Kendilerine Yapılan Onca Eziyete Rağmen Yahudiler Nazi Askerlerine Neden Tepkisiz Kaldı?
-musevilerin, bulundukları ülkelerin vatandaŞı olmaları,
-azınlık oldukları, daha çok eğitim gerektiren işler, ticaret, sanat bilim ile uğraşmaları,
-dolayısı ile kendi hallerinde şehirlerde yaşayan, her yere yayılmış, çok da göze batmak istemeyen vatandaşlar olmaları,
-nedeni açıklanmayan olağanüstü önlem, iç güvenlik, şu bu sebeplerden, savaş sırasınca alıkonmak üzere toplama kamplarına gönderildiklerini sanmaları ( buna örnekler, abd'nin, japonya'yla savaşa girmesi sırasında bütün japon asıllı abd vatandaşlarının kamplarda toplanması, hatta ermeni soykırımı olduğu iddia edilen osmanlı yer değiştirme hareketleri olarak gösterilebilir. o yılların savaş zamanının çok da yabancı olmayan zorluklarından biri olsa gerek bu),
-sanmayanların da herhalde kendilerini tutuklamaya gelen alman askerlerine ailece karşı koyacak durumda olmamaları,
-alman halkından -çok nadir örnekler hariç- hiç yardım görmemeleri (savaş zamanı sıkıyönetim, şehirden şehire kontrolsüz ulaşım yasak, ve siz, musevi bankacı, ailenizle birlikte alman askerlerini, histeri yaşayan almanları aşıp dağlara mı çıkacaksınız? kaç metre gidebilirsiniz düşünün),
-bu kampların ne olduğunu bilmeyen, zaten yapabilecekleri hiçbir şey de olmayan musevilerin, savaş bitince herhalde evlerimize döneriz umudunu taşımaları,
-bu kadar korkunç bir işi planlayanların hiçbir işi şansa bırakmayan almanlar oldukları, olası karışıklıklara karşı belirsizliği ve korkunç disiplini kullandıkları, insanları gaz odalarına gönderirken bile kandırma yolunu seçtikleri,
-seçmeseler bile, alman sistematikliğinin her ülkeden, her cinsten benim diyen yiğidi toplama kamplarında muma çevirebilecek kapasitede olduğunu,
-ikinci dünya savaşı filmlerinin, neşeli esir kampı filmlerinin, isyan eden, marşlar söyleyen müttefik askerlerinin hikayelerinin sadece film olduğu, (burada bir parantez açıp, almanların esir müttefiklere çok kötü davranmadıklarını ama disiplinin de elden bırakılmadığını not edelim fakat esir aldıklarını insan olarak görmeyenlerin neler yapabileceklerini görmek açısından devam edelim: japon esir kamplarının cehennemden farksız olduğu, hiç de açlıktan bir deri bir kemik kalmış musevi kadınlar kadar savunmasız sayılamayacak, japonlara esir düştüğüne göre ya havacı ya deniz piyadesi -kısaca iyi askerlerin iyi hazırlanmış ve merhametsiz esir kamplarında ne hallere düşebilecekleri kayıtlıdır. kısaca esir kampı, şakaya gelmez. öyle aman nasıl olsa öleceğim, dur iki isyan edeyim de şanım yürüsün derseniz kendinizi canlı canlı otopsi masasında bulursunuz. sizin için geçtir ama arkadaşınız mesajı almış, kuzu gibi ölmüştür)
sebeplerindendir.