Sürekli Olarak Tekrarladığımız Kelimeler Bir Süre Sonra Neden Anlamsızlaşır?
semantic saturation: kelimenin anlama doyduğu an
gündelik hayatta öyle ya da böyle yaşamışızdır hepimiz, bir kelimeyi aşırı derecede kullandığımızda ya da aklımıza geldiğinde kafamızda düşünceler uçuşurken, mesela "kişi" kelimesi, işte o kelime birden anlamından tamamen kopar ve başıboş dolanan harfler bütünü gibi gelir. içinizde garip bir boşluk oluşur, kişi, kişnemekten miydi, kişnişten miydi bilemez olmanın garip bir ruh hali vardır. bir anda tüm duygulanım iyice yoğunlaşır ve kelimenin tekrar anlamına kavuştuğunu görene kadar garip bir ürperme gelir. bu her gün başınıza gelmez elbet ama gündelik hayatta gelmesi gayet de doğaldır.
anlamsal doygunluk olarak tanımlanan bu durumun nedennini prof. dr. david balota şöyle açıklamış:
"bu durum, herhangi bir sebeple yorulmak gibidir. eğer bir dambılı sürekli kaldırırsanız, bir yerden sonra sisteminiz yorulacaktır. aynı şeyi sinir sisteminiz için de düşünebilirsiniz: sürekli tekrar eden bir elektrik atımını bir noktadan sonra nöronlarınız ateşleyememeye başlayacaktır.
bence bu durum, tüm sistemler için kaçınılmaz bir sonuç. bir şeyi ne kadar fazla kullanırsanız, gelecekte kullanmak üzere o kadar az kalır. nöronların tekrardan uyarılabilmek için enerjilerini geri doldurması belli bir zaman alır. bu süreçte semantik doygunluk eski haline döner ve böylece 'ev' sözcüğünün anlamını yeniden algılarsınız. bu kimi zaman birkaç dakika kadar sürebilir."