ekipman alırken en çok çadıra dikkat edilmeli çünkü eviniz olacak ve doğa olaylarına karşı sizi koruyacaktır

1. çadırı kaç kişi kullanacağınız,

2. çadırın kaç mevsimlik olduğu, (doğadaki şartlara göre değişiyor. 5 mevsimlik çadırlar var. 5 mevsim rüzgar.)

3. çadırın kilosu (çantada taşırken bir zaman sonra ağırlaşıyor, gözardı edilmemesi gereken bir özellik.)

4. çadırı alırken kaç penceresi olduğuna, güneşe, yağmura, rüzgara ne kadar dayanıklı olduğu dikkat edilmelidir. çadır özelliğine göre sizi güneşli havada serin, çok soğuk bir alanda sıcak tutabilir. 50 liralık bim çadırından 2000 tl'ye varan çadırlar var, kendi iktisadi durumunuza göre ayarlamanızı yaparsınız. ben arpenaz 2+ çadır kullanıyorum, marka vermemin sebebi facebook'taki kampla ilgilenen grupların resmi çadırıdır. bana göre malzeme iyi, hafif lakin küçük onun için dikkatli alınması lazım.

genel tavsiyeler

* tek kişi kalmayı planlıyorsanız bile bence üç kişilik dört mevsimlik olan çadırdan satın alın. (bkz: fresh and black) iki kişilik çadırla aralarında çok ağırlık farkı yok. (ağırlığı önemli, kilometrelerce yürüme dahilinde her dakika bir kilo üstüne ekleniyormuş gibi ağırlaşıyor çantalar)

* çadırınızı kurduğunuz yerin yumuşak zemin olmasına dikkat edin. irili ufaklı taşlar olacaktır temizleyin, yoksa matı serseniz dahi hissedersiniz, hiç hoşunuza gitmez.

* çadırı sadece uyumak için kullanacaksınız yani günde 5-6 saat, bunun haricinde çadır içine girip çıkmanız gereken durumlarda fermuarı sakın açık bırakmayın. ıçine böcek girmesini ve sonrasında onunla uğraşmayı istemezsiniz.

* bende 60 lt sırt çantası var bi defa kullandım iki gün için bi sıkıntı yaşamadım. (bkz: decathlon) yandan da açılan modeli kullanım rahatlığı sağlıyor.

* yolda en önemli şey çantanızın sağlam ve bel desteğinin iyi olmasıdır, buna ek olarak ayakkabınızın rahat ve ayağa vurmayan bir ayakkabı olması lazım. kamp yapacağım diye gidip yeni bi ayakkabı aldıysanız iki üç hafta giyip deneyin hem ayakkabı ayağınızın şeklini alsın hemde siz alışmış olun ayakkabıya bu sürede.

* böcek spreyi almayı sakın unutmayın.

* ağrı kesici ve kas gevşetici ilaçlardan almayı sakın unutmayın.

* ıslak mendil, powerbank hayat kurtarır.

* kişisel temizlik ürünlerini söylemiyorum bile.

* uzun kollu ipince bir üst ve alt alın gece uyurken bunları giyin. uyku tulumu kullanmadığım için böyle bir yöntem buldum.

* çöplerinizin ağzını açıkta bırakmayın ve çöpünüzü doğada bırakmayın, muhakkak çöp kutusu bulup atın. doğaya saygınız olsun.

* kampçılara yakın bi yerdeyseniz yapmanız gereken tek bir şey var onlara "merhaba" demek.

* yanınızda gitar varsa çok şükela olur. ben yanımda gitarımı taşımıyorum ama gitar bulursamda affetmem.

*müzik yapamıyorsanız da bu bomba denen aletler var bluetooth ile çalışan onlardan muhakkak olsun.

* çok plan yapmayın, akışına bırakın yol zaten sizi götürecek kamp yazacağınız yere. önemli olan huzur.

* yola çıkacağınız insanlara dikkat edin. canınızı sıkma ihtimali olan biriyle yola çıkmayın üç günlük tatiliniz zehir olmasın.

* yemeğimizi kendimiz yapmadık sonuçta gezip görmeye gidiyoruz, yemekle vakit kaybetmeyelim dedik. yemek ekipmanı almadık yanımıza ancak sizler kendi yemeklerinizi yapacaksanız (bkz: aliexpress) bu siteden çok ama çok ucuza tavadan tutun nurgaza kadar bir şeyler alabilirsiniz.

birkaç tüyo

kampı hobi haline getirmek istiyorsanız, her insanın kolaylıkla ulaşacağı bölgelerden uzaklaşın, bu tip yerler genelde çadır-alkol-sevişme üçlüsüyle tercih edilir. hem biraz maceracı hem de güvenli. bu üçlü dışında...

kamp alanınız, doğada ve yabani hayvanların olduğu bir bölgeyse, yabani hayvanların güzergahı olmamalı. sözüm ona bana göre bir şey yapmaz ama siz yinede tedbiri elden bırakmayın. ateş emniyetini aldıktan sonra sert rüzgarda yoksa o ateş sabaha kadar yanmalı bu hem hayvanları uzak tutacaktır hemde ateşin verdiği ışığın rengi sizi gecenin karanlığında motive edecektir. sizin doğaya saygınız varsa en yırtıcısı bile, onların geçiş güzergahında değilseniz, size kolay kolay yaklaşmayacaktır.

vakti zamanında kamp alanımda beslenme saatinin dışında bir anne ayı ve üç yavrusuyla tahmin ediyorum gezintiye çıkmışlar (ya da çok açlardı) geçiş güzergahlarında biz ve çadırımızın olmasına rağmen, bize yaklaşıp (tahminen 30 metreye kadar yaklaştı) ormanın içinden, arkamızdan dolaşıp çadırımızın (tahminen 30 metre daha) arkasından çıkıp yollarına devam ettiler. şimdi bu mu hayvan? yoksa yiyeceklerini taşırken ağır gelmeyen, yedikten sonra çöpü ağırlık yapıp doğaya doğaya atanlar mı? bak konu nereye gitti takip edebildin mi?

farkında olmadan yaptığınız, kamp bölgesinin yer aldığı doğanın sürdürülebilirliğine büyük zararı olan birkaç nokta 

- zaten gerizekalı değilseniz çöp atmazsınız ama bazı insanlar, doğada çözünebilen şeylerin doğaya atılabileceği gibi bir yanılgıya düşebilmektedirler. bunu yapmamanızı gerektiren sebeplerden birincisi, kamp yaptığınız bölgede yetişmeyen her şeyin atıldığı taktirde, bölgenin ekosistemine zarar vermesi, ikincisi ise bırakmış olduğunuz bu atıkları, mesela muz kabuğu, bazı hayvanların çözünmeden bulması ve yemeye çalışıp hastlanmalarıdır.

- gittiğiniz bölgedeki hayvanları kesinlikle beslemeyin. birinci neden, bunu yapmanızın bu hayvanların kendi kendini besleme becerilerine zarar vermesi. kendisine yemek verilen hayvan, enerjisini, avlanmak yerine insanların onlara yemek verdiği bölgeye gitmek için kullanacak, fakat çoğu kamp alana insanların seyrek olarak gitmeleri, hatta bazı mevsimlerde hiç gitmemelerinden dolayı aç kalacak.

ikinci neden ise, bazı hayvanların, insanlardan aldıkları gıdaları o an yemeyip, sonrası için saklamaları, dolayısıyla gıdanın bozulmasından ötürü yedikleri zaman hastalanmaları. son neden ise, iyi niyetle verdiğiniz çoğu gıdanın muhtemelen o bölgede yaşayan hayvanların yemesi için uygun olmaması ve onları hasta edecek olması.

- evcil hayvanınızı kesinlikle doğal yaşam barındıran kamp alanlarına götürmeyin. bunu yaptığınız zaman, kamp alanındaki nisbeten daha zayıf hayvanlar evcil hayvanınız tarafından tehdit edildiklerini hissedip zaten az olan kıymetli enerjilerini bölge değiştirmek için harcamış olacaklar.

- mümkünse ateş yakmayın, çünkü ateş yakılan yer uzun bir süre herhangi bir doğal yaşamın barınamayacağı bir yer haline gelir. "kampa gittik ateş fotoğrafı atmam lazım" gibi zorunluluklarınız varsa, daha önce ateş yakıldığı belli olan, ocaklık denilen yerleri tercih edin.

- sözde survival uzmanlarının videolarında gördüğünüz hanzoluklara özenmeyin, hayati bir tehlikeniz yoksa, barınak oluşturmak için koca ağaçları devirmeyin, her gidenin bunu yapması halinde bölgenin anasının belleneceğini düşünerek ağaç kesmeme konusunda kendinizi ikna edebilirsiniz. aynı şey ateş için odun elde etme konusunda da geçerli, mümkünse yerdeki odunları veya kurumuş dalları kullanın.

- bir haftadan uzun bir konaklama yapacaksanız, çadır kurduğunuz yeri 4 günde bir değiştirin, böylece çadırınızın altındaki zemin kendini yenileme olanağı bulur, bunu yapmazsanız oradaki yaşamı kalıcı olarak öldürmüş olursunuz.

- altlarındaki yaşama büyük rahatsızlık vermemek için kayaları, taşları oynatmayın.

- çok önemli bir husus, gölün veya herhangi bir akarsuyun dibinde kamp yapmayın, buralarda gezinirken de dikkatli olun, çünkü suyun bittiği ve karanın başladığı çamurlu bölgede yaşayan canlılara büyük zarar verebilirsiniz. bu bilgisizliğin yol açtığı en felaket durumlardan birisi niğde/karagöl'de yaşandı. bu gölün kenarına dalan off-road'cu arkadaşlar, dünyada ötmeyen tek kurbağa türü olarak da bilinen, endemik toros kurbağalarına resmen soykırım yaptılar.

bunların dışında da şu an sayamayacağım birçok dikkat edilmesi gereken nokta var, gideceğiniz bölgeyi araştırıp, ne tür zayıflıkları olduğunu öğrenerek vereceğiniz zararı azaltabilirsiniz. bu meseleyi sorumluluğunuz olarak görün.

"dünya bize miras kalmadı, onu çocuklarımızdan ödünç aldık."

kış kampı yapacaklar için

kamp yaparken yanınıza 750 tane şey almanıza gerek yoktur. öncelikle hayati malzemeleri saymak gerekirse:

- testere
- balta
- uyku tulumu (4 mevsim kamp yapacaksanız -10luklar işinizi görür.)
- mat
- termofor (kış kampları için hayat kurtarır.)
- kamp bıçağı
- yün çorap
- polar kıyafetler
- su geçirmez bot
- nemlenme yapmayan çadır (husky ve marmot önerilir.)

bunlar hayatta kalmak için önemlidir. tabi bu saydıklarımın çoğu plaj kampı ya da festival kampı yapacaklar için gerekli değildir. kış kamplarında özellikle bu ekipmana sahip değilseniz işiniz oldukça zor olacaktır.

öncelikle kamp için olmazsa olmaz kamp ateşidir. ateş, hem yabani hayvanları kamp alanınızdan uzak tutar hem de size keyifli anlar yaşatır. tabi bir de üşümezsiniz. güzel bir ateş için size kuru odunlar gerek tabi. öncelikle kamp yapacağınız yerin üç-dört gün boyunca yağış almadığından emin olun. çıkış noktanız ile varış noktanız arasında müthiş bir hava farkı olabilir. bir defasında şehir merkezinde 17 derece olan hava kamp alanına ulaştığımızda -1 dereceye düşmüştü. iki saat içinde. ne diyorduk kamp alanının yağış alıp almadığını kontrol ediyoruz. aksi halde odunlar oldukça su çekmiş olacaktır. gözü kararttınız illa kamp yapacağım hem de kış kampı dediniz. o zaman güzel bir testere ve yarma baltasına ihtiyacınız var. odunları mümkün olduğunca en küçük parçalara bölmeniz gerekiyor. zira büyük kütükleri kurutmak oldukça zordur. yanınızda mutlaka ateş oluşturmayı kolaylaştıran parçalar getirmeniz gerekiyor. ayrıca ne olur ne olmaz mutlaka yanınızda magnezyum çubuğu taşıyın. kendinizce canlı bir ateş oluşturduğunuzda ıslak odunları, oluşturduğunuz ateşin etrafına dizerek kurumalarını sağlayabilirsiniz.

kamp kurarken diğer önemli bir nokta ise, kış kampları özelinde bahsediyorum, tarp kurmaktır. decathlon'da satılan tente işinizi görür. kamp ateşi eğer çok güçlü değilse sadece sizi ön kısmınızı ısıtacaktır. oturduğunuz yerin arkasında tarp kurarsanız eğer sıcak havanın bir kısmı orada kalacak ve sırtınızı da ısıtacaktır. ayırca uyumadan önce kafeini yüksek olan ve uyku kaçıran içeçeklerden uzak durunuz. çadırınıza girmeden önce mutlaka çişinizi yapınız. boyun ve ayak bölgenizi soğuğa karşı koruyunuz. bu bölgeler vücut ısısını oldukça düşürmektedir.

yaban hayvanlarını uzak tutmak adına yapılacaklar:

yediğiniz şeylerin çöpünü ya ateşte imha edin ya da kamp alanınızdan oldukça uzağa koyun. kamp alanınızın yakınına koyarsanız eğer tilki, kurt ve domuz gibi hayvanlarla muhatap olabilirsiniz. yakmak en iyi çözümdür. ayrıca yemek yaptığınız kaplar da koku yayacaktır. onları da güzelce yıkayınız ve aracınızda ya da uzak bir alanda saklayınız.

uyumanızı engellemeyecekse alanda açık tutacağınız bir hoparlör ya da telefon yine hayvanları uzak tutacaktır. ses tabancanız varsa eğer birkaç el ateş edebilirsiniz. (tasvip etmiyor olsam da önerimdir.) ancak unutmayın, ateş mutlaka yanmalı.

türkiye'de bugüne kadar kampçılara saldırmış ayı vakasına rastlanmadı bildiğim kadarıyla. ayılar iki sebeple saldırır:

1) çok açtır.
2) yanında yavrusu vardır.

umarım karşılaşmazsınız. iyi kamplar.

Kamp Ateşi Yakabilmek İçin Mutlaka Bilmeniz Gereken Şeyler