TCDD'nin Kanatlı Tekerlek Sembolü Ne Anlama Geliyor?

Türkiye Cumhuriyeti Devlet Demiryolları (TCDD) ambleminin kökenini ve ne anlama geldiğini hiç düşünmüş müydünüz?

tcdd'nin sembolü şudur

bunun hikayesini yeni öğrendim. çok ilginç geldi... tcdd'nin bu sembolünün sırrı haydarpaşa garı tarihi binasında gizli. 2. abdülhamid döneminde 1906'da yapımına başlanan ve 1908'de hizmete açılan haydarpaşa gar binasının tavan süslemelerinde şöyle bir sembol var:


daha yakından bakalım


kanatlı bir tekerlek sembolü. bu semboldeki kanatlar mitolojideki tanrılar arasındaki haberleşmeyi sağlayan hermes'in kanatları. zeus'un oğlu haberci hermes...

burası bir gar binası olduğu için hermes'in kanatları bir tekerleğe eklenmiş, böylece demiryollarının hızlı bir ulaşım yöntemi olduğu vurgulanmış.

gel zaman git zaman alman ve italyan sanatçılar tarafından tasarlanan bu hermes'in kanatlı tekerleği cumhuriyet'in ilanından sonra da aynen korunmuş ve devlet demiryollarının, yani tcdd'nin sembolü olmuş.

tcdd'nin ilk amblemi şöyle


zamanla makyajlanıp, değiştirilerek bugünkü ambleme kadar gelinmiş...

haydarpaşa garı biliyorsunuz ki khalkedon antik kenti kalıntılarının üzerinde yapılmış.
daha önce bosphorus hikayesinde zeus'un yasak aşkı io ile olan macerasını ve hera'nın io'ya yaptığı eziyeti anlatmıştık:


işte bu mitolojik efsanede hera, kocası zeus ve io'yu basıyor, zeus hera'nın korkusundan io'yu bir ineğe çeviriyor. lakin hera bunu anlıyor ve ineğin başına bir sinek musallat ediyor ve io'yu tutsak ediyordu.

efsaneye göre sevgilisi io'nun tutsaklığına üzülen zeus, oğlu hermes'i io'yu kurtarmak için görevlendiriyor. hermes'de zavallı io'yu esaretten kurtarıyor ve onu khalkedon'a getiriyor.
kalkedonlular zeus'un habercisi hermes'in getirdiği bu ineğin kutsal olduğunu kabul ediyorlar ve ona saygı gösteriyorlar. böylece io'da kalan ömrünü kalkedon'da geçiriyor. ne tesadüf ki, hermes'in io'yu getirip emanet ettiği kalkedon'da binlerce yıl sonra inşa edilen gar binasında sembol olarak hermes'in kanatları kullanılıyor...

şüphesiz ki abdülhamit o kanatların bir yunan tanrısına ait olduğunu bilse müsaade etmezdi diye düşünüyorum...