Fizikçiler Arasında Önemli Tartışma Konusu Olan Teorik Gök Cismi: Solucan Deliği
kara delikleri muhtemelen duymuşsunuzdur. bunlar, güçlü bir kütle çekim gücüne sahip olan cisimler. çoğunluğunun oluşum aşamaları büyük ölçüde biliniyor ve bunlar birer yıldız ölüsü. ancak galaksilerin merkezinde süper kütleli olan ve nasıl oluştukları çok da iyi bilinmeyen türleri de mevcut. bu cisimlerin içine düşen herhangi bir şey, "sıfır hacim ve sonsuz yoğunluk" bölgesine doğru çekilir ve -en azından bildiğimiz kadarıyla- oradan çıkamaz. kara deliklerin varlıkları şüpheli değildir ve gözlemlerle doğrulanmıştır.
kara deliklerin matematiksel olarak tersine beyaz delik diyoruz. bunlar teorik cisimler. yani var olmalarının önünde fiziksel yahut matematiksel bir engel olmamakla beraber herhangi bir gözlem aracılığıyla, var olduklarına dair bir kanıt bulunamadı. bunlar da bir kara deliğin tam tersini yapıyorlar; içlerinde bulunan cisimleri orada tutmuyor ve dışarıya atıyorlar.
şimdi önce bir kara deliğin temsili çizimine göz atalım:
yeşil bölge, yani ergosfer, olay ufkunun hemen dışını çevreleyen yerdir. olay ufku, görselde "event horizon" olarak gösterilmiş olan, köprüden önceki son çıkış. buradan kara deliğe düşmeye başladığınızda geri dönüşü olmayan yola girersiniz ve resimde "singularity" olarak gösterilmiş olan, yukarıda da bahsettiğim sıfır hacim ve sonsuz yoğunluk noktasına doğru çekilirsiniz.
beyaz delik için bunun matematiksel olarak tersi demiştik. peki o zaman bir kara delikle bir beyaz deliği birleştirirsek ne elde ederiz? bunu:
bunun bir adı da einstein-rosen köprüsü. görüldüğü üzere prensip oldukça basit: bir tarafından sizi çok güçlü bir kütle çekim kuvvetiyle içine çeken bu cisim, sizi diğer taraftan aynı güçle dışarıya fırlatacak. peki bu mümkün mü?
genel görelilik buna itiraz ediyor. bunun nedeni, cisim henüz tekilliğe doğru ilerleyip resimdeki tünele vararak beyaz deliğe geçiş yapamadan önce, kara deliğin kendi üzerine kapanacağı ve o geçidi de kapatacağı iddiası. yine genel göreliliğe göre, bir kara delikten geçerek beyaz delikten çıkabilmek için o tüneli açık tutabilmek ancak negatif enerji ile mümkündür ki genel görelilik negatif enerjinin varlığına pek sıcak bakmadığı için solucan deliklerinin varlığını da olası görmez.
ancak kuantum fiziği aynı fikirde değildir. bildiğimiz parçacıkların zıt ikizleri olan antimadde adlı parçacıklar, negatif enerji etkisi yaratarak solucan deliğinin geçidini açık tutabilirler. bu sayede solucan deliği kendi üzerine çökmez. böylece uzay zaman içerisinde bir noktadan yola çıkıp çok daha uzak bir başka noktaya ışıktan daha önce varmak mümkün hâle gelir. elbette bu gerçeğe rağmen solucan delikleri teorik cisimler olmaya devam ediyorlar ve gözlemsel kanıtları bulunana dek de öyle kalacaklar.