Dünyadaki Açlık Sorununa Farklı Bir Yaklaşım: Hayvanların İnsanlardan Daha Fazla Kaynak Tüketmesi

Açlığın altında yatan sebeplerden birinin de hayvanlar olduğu gerçeği sizi şaşırtabilir. Daha büyük sürpriz ise; hayvanların çok fazla tüketmesi gerçeğinin yarattığı sorunu yok ederek ne kadar büyük değişimler yaratabiliyor oluşumuz. Sözlük yazarı "280" açıklıyor.
Dünyadaki Açlık Sorununa Farklı Bir Yaklaşım: Hayvanların İnsanlardan Daha Fazla Kaynak Tüketmesi
iStock.com


hayvanlardan kastım besi hayvanları, aslan, kaplan, at ya da fil değil yani. eti, sütü ya da yünü için beslediklerimiz. sığır, inek, manda, domuz, koyun, keçi vb. hayvanların sayısı insanların sayısına çok yakın. büyükbaş hayvan sayısı yaklaşık 3 milyar, küçük baş hayvan sayısı ise yaklaşık 4 milyar.

büyükbaş hayvanlar günde 30 kg yem yerken küçükbaş hayvanlar günde 10 kg yem tüketmektedir. bunların su tüketimi ise günlük yedikleri yem ağırlığının 3 katı yani büyükbaş hayvanlarda 90 litre, küçükbaş hayvanlarda ise 30 litre. bu hesapla dünyanın bütün bu hayvanları bir günde: 125 milyon ton yem, 400 milyon ton da su tüketmektedir. bu hayvanlar hayvan gibi bütün kaynaklarımızı tüketirken biz insanlar ise bir günde sadece 9 milyon ton yemek, 30 milyon ton da su tüketiyoruz. bu hayvanoğluhayvanların tükettiğinin en fazla 10'da 1'i, yani %10'u. bu ne demek?

kaynaklarımızın %90'ını hayvanlar için tüketiyoruz ama bu hayvanların bize sağladığı toplam katkı sadece %5. 90 kilo yiyor ama bize verdiği 5 kilo et ve süt. 5 kilo et için 90 kilo tarım ürününden oluyoruz yani. hayvanların yediği yemleri, yoncası, slajı, mısırı, arpası, çeşitli otu, otlağı, merası derken, bütün bunlar için ayrılan tarım arazisi neredeyse diğer tarım arzilerinin 10 katı. insanlar için 10 dekar arazi işleniyorsa, hayvanlar için işlenen ya da işlenmeyip otlak-mera olarak bırakılan arazi 100 dekar.


velhasıl bütün bu besi hayvanlarını hayatımızdan çıkardığımızda, tamamen bitkisel beslendiğimizde tarım ürünü rekoltemiz 10 kat artacaktır. 10 ton buğday üretiyorsak bu miktar 1000 ton olacak. neredeyse bütün tarım ürünleri için bu durum söz konusu.

komple vazgeçmeyelim, sonuç da et ve süt de yesin insanlar. o zaman et ve süt tüketimimizi yarıya indirelim. bu durumda bile tarımsal üretimimiz 5 kat artacaktır. bütün dünya için geçerli bu. bu neye yarar peki? niye etten ve sütten vazgeçelim?


dünyanın yarıya yakını açlık ya da yetersiz beslenme ile boğuşuyor, kalan yarısının ise en fazla belki çeyreği düzgün besleniyor.
ortada kalan ise açlık sınırının biraz üstünde. dünyanın %10-15'i sucuklar, pirzolalar, bonfileler, sosisler, salamlar yerken, bu ürünlerin sağlandığı besi hayvanları ise kalan %90 nüfusun zar zor bulduğu tarımsal ürünleri tüketiyor. halbuki et-süt tüketimi yarıya düşürülse %90 nüfusun tarım ürünlerinden olan payı en azından 5 kat artacak. 5 kat daha fazla tahıl, 5 kat daha fazla sebze-meyve olacak piyasada. dünyada ne açlık kalacak ne de yoksulluk. sadece zenginlerimiz daha az et tüketecek, kahvaltıda jambon neyim yemeyecek.

bunun diğer bir faydası ise tarımsal araziler artacak, içme sularımız artacak, kuraklık ve susuzluk son bulacak. yakın gelecekte kaçınılmaz gibi görünen kıtlık ve susuzluk gibi bir korkumuz kalmayacak.