Direksiyon Sınavına Girmeden Önce Bilinmesi Gerekenler Nelerdir?

Direksiyon sınavı yaklaştıysa, bu sınavı veren kişilerden birkaç püf nokta öğrenmek iyi olabilir... Buyrun.
Direksiyon Sınavına Girmeden Önce Bilinmesi Gerekenler Nelerdir?

Akla ilk gelenler

direksiyon sınavı... zamanında yapabildiğim en iyi şeyi yapıp komisyonu sohbete tutarak geçmiş olduğum sınav. herifleri öyle bir pozisyona sokmuştum ki beni sınavdan bıraksalar utanıp yüzüme bakamazlardı. zaten fahiş hata yapacak bir şoför değildim fakat bu şekilde ufak tefek şeyleri görmemelerini sağlamış olabilirim. tavsiye değildir. tavsiye niteliğinde bir şeyler diyecek olursam:

- sinyal sizin tutkulu aşığınız. aklınızın bir yerinde hep o olmalı. başka bir yere odaklıyken bile onu bir köşede tutmalısınız. şerit değiştirmek denildiğinde aklınıza ilk sinyal gelmeli.

- debriyajı hızlı bırakmaktansa yavaş bırakmak iyidir. basarken de ayak tabanınızı yerde tutun. ayağı yerden kesmeden indirip kaldırmaya alışın. bu şekilde kontrolünüz daha iyi olur.

- devir 3 e gelir gelmez vites atmayın. biraz daha alsın öyle atın. dururken debriyaj + fren kombinasyonunu unutmayın

- kavşaklarda sağa sola bakın. kafayı mutlaka çevirin. kontrollü olduğunuz belli olsun. sola dönüşlerde geniş sağa dönüşlerde dar dönün. en önemlisi de dönerken karşıdan araç gelmese bile durun ve vitesi 1'e alıp öyle kalkın.

- park yaparken acele etmeyin, süreniz bol. geri geri giderken kontrolü hiç bırakmayın. savrulmayın. bir ayağınız frende kalsın

- bir gözünüz bir kulağınız hocanızda olsun, birkaç trik alabilirsiniz kendisinden.

- yokuş kalkışında gaza biraz daha yüklenin bırakın araba bağırsın önemli değil. zaten bundan çok da korkmanıza gerek yok. yeni araçlarda yokuş kalkış desteği mevcut.

- son olarak, bol bol pratik yapıp güzergahı öğrenin. zaten birsz pratikten sonra korkacak hiçbir şey olmadığını anlayacaksınız.

herkese başarılar diliyorum.

tam puan almak için kalkışta ve duruşta şunlara dikkat edilirse fatality yapılabilir

kalkış:

[debriyaj ve frene basarak]

1.koltuk ayarı yapılır

2.aynalar ayarlanır.

3.kemer takılır.

4.vites boşa alınır, araç çalıştırılır 1. vitese alınır.

5.sola sinyal verilip el freni indirilir.

duruş:

1.sağ sinyal verilerek uygun ve güvenli bir yerde (park yasağı olmayan) debriyaj ve frene basılarak durulur.

2. vites boşa alınır.

3. kontak kapatılır.

4. el freni çekilir.

5. araç 1. vitese alınır.

6.debriyajdan sonra en son frenden ayak çekilir.

olayın gereği budur ama kim dikkat eder bilmiyorum.

benim söylemek istediğim, arabanın birinci viteste doğru kullanımının ne kadar önemli olduğu

benim güzergahımda eğitimimde ve sınavda üçüncü vitese atılmadı. bir, iki ve geri viteste kullandık hep. sürücü adayının kavşaklara girerken çok yavaşlayacağını hissederse 1. vitese düşürmesi, daha da yavaşlarsa stop etmemek için debriyaja basması, ardından tekrar hızlanacağı zaman sanki sıfırdan kalkış yapıyormuş gibi debriyajı sakin sakin çekmesi çok önemli teknikler. burada gaz, fren, debriyaj ve vites dörtlüsünün dengesini tutturunca başarı da arkadan geliyor.

ana yol tali giriş ve çıkışlarında alan kontrolü yapan alex'e dönüşmek, öndeki araçla takip mesafesini korumayı ihmal etmemek, yaya geçitlerinde hızı düşürmek gibi kavramlar da unutulmamalı.

bir de sürücü kursuna gitmeden önce "benzinli ve yokuş kalkış desteği bulunmayan" bir araçla debriyaj mantığını, yokuşta aracı kaydırmamayı öğrenin. kurstaki eğitiminizi sinyallere ve parkuru ezberlemeye ayırın.

aracı sürmenin yarısı aracı problemsiz bir şekilde kaldırabilmektir. bu tür araçlarla çalıştıktan sonra kurs arabası ile kalkış yapmanız size eşekten inip ata binme hissini verecektir.

çoğu kişiye göre geç yaşta ve öncesinde hiç araba sürmeden kursa kaydolan ve ilkinde geçen biri olarak birkaç tavsiye vereyim

öncelikle arabanın çalışma mantığını önce bir oturtun. debriyaj ne işe yarar, vites geçişleri niye var ve niye/nasıl yapıldığı gibi vs vs gibi soruları başlarda sormaktan çekinmeyin.

ardından derslerde düz ezbere gitmeyin, araba kontrolünün sizde olduğunun farkında olun. mesela düz yolda kavisli kavisli gidin, arada bi birden fren vs tutun, hızlanın. hem özgüven gelir hem de kontrolün sizde olduğunun farkına iyice varırsınız.

diğer bir nokta, ki en önemlilerinden! fazla anlam yüklemeyin ve heyecanlanacak bir şey olmadığının farkına varın. tabelaları doğru dürüst okuyamayan, bir el arabasını doğru dürüst süremeyecek adamlar alıyor ehliyeti ve ehliyet çok hayati bir şey değil. illa öyle ya da böyle alırsınız. milyonlarca insanda var zaten. yani kısacası heyecan yapacak kadar anlam yüklemeyin, bence en çok kalma sebebi heyecandan kaynaklı. ben hiçbir zaman aşırı araba sevgisine sahip olmadım, 18'ine girince hemen ehliyet alayım demedim, toplumdaki dingil şoförleri görünce çok kolay bir şey olduğu inancına vardım ve hiç zorlamadan doğru dürüst dersleri bile almadan geçtim.

hatta sınavda bile sıkıldım ve önlerde olan diğer aday sürücüler yavaş gidince sıkılıp solladım onları.