Osmanlı Devleti, Kanuni Döneminde Avrupa'yı Yoğurtla Nasıl Tanıştırdı?

Tesadüflerin de yardımıyla milli besinimiz yoğurt Fransa'ya ilginç bir şekilde ulaşmış.
Osmanlı Devleti, Kanuni Döneminde Avrupa'yı Yoğurtla Nasıl Tanıştırdı?

avrupalıları yoğurt ile nasıl tanıştırdığımız hakkında...

yoğurt, 11. yüzyıl eserlerinden dîvânü lugati't türk ve kutadgu bilig'de bir türk yemeği olarak adı geçen ve tam olarak günümüzdeki gibi anlatılan bir besindir. asırlardır türklerin bu besini tükettikleri belirtilir.

elbette osmanlı imparatorluğu döneminde de fazlaca tüketilmeye devam edilir. kanunî sultan süleyman döneminde fransa ile ilişkiler genel olarak dostâne biçimde ilerlemektedir politika gereği.

1537 yılında fransa kralı birinci françois ateşli bir ishale yakalanır. bu dönemde fransa'da çeşitli alanlarda bilgi toplamak üzere bulunan osmanlı hekimleri, âlimleri, tercümanları vs. bulunmaktadır.

I. François

fransız sarayında kimse kralın derdine çare olamayınca orada bulunan türk hekimlerden yardım istenir.

ülkemizdeki kaynakların çoğunda bu hekimlerin kanunî sultan süleyman'a gelen bir mektup sonrası istanbul'dan paris'e gönderildiği söylenmekteyse de bu bilgi yanlıştır. o vakte kadar kral çoktan ölmüş olurdu. ayrıca dünya gıda ansiklopedisi gibi kaynaklarda da hekimlerin fransa'ya varmak üzere iken kralın adamları tarafından karşılandıkları ve derhal saraya götürüldükleri söylenir. yani türk hekimlerin o vakitlerde orada bulunuyor olması tamamen fransuva'nın şansıdır.

fransız sarayındaki türk hekimler zaten görmeye alışkın oldukları bu hastalığın teşhisini koyup tedavisine de o zamana kadar avrupa saraylarında hiç görülmemiş bir ilaç ile yani yoğurt ile başlarlar. evet, kral iyileştikten sonra fransızlar bu besini ilaç olarak kaydedeceklerdir.

tabi kısa süre içerisinde yayılır yoğurdun ünü tüm fransa'da ve dolayısıyla avrupa'da.


20. yüzyıl'a kadar avrupa'da yoğurt denildiğinde akla sadece bir türk gıdası gelir iken 1905'te bulgar bilim adamı grigorov'un yoğurtta bulunan ve lactobacillus bulgaricus adı verilen bakteriyi keşfetmesi üzerine "bulgar sütü" olarak da anılmaya başlanır yoğurt.

bir sürü gıdada olduğu üzere yoğurt konusunda da türkiye ve bazı ülkeler arasında patent tartışmaları yaşanmaktadır. türkiye, türk yoğurdu olmayan diğer çeşitlerin "yoğurt" ismi ile satılmaması için çeşitli başvurularda dahi bulunmuştur.