Toprak Altında Fidye İçin Rehin Tutulan Barbara Mackle'ın Kabus Dolu 83 Saati

çoğu insanın en kötü kabusu olan bir şey, 1968’de bir genç kızın başına geldi. floridalı milyoner bir ailenin kızı olan barbara jane mackle, emory üniversitesi’nde üçüncü sınıf öğrencisiydi. noel tatili öncesinde tüm okulla beraber o da bir grip salgınına yakalanmıştı. annesi florida'dan ona bakmak için geldi, okulun reviri hasta öğrencilerle doluydu bu yüzden yakınlardaki rodeway ınn motelinde bir oda tuttular. bu arada suç dosyası kabarık bir sabıkalı olan gary krist, milyoner çocuğu olduğunu öğrendiği barbara'yı bir süredir takip ediyordu. krist zeki biriydi ve yapacaklarını planlarken kızın tüm ailesini tek tek araştırmıştı.
17 aralık 1968 sabahı üçte motelin kapısını çalan krist'in yanında kadın bir ortağı daha vardı. arkadan zincirlenmiş kapıyı yarım açan anneye polis olduklarını ve barbara'nın erkek arkadaşının florida'da ciddi bir kaza yaptığını söylediler. anne kapının zincirini açar açmaz odaya daldılar ve kadını kloroformla bayıltıp bağladılar, kızı zorla dışarıdaki arabaya bindirdiler. barbara'yı merkezden uzak bir banliyöye götürdüler. arabadan indiklerinde toprağa kazılmış mezar yeri benzeri bir çukur gördü korku içindeki kız. çukurda tabut benzeri, içi kumaş kaplı ahşap bir sandık duruyordu.
içinde bir lamba, yiyecek, battaniye, kazak, vantilatör, su girmesi durumuna karşı bir pompa ve sakinleştirici eklenmiş içme suyu vardı. barbara'yı kutuya sokup yanına iki esnek hava hortumu koydular ve eline "kaçırıldım" yazılı bir karton tutuşturup fotoğrafını çektiler. bunu yaparken kızdan gülümsemesini istediler ki ailesi iyi olduğunu anlasın. sonra da kapağı kapatıp üstünü kumla doldurup yerin 45 cm altına gömdüler onu.
bu arada motel görevlileri anneyi bulup polisi aramıştı. kadının da ailesi zengindi ve hemen fbi olaya dahil oldu, yeni başkan seçilen richard nixon aile dostuydu ve fbi başkanına bu olayla bizzat ilgilenme emri verdi. barbara'nın babası evde onu kaçıranların iletişim kurmasını bekliyordu ki o telefon geldi. arayan kişi evlerinin arka kısmındaki işaretlenmiş bir ağacın dibine bakmalarını istedi. fidye mektubu oradaydı! 500.000 dolar fidye isteniyordu ve parayı körfezde bir yere bırakacaklardı. söylenen yere bırakılan parayı almaya gelen krist ve yardımcısı polisle karşılaşınca parayı ve arabalarını bırakıp kaçtılar.
arabadan barbara'nın elinde kaçırıldım yazan kartonla fotoğrafı çıktı. araba sahte isimle kiralanmıştı ama polis krist'in adına ulaştı. neyse efendim ertesi gün tekrar aileyi aradılar ve parayı istediler, parayı verirlerse kızın yerini söyleyeceklerdi aksi takdirde zaman tükeniyordu. kızlarının kurtulmasını isteyen aile bu kez parayı verdi, fbi ajanları parayı kendilerinden istenilen yere bıraktılar.
nasılsa kaçıranı biliyordu fbi ve kızın yerini öğrenmek için buna göz yumdular. 20 aralık'ta krist fbi'yı aradı ve kızın yerini söyledi, zamanla yarışan görevliler hemen gidip alanı kazdılar. barbara susuz kalmış ve 10 kilo vermişti ama yaşadıklarına rağmen durumu iyiydi. üç günden fazla kutuda kalmıştı. fbi direktörü ailesiyle bizzat görüşüp kurtarıldığını bildirdi.
kız aile evine döndüğünde başkan nixon'da ziyaretlerine gitti. krist güney florida'da saklanıyordu ve meksikaya kaçmaya çalışacaktı ama yüzlerce polis peşindeydi. büyük bir kovalamaca sonrası yakalanan krist müebbet hapis cezası aldı. ama krist akıllıydı 10 yıl sonra şartlı tahliyeden yararlandı ( gerçi sonrasında da hapse girip çıktı ama neyse ).
başkan nixon’un tavsiyesiyle barbara yaşadıklarını anlattığı “83 hours ’til dawn” adlı kitabı yazdı; kitap iki farklı televizyon filmine uyarlandı. barbara mackle woodward florida’da yaşamaya devam ediyor.