Mimarlığın Ne Derece Zorlu Bir Meslek Olduğunu Gösteren Bir Askerlik Anısı

Bir Sözlük yazarının, mimarların her işle uğraşması beklendiğini kanıtlayan askerlik anısını paylaşıyoruz.
Mimarlığın Ne Derece Zorlu Bir Meslek Olduğunu Gösteren Bir Askerlik Anısı
iStock

mimarlık dünyanın en zor ve meşakkatli mesleklerinden biridir

tek bir projede mimar; harita mühendisi, jeoloji mühendisi, inşaat mühendisi, çevre mühendisi, makine mühendisi, elektrik mühendisi, peyzaj mimarı, iç mimar, meteoroloji mühendisliği gibi mesleklerle adapte çalışmalı. projede koordinatör genellikle mimar olur. yukarıdaki disiplinlerden biri bir hata yaşadı mı soluğu direkt mimarda alıyor. hata projelendirme aşamasında görüldü mü pek sıkıntı değil, lakin uygulamada çıktı mı, işte o zaman şenlik başlıyor. binlerce liralık zararlar çıkabiliyor.

örneğin geçen gün nat geo'da cennet adası'nı yaratmak adlı programı izliyordum. orada bile dünya çapındaki milyonluk mimarlık firmaları büyük hatalar yapıyordu.

mimar, meteoroloji mühendisinden gelen bilgileri iyi yorumlayamamış. yat limanını hakim rüzgarın geldiği yöne tasarlamış. proje ortalarında liman inşaa edilirken sert dalgaların günlerce bir türlü dinmediğinin farkına varıyorlar. meteoroloji mühendisinden gelen rapolar incelendiğinde yat limanı olmaması gereken en son yere tasarlanmış. mimar detayı gözden kaçırmış. limanın yeri değişecek ama zarar binlerce doları buluyor.

benim de askeriyede buna benzer bir anım var

askeriyede yedek subayken bir şantiyede elektrik problemi çıktı. yeni yapılan binanın trafosu yanlış yere projelendirilmişti. inşaat bitimine doğru elektrik kabloları döşenecekken dışarıdan trafoya elektriği nasıl getireceklerini bilemediler.

elektrik mühendisini çağırdılar, "neden tüm hattı burada topladın?" dediler. elektrik mühendisi de dedi ki; mimardan gelen arazinin vaziyet planında, 100 metre ötede ana trafo var. en mantıklı yer burası göründü." gel gör ki çevrede hiç ana trafo yok. en yakın ana trafo, karargahın 700 metre diğer tarafında var.

mimarı çağırdılar. "birader çevrelerde hiç trafo yok. neden vaziyet planına bu trafoyu koydun?" o da dedi ki "bu vaziyet askeriyeden bize verildi. hiç eklenti çıkıntı yapmadık. tüm elektrik, kanalizasyon, su hattını vs bu vaziyete göre projelendirdik."

mimara bu vaziyeti veren tsk memurunu buldular ve sordular; "bu vaziyeti nereden buldun?" o da dedi ki; "bu vaziyet planı uzun süredir bizde. buna eklenti ve çıkıntıları ancak karargahın tekniker çalışanları yapar."

karargahın elektriğinden sorumlu teknikeri buldular. 20 yıldır tsk'da çalışıyor. ona da sordular. "gomutanım o trafo 70'lerden kalmaydı. bedaş 5 yıl önce geldi kaldırdı onu. yerine 700 metre ötede yenisini kurdular. haberiniz yok mu?"

karargah komutanları düşündüler taşındılar, bir ihale uzmanına danıştılar. ihale uzmanı da dedi ki "tsk çalışanları bu değişikliği vaziyete işlememiş olabilir ama projelendirme ihalesini alan mimarlık firmasının projelendirme öncesi gelip vaziyet planını yerinde kontrol edip incelemesi gerekirdi."

velhasıl kelam kabak yine mimarın başına patladı. yaklaşık 70 bin tl'lik zarar vardı. birbirilerini mahkemeye verdiler. 1 ay sonra terhis oldum. ne ettiler bilmiyorum.