Sevimli Gözüken Hunt for the Wilderpeople Filminin İnceden Vermeye Çalıştığı Örtük Mesaj

Taika Waititi'nin yönettiği Hunt for the Wilderpeople'ın alt metnini kısaca kurcalayalım.
Sevimli Gözüken Hunt for the Wilderpeople Filminin İnceden Vermeye Çalıştığı Örtük Mesaj

hunt for the wilderpeople... annesi vaktiyle vefat etmiş, babası ortalıktan arazi olmuş 13 yaşındaki şişman, sevimli ve protest bir çocuk, çocuk esirgeme kurumu tarafından ormanlık bölgede vahşi doğayla baş başa çiftlik hayatı yaşayan bir karıkocanın yanına verilir. önceleri uyum sorunu yaşayan çocuğun tam alıştığı sırada evin annesi vakitsizce ölüverir. yetkililer gelip kendisini ıslahevine götürecektir ancak çocuk buna izin verme taraftarı değildir. o artık izlediği aksiyon filmlerinin kahramanıdır ve kaçacaktır; ölümcül bir macera onu beklemektedir.


bu keyifli ve tatlı film şunları mı demek istiyor acep?

devlet diyor ki çocuğa; ben mutlak kudret sahibiyim. sen benimsin. başında annen baban da olsa benimsin ki onlar yokken tamamen bana aitsin. 13 yaşında da olsan senin hangi ailenin yanında barınacağına ben karar veririm. kendi geleceğine senin karar vermene asla izin veremem, bu benim için çok riskli olur. hangi okula gideceğine, kaç yıl eğitim göreceğine, hangi bilgilerle donanacağına, hangi kalıba gireceğine ben karar veririm.


sana öyle bir şekil vereceğim ki ileride benim istediğim mesleği yapacak, benim kurallarıma itaat edecek, uysal bir şekilde benim borumu öttüreceksin. seni asla kendi iradene bırakamam, senin arzuların değil benim, gerektiğinde uğruna öleceğin ulvi hedeflerim önemli. öyle "benim özgür iradem" teraneleriyle sorgulayıcı tutumlar sergilersen bozuşuruz. benden asla kaçamazsın. seni hantal ve ağır bürokrasiyle işleyen kurumlarımın çarkları arasına sokmak için, istersen ormanın derinliklerine kaç, aylarca sürse dahi kovalar, ordu imkanlarını bile kullanır yakalarım ve o çarkların içinde seni dilediğim gibi biçimlendiririm.