Fenerbahçe'nin Yeni Stoperi Rodrigo Becao Nasıl Bir Futbolcu?

Fenerbahçe, Serie A ekiplerinden Udinese'nin Brezilyalı stoperi Rodrigo Becao'yu renklerine bağladı.
Fenerbahçe'nin Yeni Stoperi Rodrigo Becao Nasıl Bir Futbolcu?
Fenerbahçe SK

udinese'nin transfer becerisi yıllardır ışıl ışıl parlıyor, ellerinden geçen kaliteli oyuncuları say say bitmez. onun yerine ilk akla gelenlerden bir tablo yaptım:


becao'nun mevcut kadrodaki beto, success, pereyra gibi ona yakın yaş grubundaki elemanlardan daha iyi bir transfer potansiyeli var ama nehuen perez, bijol, samardzic gibi, bu görseldeki silsileyi devam ettirecek kadar değil bence, çünkü:

geçen sene nino iddiaları çıkınca brezilya'da yetişen yeni stoper trendinden bahsetmiştim (bkz: #140472625), becao da tıpkı luan peres gibi topla birlikte alan katetmeyen tipte bir stoper olduğu için o trendin dışında kalan ve avrupanın üst düzey kulüplerinin çok isteyeceği türde olmayan biri bence. ama sahip olduğu niteliklerin epey bir hakkını veren, tabiri caizse stoper dünyasının ikinci liginin en üst sıralarında yer alacak kadar dolduran biri; hamle gücü, hava toplarındaki becerisi, geniş alanda koşup pozisyonu kurtarma becerisi... hepsi yeterli.

her şeyden önce çalışkan bir stoper, defansın aurelio'su olur. bu eforu sarfederken aklını yitirmiyor; nerede duracağını, nerede çıkacağını biliyor. ne zaman adam tutacağını, ne zaman boşluk kapamaya gideceğini biliyor. bu sayede, taktikler gereği bazen tabiatına ters anlar yaşasa da kolay kolay aciz duruma düşmüyor. üstelik bu görüntüyü serie a'nın kayserispor'unda sergileyebilmesi, süper lig için biçilmiş kaftan olduğu fikrini pekiştiriyor.

tabii bu esas olarak onu doğru kullanan düzenle alakalı:

udinese yıllardır 3-1-4-2 oynuyor (bkz: #136662439), becao da üçlünün sağ stoperi. oyun kurulurken çok zorda kalınmadıkça ona pas bile atılmıyor çünkü topla oynama becerisi takımı ilerletmeye müsait değil; ayağına gelen topu hemen orada çıkarma derdinde, asla riske girmiyor. bu demek değil ki ayaklarına hakim değil; aksine topu ayağına yapıştırmayı başarabilen ender stoperlerden, üstelik güvenli alandayken topu doğru yerlere de gayet güzel gönderiyor. ama takımı taşımıyor, veya üçlünün kenar stoperlerinin zaman zaman gerektiğinde çıkıp bek işlevi gördüğü o rolleri öncelik edinmiyor.

bu yüzden, oyun kurulurken rakibin karşılama şekline bağlı bazen becao sağ beke kayıp olayı dörtlü savunma görüntüsüne soktuğunda bile udinese oyunu hep solundan kuruyor. rakip becao tarafına mecbur ettiğinde bile merkez stoper (o an sağ stopere dönüşen) bijol sürekli ileriye uzun gönderiyor. yani becao sanki topu geriden çıkarırken yasaklı oyuncu gibi.

üçlü savunma açısından diğer bir artısı önde baskı unsuru da olabilmesi. udinese önde bastığı zamanlar becao -eğer karşısında çok iyi oyuncular yoksa- çok zorlanmıyor. mesela napoli'ye karşı oynarken sağ kanat-bekin önde basmaya gittiği yerde arkayı doldurmaya çalışan becao preste başarılı olurken, oyun kurulumunda sağ beke kaydığı vakit ise; sağ stoperin geriden attığı uzun topları napoli topladığında bu sefer açık alanda khvicha kvaratskhelia'ya yenildiği anlar oldu. milan'a karşı oynarken ise kanatlar öne çıkmadı, becao rafael leao'yu daha içerde / ceza sahası kenarlarında karşıladığı için daha başarılı olurken, önde basmaya gidilen anlarda ise leao'yu takipte ısrar etmedi. bu takibi sadece, orta sahaya yardıma giden zlatan ibrahimovic'e atılabilecek hava topları için sıkı yaptı ve çoğunlukla başarılı oldu. yani rakibin özelliklerine bağlı çeşitli şekillerde kullanılabilecek bir stoper.

geçen sezon da ismi fb ile anılmış ve luan peres gibi yine topla gitmeyen bir stoperle birlikte yaratması muhtemel tandemde oyunu ilerletmek adına orta sahalara ekstra iş düşeceğini düşünmüştüm. eğer jorge jesus kalsaydı muhtemelen luan'ı -son dönemde değiştirdiği formattaki gibi- dörtlünün sol beki / oyun kurulumunda üçlünün sol stoperi gibi kullanacak ve becao ile arasında bir stoper daha olacaktı, ama şimdi becao gelirse yeni hoca onu luan ile birlikte nasıl kullanır göreceğiz.

becao'nun mevcut özellikleri içinde tek handikabı yarış tecrübesinin olmaması bence. udinese'nin neredeyse on yıldır takım halinde ne bir şampiyonluk ne de avrupa potası yarışına girmişliği var. ligi sürekli 10-15 arası bitiren başı sonu belli bir grafik çiziyorlar. bu tip bir endişeyle fenerbahçe'ye gelip başarılı olan pek yok, "şampiyon yapan" stoperler hep kendi çapında iddialı olan, yarışan takımlardan gelmişti (uche, högh, mirkoviç, luciano, lugano, edu, bruno alves...) aksi örnek bir tek stjepan tomas'ı hatırlıyorum :)

bu tabii ki de tek başına bir ölçüt olamaz ama becao genç değil, 27'sini bitirdi. son yıllarda robinho, visca, demba ba, aboubakar, vida, josef, nwakaeme, hamsik, gervinho, torreira, mertens, icardi gibi yarış tecrübesi yüksek elemanlarla şampiyon olan türk takımlarını düşününce, yaşı olmasına rağmen yarış tecrübesine başka yerlerde pek sahip olmamış oyunculardan kurulu bir fenerbahçe'nin yine bu şekil bir transfer yapması soru işareti doğuruyor: becao çok faydalı olur evet, ama şampiyon yapacak kudrette mi? tomas örneğinden yola çıkarak bakıp göreceğiz.