TARİH 5 Haziran 2024
18,8b OKUNMA     210 PAYLAŞIM

Bir Roma İmparatorunun İlk Defa Barbarlar Tarafından Öldürüldüğü Savaş: Abritus Muharebesi

Büyük bir imparatorun, barbar bir lider tarafından öldürüldüğünü pek görmezsiniz. İşte 251 yılındaki Abritus Muharebesi, bunlardan biri.

abritus muharebesi... bir roma imparatorunun (decius), ilk kez bir barbar lider (cniva) karşısında çaresiz kalıp öldürüldüğü muharebe. daha da kötüsü öldürülen imparatorun cesedi bulunamamıştır. 251 yılında gerçekleşen abritus muharebesi, 253 yılına kadar devam edecek olan gothic war’ın bir parçasıdır.

muharebeye direkt olarak dalmadan önce gotlar'ın ortaya çıkışını ve de üçüncü yüzyıldaki roma imparatorluğu hakkında bilgi vermek mantıklı olacaktır

* üçüncü yüzyıl krizi ile birlikte bir türlü dikiş tutturamayan imparatorluk için decius’tan beklentiler büyüktü. askerlerinin çok sevdiği decius, arap philip’in iç savaşta öldürülmesiyle tahta oturdu. senatonun ve ordunun çok güvendiği decius'un aslında augustus ilan edilinceye kadar imparator olmaya pek niyeti yoktu çünkü kısa bir süre önce altı imparator yaklaşık dört ay içinde öldürülmüştü, bunu unutamıyordu.

* decius, sürekli imparatorları öldüren pretoryen muhafızları'nı kontrol altına alarak roma askeriyesinde birtakım reformlar yapma isteğindeydi. gelgelelim üçüncü yüzyılla birlikte ismini duyurmaya başlayan bir cermen kavmi olan gotlar’ı hesaba katmamıştı. gotlar önceleri iskandinavya’daydılar. yavaş yavaş bugünkü baltık ülkelerinin coğrafyasına indiler. baltık denizi’nin üçüncü yüzyılda geçişlere elverişli olduğu aktarılır. yani gotlar sürekli gezmekteydi. iklimin ılımanlaşmasının da etkisiyle karadeniz’e (pontus euxinus) inmeye başladılar. buradaki sarmatlar’ı da yeri geldiğinde ordularında kullanmaya başlayarak roma imparatorluğu için hazırlandılar. gotlar, -romalılar’a göre her barbar gibi- kabileler şeklinde örgütlenmişlerdi fakat başlarında çılgın bir lidere sahip olduklarında yenilmez olabiliyorlardı. işte bu dönemde, gotlar’ın başında çılgın bir lider olan stratejik deha cniva vardı. bu lidere, gotlar’ın attilası demek yanlış olmayacaktır.

* roma imparatorluğu’nun sınırlarına yaklaştıkça gotlar, imparatorluğun köylerinin/şehirlerinin gelişmişliği karşısında şaşırdılar. buraları yağmalamak arzusuyla yaşar hale geldiler. bugünkü ukrayna’nın verimli ovalarını, sırf bu yağma arzusuyla bırakmaya hazırlandılar. aslında bulundukları ukrayna ve ukrayna'nın sahip olduğu dinyeper nehri, gotlar için yeterli olabilirdi fakat baştaki liderleri cniva önderliğinde daha fazlasını istiyorlardı. roma imparatorluğu’nun iç savaşlarla kan kaybettiğinin de farkındaydılar. balkanlar’a geçtiklerinde çok fazla zorlanmayacaklarını düşünüyorlardı.

* imparator decius ise takdir edersiniz ki got lideri cniva’nın balkanlar’da at koşturmasını istemiyordu. cniva’nın en az 70 bin cermen ve sarmat’tan oluşan ordusunu engelleyebileceğini düşünüyordu. imparator, cniva’nın tuna nehri’ni geçtiğini öğrenince dört nala nicopolis’e geldi. cniva, burayı kuşatmıştı fakat her barbar gibi kuşatmanın zorluğu karşısında yılmak üzereydi. cniva, şehri kuşatan askerlerini çekti ve büyük iskender’in babasının kurduğu philippopolis’a yöneldi. imparator decius da takibe başladı. cniva, decius’a ani bir baskın yaparak roma ordugahına kadar girdi ve etrafı talan etti. decius, güç bela bu saldırıdan sağ kurtuldu. edward gibbon’a göre ilk kez bir roma imparatoru, resmen bir barbar lideri karşısında bu kadar aciz duruma düşmüştü. imparator decius’un kaçtığını gören nicopolis teslim bayrağını çekti, gotlar şehre girerek en az 100 bin nicopolis sakinini öldürdü (ammianus marcellinus’a göre). cniva karşısında çaresizliği tadan imparator decius ilk başlarda ne yapacağını bilemedi. her şeye kazan kaldıran pretoryen muhafızları'ndan da korkuyordu. yine de decius, yürüyüş hızları ganimetlerin etkisiyle yavaşlayan gotlar’ı takibe aldı. bu sıralarda, cniva’nın elçileri de bu sefere katılamayan diğer cermenler’i, gotlar’ı, sarmatlar’ı gazlayarak elde edilen ganimetin büyüklüğünü ballandıra ballandıra anlatıyorlardı. decius, bu haberi alınca cniva’ya katılmaya gelenleri durdurdu, onların cniva ile birleşmesini engelledi. gotlar, bu ufak çaplı yenilgiden sonra geri çekilmeye başladı. yağma ve ganimet onları memnun etmişti. anlaşılan tuna nehri’ni geçip kendi bölgelerine gitme telaşına girdiler fakat imparator decius, cniva’nın ve ordusunun yaptıklarını unutmamıştı, bunları hemen cezalandırmak istiyordu. neticede yavaş yavaş ganimetlerle yoluna giden gotlar’ı bir şekilde yakalamayı başardı. cniva ve ordusu da telaş göstermeden, gururlu bir şekilde, kaçmadan muharebeyi kabullendi.

artık abritus muharebesi’ne geçebiliriz

* abritus denilen yer, bugünkü bulgaristan’ın razgrad’ıdır. razgrad o dönemde meşhur ormanları ve bataklıklarıyla biliniyordu. araziye cniva ve gotların, romalılar’dan daha hakim olduğu anlaşılıyor.

* yukarıda cniva’nın tuna nehri’ni geçişinde en az 70 bin askeri olduğundan bahsetmiştik. kuşatma, baskın derken bu sayının abritus’a kadar azaldığını söylemek mümkün. yine de net bir sayı söylenemiyor. imparator decius’un elinde en az 3 lejyon olduğu kabul edilir. her halükarda, gotlar sayıca daha fazlaydı.

* gotlar, muharebe alanına üç hat şeklinde dizildi. cniva’nın asıl gücünü, üçüncü hata ayırdığını söyleyebiliriz. yani ilk iki hat yemdi. üçüncü hattın çevresi ise ormanlarla ve bataklıklarla çevriliydi.

* imparator decius 50 yaşındaydı yani ilerleyen yıllarda imparatorluk bir veliaht aramasın diye oğlu herennius etruscus’u da ordusuna benimsetmek için yanında bulunduruyordu. romalı duayen tarihçimiz edward gibbon’a göre savaş başlamadan, diğer kaynağımız kings and generals’a göre ilk saldırıda oğul etruscus bir okla öldürüldü. imparator decius, erguvan giysisi üzerinde can veren oğlunu görünce adeta kendinden geçti, lejyonları için intikamın önemini vurguladı. yani imparator ve lejyonları bilenmişti.

* lejyonlar, gotlar’ın ilk iki hattını kısa sürede mahvetti fakat iki hattan kaçmayı başarabilenler savaşı terk etmedi. üçüncü hattın sağ ve sol tarafına çekildiler (bunu bilinçli yapmış olmaları muhtemel). imparator decius ve lejyonları üçüncü hattın önüne geldiğinde bataklığa saplandıklarının farkına vardılar. gotlar’ın üçüncü hattı ve de sağda/solda toplanan birlikleri, lejyonları ve imparatoru bu bataklığın ortasında adeta hapsettiler, romalılar’ın kaçacak yeri kalmamıştı. romalılar'ın kısa kılıçları, bataklıkta bir işe yaramıyordu çünkü gotlar'a ulaşamıyorlardı. kuvvetli gotlar ise meşhur mızraklarını, tüm güçleriyle romalılar’a fırlatıp resmen onları avlıyorlardı, bu karmaşada imparator decius da öldürüldü. daha da kötüsü imparator decius’un cesedi hiçbir zaman bulunamadı. cniva ise bir roma imparatorunu, muharebe alanında öldürmenin gururuyla (ölen romalılar’ı da yağmalayarak) yurduna döndü.

üçüncü yüzyılda got faaliyetleri


250-251 yılında cniva ve gotlar'ın balkanlar'daki talanları


muharebenin anlatımı için kings and generals


kaynaklar:

roma imparatorluğu ve üçüncü yüzyıl krizi için:

edward gibbon - roma imparatorluğu'nun gerileyiş ve çöküş tarihi cilt 1