Arizona'nın Yarısını Sahte Belgelerle Sahiplenen Dolandırıcı: James Reavis

james reavis, nam-ı diğer “arizona baronu”, 19. yüzyılın en çılgın dolandırıcılarından biri. 1843’te missouri’de doğmuş, sıradan bir hayat sürerken aklını kullanıp tarihin en büyük arazi sahtekarlıklarından birini yapmış. adam resmen arizona’nın 48 bin kilometrekarelik bir bölgesini, yani aşağı yukarı hollanda büyüklüğünde bir alanı, sahte belgelerle “benim” demiş ve neredeyse bu oyunu yutturmuş.
hikaye 1871’de başlıyor. reavis, emlakçılık yaparken george willing diye bir adamla tanışıyor. willing, “miguel peralta” adında birinden ispanyol dönemine ait bir arazi tapusu aldığını söylüyor. bu tapu, guadalupe hidalgo antlaşması’yla abd’nin tanımak zorunda olduğu eski ispanyol ve meksika tapularından biri. ama işin içinde bir bit yeniği var: tapu biraz muğlak, “şurası burası” diye net bir yer belirtmiyor. willing 1874’te ölüyor (bazıları reavis’in parmağı olduğunu ima etse de kanıt yok), reavis de bu belgeleri ele geçiriyor.
reavis zeki adam, sadece belgelerle yetinmiyor. önce meksika ve ispanya’daki arşivlere dalıyor, sahte evraklar üretiyor. “don miguel nemecio silva de peralta” diye hayali bir ispanyol soylusu yaratıyor, bu adama 1748’de kralın arazi verdiğini “kanıtlayan” kağıtlar uyduruyor. yetmiyor, bu belgeleri arşivlere sokuşturuyor ki kimse şüphelenmesin. sonra işi büyütüyor: sofia adında, yarı kızılderili bir garson kadını buluyor, onu “peralta ailesinin son varisi” diye tanıtıyor ve evleniyor. böylece tapunun “yasal” sahibiymiş gibi görünüyor. sofia’yı öyle bir eğitiyor ki, kadın ispanya ve ingiltere saraylarında bile “soylu” muamelesi görüyor.
1883’te reavis, arizona’ya gelip tapu davasını resmen açıyor. phoenix’ten new mexico’ya uzanan devasa bir araziyi talep ediyor. madenler, çiftlikler, demiryolları, hepsi bu alanda. southern pacific demiryolu ona geçiş hakkı için 50 bin dolar ödüyor, silver king madeni 25 bin dolar verip “kira” ödüyor. reavis, halka “tapu devir senedi” satıyor, evini barkını kaybetmekten korkan köylüler çaresiz para ödüyor. toplamda 5.3 milyon dolar (bugünün parasıyla 200 milyon dolar) topluyor. casa grande yakınlarında koca bir malikane bile yaptırıyor, adeta baron gibi yaşıyor.
reavis’in oyunu yıllarca sürüyor, ta ki ufak bir detay her şeyi bozana kadar. 1890’larda florence’ta bir gazete editörü, reavis’in “eski” belgelerindeki yazı tipinin şüpheli olduğunu fark ediyor. o dönemde kullanılmayan bir font, hem de çok yeni görünüyor. bu ipucu, federal soruşturmayı başlatıyor. uzmanlar belgeleri inceliyor: kağıtlar yanlış, mürekkep yeni, ispanyolca ifadeler bile uyduruk. reavis’in arşivlere sokuşturduğu evraklar bir bir çöküyor. 1895’te dava açılıyor, reavis suçlu bulunuyor ve santa fe’de hapse atılıyor. karısı sofia onu terk ediyor, reavis 1914’te fakir ve yalnız bir şekilde ölüyor.