Sıcağın Bunalttığı Yaz Aylarında İçinizi Ferahlatacak 2 Limonata Tarifi
eskiden büyüklerimiz uydurmasyon - hemen bir çırpıda yapılabilen - pratik tariflere '*r*spu' benzetmesini yaparlarmış. 80 yaşındaki anneannem uydurduğu her tarifin başına '*r*spu' koyar mesela. '*r*spu tatlısı' - '*r*spu böreği' gibi. g*tünden uydurmanın en güzel örneği gibi de denebilir.
1) *r*spu limonatası
1 portakal - 1 limon - 1 su bardağından 1 parmak eksik şeker - 1 litre su. (1.5 litre de kaldırabiliyor)
1 adet portakal ve 1 adet limon güzelce yıkanıp öpülüp koklanarak buzluğa konulur bir gece önceden. ertesi gün çıkarıldığında çok fazla yumuşamasına müsade etmeden keskin bir bıçakla hafif buzluyken küçük parçalar halinde doğranır. rondoya konur. üzerinde şekeri eklenir ve bzzztlatılır. bir kaba alınır, üzerine suyu eklenir. tel süzgeçten kaşıkla üstüne bastırıp özünün çıkması sağlanarak süzülür. şişeye konup buzdolabına atılır. iyice soğuduğunda içine buz ve nane takviyesiyle gömülür.
2) anne limonatası
10 adet limon - 2 sb şeker - 1.5 litre su - rende - anneeeeeğ ne zaman olacak limöneta diye bacağınızdan çekiştiren bebe.
10 adet limonun rendenin iri tarafıyla sadece sarı kabukları rendelenir. beyaz kısmı tü kaka. acı oralar.
benim rendem düşündüğüm kadar keskin değilmiş. te anneannemin çeyizinden kalma minimum 60 senelik rende, gönül bağım var yenisini almaya da kıyamam. kendisiyle limonata konusunda anlaşamadık. bu durumda soyacak devreye girdi. soyacak ile ince ince limonun sarı kabuklarını soydum.
4 adet limonun suyu sıkılır. kalan limonlar küçük parçalar halinde doğranır.
derince bir kaba kabuklar ve şeker alınır. yarınlar yokmuşçasına - ibrahim tatlıses'in çiğköftenin anasını ağlattığı gibi yoğurulur. bir süre sonra el yorulacağı için bebe çağırılır, eline eldiven giydirilip biraz da ona yoğurtulur. üstüne limon suyu - limon parçaları da eklenir.
o sırada bi kahve yapılır, bir de yanına sigara yakılır.
bebeye etkinlik kisvesi altında "hadi çocuum" denerek biraz daha yoğurtulur. 'anneeeeeğ yoruldum' demesine bakılmaz, yok öyle bedavaya köfte çalış çocuğum.
yorulan bebe poposuna bitane tepik atılarak mutfaktan deh'lenir. son bi kez daha mıncırıp yoğurulan limonata harcımıza su eklenir. son bir kaç tur daha mıncırıldıktan sonra tel süzgeçten gene kaşıkla bastırmak suretiyle özü çıkarılarak süzülür.
şişeye doldurulur. bir gece dinlenmesine müsade edilir. balkondan yeni koparılmış bir kaç dal nane ve buzla gömülür.
bebeye de bi' bardak verilir. hak etti çocuk.
eldiven takın bi' de. uğur dündar 'lütfen açar mısınız efendim kapıyı' diye basar evinizi yeminlen.
afiyet olsun.
Limonatanın 12. Yüzyıla Uzanan Tarihi
