Günümüz İlişkileri Sosyal Medya Yüzünden mi Kısa Sürüyor?

Karşı cinse ulaşım kolaylaştığı için mi?
ilişkilerin bitme sebepleri... bence en önemli sebep sosyal medya. eski kuşakta boşanma/ ayrılık oranı genel olarak daha düşük. bence bunun en önemli sebeplerinden biri etkileşimin daha sınırlı olması , sosyal medya olmadığı için toplumların daha kapalı olmasıydı. insanlar biriyle yola çıktıklarında , acaba daha iyisi var mıdır ? bakalım belki daha iyisini buluruz demiyorlardı. sadece seviyorlar ve yola çıkıyorlardı. zaten başka şansları da yoktu.
şu an sosyal medya sayesinde insanların tek kişiye odaklanmaları daha zor. bunu eleştirmek niyetiyle yazmıyorum. sadece gözlemimi aktarmaya çalışıyorum.bazı insanlar birinin en ufak hatasında , “ben x’le niye devam ediyorum ki y de fena değil. bir de onunla deneyeyim” diye düşünüyorlar.
y kuşağı üyesi olarak çıkma teklifi denilen dönemden gelen biriyim. ilişkilerdeki değişime en önden şahit olmuş biri olarak gerçeği kabullendim. artık bu saatten eskisi gibi olması mümkün değil.
teknolojinin hayatımıza getirdiği çok fazla olumlu yön varken bence tüketimin artması , seçeneğin bollaşması ve sürekli alternatifin karşımıza çıkması, ilişki kurulmasını zorlaştırıyor. değişime adapte olanlar ilişki sahibi olurken , değişime ayak uyduramayanlar maalesef sadece bazı şeyleri gözlemlemekle kaldılar.
sosyal medya bir yandan iletişimi kolaylaştırıp , mesafeleri azaltıp , haber erişimini rahatlatırken bir yandan da yol arkadaşı olarak tanımlanacak kişiyi bulmayı zorlaştırdı. her ne kadar eski dönemleri özlesem de sosyal medyanın artı yönleri eksi yönlerinden daha fazla olduğu için gene de şu dönemi daha önde görüyorum.
Yoksa sebep başka mı?
boşanma oranlarında tarihi rekora gitmemizin sebebi söylendiği gibi sosyal medyadır ama sadece karşı cinse kolay ulaşma açısından değil.
bir reels kaydırıyorsun, sen çok özelsin, mükemmelsin, şöyle harikalara layıksın başlamış zıttırıbıt psikologu. bunu gören bir tanesi sorgulamıyor gerçekten layık mıyım diye. layığım, bitti. sonra başlıyor her şeyi bunu beklenti üzerinden kodlamaya.
sonra açıyor arkadaşının story'sini, mükemmel bir yerde sevdiceğiyle mutlu bir poz görüyor. dönüyor yanındakine, alakası yok. o an hiç sorgulamıyor o poz verilene kadar ne kadar kavga edildi, ne kadar sorun yaşandı... açtı mutlu pozu gördü, bitti. başlıyor ben o kadar mutlu değilim herkes mutlu diye kodlamaya.
ben mutlu değilim herkes mutlu ama ben en özelim ve en mutlusu olmam gerekir bir kere yerleşti bünyeye, gerisi kolay. ofisteki ayşe, fatma. dm'deki hasan hüseyin gelsin, gitsin.
bakın bu düpedüz gerizekalılığın ve bencilliğin mükemmelen harmanlanmış hali. çoğu evlilik bu sebepten bitiyor. kendinizi bir bok sanmayın, değilsiniz. verdiğiniz kadar değerli insanlarsınız. mutsuzsa boşansın yazmışlar patır patır, gerçekten çare kalmamışsa boşansın insanlar ama çocuk oyuncağı mı bu 1 senede boşanıyorsun. onca emek onca masraf onca sorumluluk hak getire. ben evlendim artık, hayatı birlikte geçirmek için takım arkadaşı seçtim, bu takımı en iyi yere götüreyim demek yok. sanki sevgilisiyle ayrılıyor gibi boşanıcam diyip boşanıyor. gerçek anlamda boşanmaktan başka çıkar yolu olmayanlar hariç diğerlerinin hepsi yetişkin olamamış basit insanlar oldukları için boşanıyor. ve hayatları eskisinden daha iyi olmuyor çünkü salak.