ABD'de Modernize Edilerek Hala Uygulanan Kurşuna Dizme Cezasının Detayları

abd, günümüzde kurşuna dizme suretiyle idam cezasını uyguluyor
oysa ki çoğu kişi bu tür infazların geçmiş zamanlarda kaldığını veya savaşlarda uygulandığını zanneder. ancak çok yakın bir zamanda, 11 nisan 2025 tarihinde, mikal deen mehdi isimli mahkum kurşuna dizilerek idam edilmiştir.
halihazırda mississippi, oklahoma, utah, ıdaho ve güney carolina eyaletlerinde zehirli iğne ve elektrikli sandalye birincil yöntem olarak kullanılsa da yedek olarak halen yürürlüktedir. yalnız güney carolina'da diğer iki seçenek ile birlikte sunulur, tercih mahkuma aittir.
bu yöntemle infaz için, mahkum genellikle belinden ve başından deri kayışlarla oval biçimli kanvastan ibaret bir duvarın önünde sandalyeye bağlanır. sandalye, mahkumun kanını emmesi için kum torbalarıyla çevrilidir.

mahkumun başına siyah bir başlık geçirilir. bir doktor stetoskopla mahkumun kalbini bulur ve üzerine dairesel beyaz bir bez hedef yerleştirir. sayısı üç ile beş kişi arasında değişiklik gösteren manga, on beş, yirmi fit (yaklaşık 4,5-6 metre) uzaklıktaki bir muhafazada, tek mermiyle dolu otuz kalibrelik tüfeklerle hazır bekler: firing squad.

gönüllülerden oluşan infaz mangasındaki bir kişiye boş fişek verilir ve kime verildiği söylenmez (bkz: diffusion of responsibility). hepsi birlikte tüfeklerini, kendileri ve mahkum arasındaki kanvastaki bir yuvadan uzatarak nişan alır ve aynı anda ateş ederler.
mahkumun kalbinin veya büyük bir damarının ya da akciğerlerin yırtılması sonucu oluşan kan kaybı sonucu ölmesi amaçlanır. vurulan kişi, şokun beyne giden kan akışında düşüşe neden olmasıyla bilincini kaybeder. eğer tetikçiler, kazara veya kasıtlı olarak kalbi ıskalarsa, mahkum yavaş yavaş kan kaybından ölür ( j. weisberg, this is your death, the new republic, 1991, h. hillman, the possible pain experienced during executions by different methods, 1992).
birleşik devletlerde 1900'den 2025'e kadar gerçekleştirilen binlerce infazdan 36'sı bu yöntem kullanılarak gerçekleştirilmiştir. eleştirmenler, silahlı şiddetin kol gezdiği bir toplumda, bu tarz bir idamın sınır tanımayan kaba bir adalet anlayışını çağrıştırdığını ve böyle bir yöntemin yasanın engellemek istediği fiilleri taklit ettiğini öne sürmektedir.
yöntemin savunucuları tarafından ise tüm infaz yöntemleri arasından en az acımasızı olduğu iddia edilse de tarih nişan alanların hedeflerini ıskaladığında yaptıkları korkunç hatalarla doludur. bunlardan birisi de birleşik devletlerce sonradan resmi bir özürle kabul edilen, eliseo mares'in 1951 yılındaki idamıdır. infazında, dört cellat da göğsü yerine vücudunun başka taraflarına ateş etmiş ve mares kan kaybından yavaşça ölmüştür.
sonraki yıllarda mezkur infazın cellatlarca kasıtlı bir şekilde mahkumun kasığına ve karnına doğru ateş edilmesi suretiyle gerçekleştiği iddia edilmiştir. aslında infazı yöneten şerifin, idam mangasının "hata yapmaya müsait" olduğundan bahisle idamın gaz odasında gerçekleştirilmesini talep ettiği ancak ödenek yokluğundan talebin uygun görülmediği de söylenmektedir.
gerçekten de birleşik devletlerde "ödenek yokluğundan" infaz yöntemlerinin değiştiği de zaman zaman basına yansımaktadır.
nevada'da ölüm cezasına çarptırılan scott dozier adında bir sanık temyiz talebinden vazgeçerek idamını talep eder ancak ortada bir sorun vardır: hapishane yetkilileri ölümcül enjeksiyon ilaçlarını temin edemeyeceklerini beyan eder. dozier kendi çözümünü ortaya atar ve "beni arkaya götürüp vursalardı da aynı derecede mutlu olurdum" der. akabinde 5 ocak 2019 tarihinde hücresinde ölü olarak bulunur, havalandırma deliğine bağlı bir çarşafla kendisini asmıştır. saat 16:35'te öldüğü açıklanır. öldüğünde 48 yaşındadır. ailesinin onu ölürken görmesini istemediği için ya da infaz sürecinin uzaması nedeniyle bir an önce bu durumdan kurtulmak amacıyla kendi canına kıydığı varsayılır.
nitekim benzer bir olay da 1999'da market çalışanını öldürmekten suçlu bulunan 57 yaşındaki richard moore'un başına gelir. moore, 2021 yılında güney carolina'da yürürlüğe giren ve mahkumlara üç cezaevi görevlisinden oluşan idam mangası karşısına çıkma seçeneğini veren yasanın ardından infaz yöntemini seçme şansıyla karşı karşıya kalan ilk eyalet mahkumu olur.
yasanın ortaya çıkış sebebinin, cezaevlerinin ölümcül enjeksiyonlar için gerekli ilaçların temin edilememesinden kaynaklandığını ileri sürülür. moore yaptığı bir açıklamasında " her iki yöntemin de kanunlara ve anayasaya uygun olduğunu kabul etmediğini, sadece bir tercih yapmak zorunda olduğu için idam mangasını seçtiğini" söyler. sonunda 1 kasım 2024'te broad river ıslah kurumu'nda zehirli iğne ile idam edilir. saat 18:24'te öldüğü açıklanır, son yemeği; orta pişmiş biftek, kızarmış yayın balığı ve karides, taraklı patates, yeşil bezelye, peynirli brokoli, tatlı patates turtası, alman çikolatalı kek ve üzüm suyundan ibarettir.
yine güney carolina'da çok yakın bir tarihte, 7 mart 2025'de ise eski kız arkadaşının ebeveynlerini beyzbol sopasıyla vahşice öldürmekten hükümlü brad sigmon kurşuna dizilerek idam edilir. gönüllü hapishane görevlilerinde oluşan idam mangası saatler 18:05'i gösterdiğinde ateş eder, görgü tanıklarına göre sigmon sandalyede ölmeden birkaç saniye çırpınır. idamından önce kanını toplamak için sandalyenin altına bir leğen yerleştirilmiştir.
bazı araştırmalar, bahsedilen infazların zehirli iğne ile gerçekleştirilmesi için ödenek bulamadığını söyleyen güney carolina cezaevi yönetiminin, 2022 yılında, idamların yapılacağı ölüm odasını inşa etmek için yaklaşık 54.000 dolar harcadığını ortaya koymuştur.
ve en son 11 nisan 2025 tarihinde, birçok eyalette işlediği suçların ardından güney carolina'da 2004 yılında bir polis memurunu öldürüp, cesedini yakmak suçundan hükümlü, mikal deen mehdi, kendisine yapılan teklifler arasından "kurşuna dizilerek öldürülmeyi" seçer.
avukatına göre mahdi, "elektrikli sandalyede yanarak ya da zehirli iğne sedyesine bağlıyken uzun sürecek bir ölümden korkmuştur. bu nedenle kurşuna dizilmeyi üç kötülükten en azı olarak seçmiştir."