Japonların Depremle İlgili 1951'de Tanınan Reform Yasası: Kençikuşi

Japonya, bir deprem ülkesi olduğu gerçeğinin farkında uzun yıllar önce varmış ve harekete geçmiş.
Japonların Depremle İlgili 1951'de Tanınan Reform Yasası: Kençikuşi

japonya’da mimarlar “kenchikushi” yani architects and building engineers (mimarlar ve bina mühendisleri) olarak tanımlanır.

kenchiku, türkçe kelime karşılığı çeviri belgelerinde “inşaat, yapı, bina, mimari” olarak geçmektedir. mimarlar, “bina mühendisleri” olarak da tanımlanabilirken, inşaat mühendisliği, mühendislik fakültelerinde yer alan farklı bir bölüm ve farklı bir meslek alanıdır. mühendislik fakültesine kabul edilen bir öğrenci gerek “mimari tasarım” alanında gerekse de “yapısal mühendislik” alanında dersler alarak mimarlık/bina mühendisliği alanında eğitimini tamamlayabilmekte ya da sadece inşaat mühendisliği alanına yönelerek inşaat mühendisi olarak mezun olabilmektedir.

japonya'da mimari tasarım ve yapı mühendisliğinde müfredat sunan yaklaşık 130 üniversite bulunmaktadır. bu üniversitelerden mezun olanların sayısı her yıl yaklaşık 12.000'dir. mezunların çoğu mimarlık firmaları, inşaat müteahhitleri, inşaat ekipmanı firmaları, devlet ve üniversitelerde iş bulur. mimari tasarımcılar ve inşaat denetçileri, birinci sınıf kenchikushi (mimarlar ve inşaat mühendisleri), ikinci sınıf kenchikushi veya ahşap bina kenchikushi olarak lisans almalıdır.

“kenchikushi” mimar, bina mühendisi, inşaat, yapı, bina ve mimari gibi anlamlarının yanı sıra, kenchikushi yasası çerçevesinde biçimlenen ulusal bir yeterlilik sistemini de
tanımlar. bu yasa, özel hizmetlerin kapsamı, lisanslanması, nitelendirilmesi gibi hususlar ile ilgiliyken, yeterlilik sınavı, profesyonel hizmetler, kenchikushi ofisleri ve ceza hükümleri konusunda hükümler içerir. yüksek öğrenimden sonra bireyin kenchikushi yeterlilik sınavını geçerek lisans alması gerekir. bu bağlamda, kenchikushi” binaların inşaat yönetimi ve tasarımı gibi hizmetleri sağlayan bir lisanslama sistemi olup mimar/bina mühendisinin mesleğini gerçekleştirebilmesi için edinilmesi zorunludur.

japonya neden mi deprem anında diğer ülkelerden daha soğukkanlı? neden onlar diğer dünya ülkelerine nazaran deprem konusunda daha iyiler?

japon eğitim sisteminde hem inşaat mühendisliği, hem de mimarlık bölümü tipik bir üniversitenin mühendislik fakültesine bağlıdır. bu nedenle, bir öğrenci gelecekteki bir uzmanlığa karar verirken iki bölümden birini seçmek zorundadır. mimarlık kursları, hem mimari tasarım gibi tasarım alanlarında hem de yapı mühendisliği gibi inşaat mühendisliği alanlarında profesyonel eğitim sağlar. öte yandan, inşaat mühendisliği dersleri, ulaşım sistemleri, köprü yapıları, baraj inşaatı ve diğer kamu altyapı projelerine yönelik mühendisliği öğretir.

mimarlık bölümlerinden mezun olanların çoğu ya mimar ya da inşaat mühendisi olarak çalışmakta, inşaat mühendisliği bölümlerinden mezun olanlar ise inşaat mühendisi olmaktadır. mimarlık bölümlerinden mezun olanlar, japonya mimari enstitüsü'ne (aıj), inşaat mühendisliği bölümlerinden mezun olanlar ise japonya inşaat mühendisleri derneği'ne (jsce) katılabilirler. japonya, dünyanın sismik olarak en aktif bölgesinde yer almaktadır. sonuç olarak, yapısal ve malzeme mühendisliği alanlarındaki birçok araştırmacı ve mühendis, aıj bünyesinde deprem mühendisliği ve yangın güvenliği mühendisliği üzerine araştırmalar yapmaktadır. 1960'ların sonlarına kadar, güçlü depremlerden kaynaklanan hasarı azaltmak için binaların yüksekliği 31 m ile sınırlandırılmıştı. eski bir aıj başkanı olan merhum dr. kiyoshi muto, bilgisayarlarda dinamik yanıtı simüle eden depreme dayanıklı bir bina tasarım yöntemi geliştirdi. onun yapısal tasarım yöntemini kullanarak, 156 m yüksekliğe ulaşan ilk yüksek bina (kasumigaseki binası) 1968'de başarıyla inşa edildi.

o zamandan beri, sismik olarak aktif olan bu ülkede yüksekliği 100 metreyi aşan 100'den fazla bina inşa edildi. depreme dayanıklı inşaat yöntemlerinde önemli bir gelişme olmuştur ve japonya deprem mühendisliği alanında dünya lideridir. aynı zamanda, malzeme ve inşaat mühendisliği alanlarında da binaların genel kalitesinin iyileştirilmesine katkıda bulunan önemli gelişmeler kaydedilmiştir. bu da gösteriyor ki, batı ülkelerinde inşaat mühendisliği alanında sınıflandırılabilecek birçok araştırmacı ve mühendis enstitü'de yapı yapı mühendisliği, yapı malzemesi mühendisliği ve yapı çevre mühendisliği alanlarında faaliyet göstermektedir.

kaynak123