Stresin İnsan Vücudunda Nasıl Ciddi Tahribatlar Bırakabileceğini Gösteren İlginç Bilgiler
vücut stres altındayken hipotalamuz hipofiz adrenal eksenini harekete geçirir ve 3 adet hormon salgılar:
epinefrin (adrenalin)
bu arkadaş kanı parmak uçları, burun, kulak gibi kılcal damarlardan çekip kol gibi daha geniş kas gruplarına gönderir ki bu hareket sizin mevcut durumla savaşmanız için gelişmiştir. stres altındayken bir anda güçlenmenizin nedeni budur.
norepnefrin (noradrenalin)
bu arkadaş da mecbursan koşabilmen için kanı daha çok bacak kaslarına gönderir ki kaçabilesin.
bu iki hormon vücudun stres/tehlike altındaki "savaş ya da kaç" kararının etkileridir. ancak bir üçüncü hormon daha vardır ki asıl zurnanın zırt dediği yer orasıdır.
kortizol
stres/tehlike altında vücudun ihtiyacı olan enerjiyi saniyeler içinde yağları yakıp glikoza çevirerek elde etmenizi sağlar ki kendinizi koruyup kollayacak güce kavuşasınız. normalde hareket etmenizi engelleyecek ağır bir darbe almışsanız bile size devam etme gücünü veren kortizoldür. bir kaza anında "nasıl yaptım hiçbir fikrim yok" dediğiniz durumların yaratıcısıdır yani.
bu güzel etkisinin yanında kortizolün iki de kötü yan etkisi var
- salgılandığı ilk 8-12 dakikalık sürede tüm enerjisini size glikoz sağlamaya harcadığından bağışıklık sisteminizi nispeten devre dışı bırakır ki bu da bulunduğunuz ortamdaki bir takım hastalık yapıcı organizmalara karşı hassas olmanız anlamına gelir. geçen seneye göre neden daha sık grip olduğunuzu düşünüyorsanız belki de geçen seneye göre ne kadar daha fazla stres altında olduğunuzu da düşünmeniz gerekebilir. en çok ortaya çıkan hastalıklarsa grip, ülser, diyabet, uyku bozuklukları, kalp krizi, cinsel yetersizlikle ilgili rahatsızlıklar ve teşhis edilmiş 87 çeşit kanserden en az 3 çeşidi. (hangi çeşitleri olduğunu bilmiyorum.)
- kortizol ile nörojenezi yani sinir doku gelişimi neredeyse durma noktasına gelir. ne demek peki bu? vücut gün içerisinde ufak tefek pek çok alanda kendini yeniliyor mesela yaraların iyileşmesi, duyma oranlarındaki bir takım hasarların giderilmesi vs gibi. kortizol salgılandığında ise bunlar neredeyse duruyor.
peki bunun bizim gündelik hayatımıza etkisi ne?
şöyle ki yapılan bir araştırmaya göre kronik stres altındaki insanların duyma becerisi 30 derece kadar azalıyormuş. aynı şey hastalıkların iyileşmesi, görme tat alma gibi beş duyu organına bağlı etkilerde de görülüyormuş. yani kronik olarak stres altındaysanız bağışıklığınız düşük olduğu için daha çok hasta olup, hastalığın etkilerini daha yavaş atıp, daha az duyup, daha az görüp, daha az tad alıp, daha yavaş iyileşip, dokular yenilenmediği için daha az güzel oluyorsunuz. buna bir de psikolojik durumları etkileyen yenilenmeleri ekleyin, oldu combo.
üstelik bu meret sadece fizyolojik olarak değil psikolojik olarak da benzer etkiler yaratıyormuş. tanımadığınız insanlara ya da karşınıza henüz çıkan fikirlere karşı sizi daha kapalı hale getiriyormuş. yani stres altındayken yeni bir fikre ya da yeni bir insana vereceğiniz ilk tepki yüksek ihtimal reddetmek olacaktır.
diyeceğim o ki stres bütün kötülüklerin anasıdır. evet.