fransız usülü giyinenler rüküş bulunup çekiştirilmiştir. kısacası aristokrasi sınıfı için akla gelebilecek her alanda türk etkisi yoğun bir şekilde hissedilmiştir.
1759 yılında viyana’da sahnelenen le turc generaux adlı bale gösterisi
avusturya’daki turquerie akımının simgesi ise 1744 yılında maria theresia’nın ressam jean-etienne liotard’a osmanlı saray hasekileri tarzındaki kıyafetiyle poz vererek yaptırdığı tablosudur. bu tabloyu dönemin simgesi yapan güçlü ve köklü bir hanedanın avusturya’daki en üst düzey temsilcisi olan imparatoriçenin kendisini türk gibi resmettirmesidir. herhangi bir osmanlı sultanının batının kralları gibi taç takıp poz vermesi gibi bir durum açıkçası. bu açıdan ilginç ve dikkat çekici bir karakterdir gerçekten.