MÖ 1300'lü Yıllardan 1900'lere Kadar Gebelik Testinin Tarihsel Gelişimi

Hamilelik testi için kadim zamanlarda bile bir şeylerin üstüne işetmişler kadınları. MÖ 1350 yılında kerametin çişte olduğu nereden geldi aklına? İnsan hayret ediyor doğrusu.
MÖ 1300'lü Yıllardan 1900'lere Kadar Gebelik Testinin Tarihsel Gelişimi


1. buğday ve arpa testi

m.ö. 1350 yılında, hamile olma ihtimali olan kişilere birkaç gün boyunca buğday ve arpa tohumlarının üzerine idrar yapmaları tavsiye edilmiş. buğday filizlenirse kız, arpa filizlenirse erkek çocuk demekmiş. ikisi de filizlenmezse hamile olunmadığı anlamına geliyormuş. ilginç olan ise, bu test gerçekten işe yaramış. şöyle ki: 1963 yılında bir laboratuvar buğday ve arpa testini denenmiş ve hamile kişilerin idrarının yüzde 70 oranında tohumların filizlenmesine neden olurken, hamile olmayan kişilerin idrarının filizlenmediğini görülmüş.

2. soğan testi

hipokrat, hamile olabileceğinden şüphelenen bir kişinin gece boyunca vajinasına bir soğan ya da keskin kokulu soğanlı bir sebze yerleştirmesini önermiş. sabah kalktığında ağzı soğan kokuyorsa hamile, kokmuyorsa hamile olmadığı anlamına geliyormuş.

"soğan testi" olarak adlandırılan testin ardındaki mantık, bir embriyonun varlığının belirli kokuların karından vücuda yayılmasını engelleyeceğidir. bu yanlış teori 18. yüzyıla kadar fransa'da gerçek olarak kabul edilmiş.

3. mandal testi

the distaff gospels'den, 15. yüzyılın sonlarında yazılmış bir tıp bilgisi derlemesi: "dostlarım, bir kadının hamile olup olmadığını anlamak istiyorsanız, ondan bir kaseye işemesini isteyin ve sonra içine bir mandal koyun. bu mandalı üç veya dört saat boyunca idrarla birlikte kasenin içinde bırakın. daha sonra idrarı atın ve mandalı çıkarın. leğenin üzerinde mandalın izini görürseniz, kadının hamile olduğundan emin olun. değilse, hamile değildir."

"mandal testi" kulağa tuhaf gelse de, hamile bir kişinin idrarındaki bir şeyin hamile olmayanlarınkinden farklı olduğunu biliyorlarmış.

4. sidik kahinleri

16. yüzyıl avrupasında "sidik kahinleri" idrarın rengi ve özelliklerine bakarak bir kişinin hamile olup olmadığını anlayabileceklerini iddia ediyorlarmış. bazıları idrarı şarapla karıştırıp sonuçları gözlemlemişler; alkolün hamile bir kişinin idrarında bulunan proteinlerle reaksiyona girebileceği düşünüldüğünde bu testin başarılı olduğu söylenebilir diyor kaynaklar. ayrıca sidik kahinlerinin kehanetleri hamile kadınlarla sınırlı değilmiş. idrarı inceleyerek idrar sahibinin herhangi bir hastalıktan muzdarip olup olmadığını da sezebiliyorlarmış.

5. gözlerdeki değişiklikler

jacques guillemeau, bir kişinin hamile olup olmadığının gözlerinden anlaşılabileceğini iddia etmiş. oftalmoloji üzerine etkili bir tezin yazarı olan guillemeau, ikinci ayın başlarında "hamile bir kadının küçük göz bebekleri, sarkık göz kapakları ve gözün köşesinde şişmiş küçük damarları olan gözlere sahip olduğunu" iddia etmiş.

16. yüzyıl hekiminin savı doğru değildi tabii ki, ancak bir konuda haklı olduğu söyleniyor: "hamilelik sırasında gözler değişebilir ve görüşünüzü etkileyebilir. hamilelik sırasında hormonlarda, metabolizmada, sıvı tutulmasında ve kan dolaşımında meydana gelen değişiklikler gözlerinizi ve görme yetinizi etkileyebilir." (detaylı anlatım)

6. chadwick'in işareti

hamileliğin erken dönemlerinde, rahim ağzı, labia ve vajina, bölgedeki artan kan akışı nedeniyle koyu mavimsi veya mor-kırmızı bir renk alabilir. bu dikkat çekici hamilelik belirtisi ilk olarak 1836 yılında bir fransız doktor tarafından fark edilmiş.1886 yılında jinekoloji derneği'nin bir toplantısında bu keşfi gündeme getiren kadın doğum doktoru james read chadwick'ten sonra chadwick'in işareti olarak bilinmeye başlanmış.

7. kurbağa testi

1940'ların sonlarında bilim insanları, hamile bir kişinin idrarı canlı bir kurbağaya enjekte etmiş ve 24 saat içinde yumurta ürettiği tespit edilmiş.

kaynak123