SİNEMA 15 Aralık 2017
145b OKUNMA     1064 PAYLAŞIM

"Ayla" Neden Yabancı Film Dalında Oscar'a Aday Olamadı?

Türkiye'nin 2017 Oscar ödüllerinde Yabancı Dilde En İyi Film kategorisi için aday adayı olarak seçtiği, Kore Savaşı sırasında Astsubay Süleyman Dilbirliği'nin savaşta ailesini kaybetmiş olan bir çocuğa kanat gerdiği ilişkiyi konu alan Ayla, insanın içini ısıtan öyküsüne rağmen sondan bir önceki elemede dokuz film arasına kalamadı.


oscar nedir, önce onu bir anlamak gerek

oscar amerikan film endüstrisinin ödül töreni. daha çok nasıl bir hikayecilik isteniyor, sinema hangi yöne gitmeli bunların açıklaması gibi.

ayla ayarındaki filmlere ödül vermeyi 1970'lerde bıraktı oscar.

yabancı film içinse kendilerinden ödün vererek başka bir pencereye ödül verirler. yine temel sinemanın gittiği yol kendileri için ama amerikan filmi kadar keskin hatlar beklemezler.

2009'un Yabancı Dilde En İyi Film Oscar'ını almış olan El Secreto de Sus Ojos (Gözlerindeki Sır).

yabancı film oscar'ı ayrıca ekşi sözlük'te yazıldığı gibi klişe fikirlere verilmez. ii. dünya savaşı vs kendi iç ödüllerine girer. ödül alan iran filmlerine bakın anlarsınız. bunlar yabancı dalın seçimleri değil.

İranlı yönetmen Asghar Farhadi'nin geçtiğimiz yıl Oscar'da Yabancı Dilde En İyi Film ödülünü alan filmi Forushande.

kaldı ki oscar artık senaryo için çoklu katman arıyor. (kelimeyi çevirince böyle saçma duruyor, layer diyim rahat anlaşılsın)

bir hikaye tek layer ise ona artık kimse ödül vermiyor veya düzenli kurguysa.

adam şunu yaşar, şunla karşılaşır, aşık olur, ayrılırlar, intihar eder. bu tek layer.

bu hikayecilik sadece sinemada değil edebiyatta da öldü.

hala yapılıyor mu evet, dandik işlerde veya sadece tek layer takip edebilecek izleyici-okuyucuya yapılıyor.

ayla tek layer. çok basit, bilgisayar programı yazmış gibi bir senaryo.

çoklu katman filmler neler mesela, amores perros, onun amerikan çakması crash. ki bu remake (yeniden yapım) oscar aldı zaten. çakma olduğu bilinmesine rağmen. neden, çünkü o yöne gidilmesi istendi.

Amores Perros (2000).

daha net anlatmak gerek, bugün baba filmi yeni çekilmiş olsaydı aday olamazdı.

bu; baba kötü film demek değil, o tek katmanın ulaşabileceği son sınır hatta. ama o sınır geçildi artık.