Dünyanın En Yapmacık Aktivitelerinden Biri: İş Yerinde Doğum Günü Kutlamak
plazada çalışırken benim de böyle dertlerim vardı. ayda bir değil, ayda en az iki üç kez cicişlerden biri yaklaşıp "falanın doğumgünü ehehe" derdi, ben de para verirdim. para vermemin tek amacı da doğumgünü dolayısıyla oluşan kaos ortamından faydalanıp dışarı kaçmaktı. eski iş arkadaşlarım beni pek sevmezdi, allahı var ben de onları sevmiyordum, bazen iş yerinde insanlarla konuşmamak için köpekbalığı maskesi takıyordum ve bunun ölçüsüz avlanma protestosu olduğunu söylüyordum(insanlardan uzak durmak için yaptığım buluşlara inanamazsınız). hatta bir tanesi bana aşırı derecede uyuz olduğu halde alter egom olan isolde'yi çok seviyor ve yıllardır yazılarını paylaşıp övgüler yağdırıyor asdfdsas.
neyse, sonra baktım ki bunlar benim doğumgünümü hiç kutlamıyorlar, pasta masta almıyorlar, ben de "ayşesu'nun doğumgünü için para topluyoruz :))" diyen tiplere 25 kuruş ya da 50 kuruş vermeye başladım. nötr olduğum kişiler içinse 1 tl veriyordum, ve inanın bunu yaparken çok eğleniyordum. şrfszler bi kez arkadaşımın doğumgünümde ofise gönderdiği pastamı daha ben yokken kesip yemeye başlamışlardı bile. mesela çok taş bir kız işe başlamıştı, tüm kan çükünde toplandığı için nasıl üniversite bitirip çalıştığına hayret ettiğim bir tip de bu kız işe başlayalı henüz 2 gün 3 saat olmasına rağmen canhıraş bir çabayla herkesten para toplayıp, üstüne de kendisi para koyup kıza 2 farklı pasta ve hediye almıştı. 2 ay sonra kızı maille taciz ettiği için işten kovuldu.
böyle sikimsonik ortamlarda çalışıp her ay 50 tl doğumgünü parası toplama masrafına katlanan herkese sabır diliyorum.
arkadaş en ifrit olduğum konulardan biri. ben burdaki hiç kimseyle iş dışında muhabbet etmiyorum, iş dışında görüşmüyorum etmiyorum. kaldı ki bu şubeye geleli 2 ay olmuş doğru düzgün kimseyi tanımam etmem. 3 yıldır bu sikik insanların doğum günü bitmedi. her ay biri doğuyor lan. ve biri usulca yanına geliyor falancanın doğum günü para topluyoruz katılır mısın? bana ne onun doğum gününden diyemiyorsun. diyemiyordum.
eski şubemde az çok tanıdıklar vardı seviyorsam beş tl veriyordum asfjgl. neyse artık şekeri bıraktığım için ya ben zaten pasta yemiyorum diye atıyorum başımdan. bu nedir anlamıyorum kim bu kadar doğum günü kutluyor arkadaşım ananın babanın evinde herkesin doğum günü kutlanıyor muydu? neyse ki bir gerizekalılık göstergesi olarak gördüğüm facebooku kullanmıyorum da, kimsenin benim doğum günümden haberi yok. nasıl bu kadar samimiyetsiz olmayı beceriyorsunuz aklım almıyor.
çok sinirlenmişim.
her işte olduğu gibi bunda da kesinlikle almanları tek geçerim.
adamlar napıyor doğumgünlerinde? kendi pastasını kendi yapıp getiriyor işyerine. burada böyle bir adet var bir de, daha hiç dışardan pasta alana denk gelmedim. erkeği de kadını da kendisi yapıyor mis gibi kekini ya da torte denilen yaş pastasını.
getirirse ne ala, ofisindeki herkese mail atar "pasta getirdim 13.00'de buluşup yiyelim" diye. herkes yer, kahve içilir, sohbet muhabbet. budur bu kadar.
getirmezse kimse de vay efendim niye getirmedin demez. doğumgünü çocuğu tebrik edilir, belki bir kart alınır herkes imzalar iyi dilekleriyle. hediye, pasta falan yok yani.
ha eğer bu şahıs özel bir parti vermeyi uygun görürse evinde, dışarda vs ve ofis arkadaşlarını da davet ederse, işte o zaman 3-5 euro bişi toplanıp bir hediye alınır. adamlar çok düşünceli oldukları için, dandik zevksiz kravatlar, altın kolyeler vermek yerine genelde ya bir mağazanın alışveriş çekini satın alırlar ya da doğumgünü çocuğu sportif biriyse spor salonuna/havuza 10 kerelık giriş kartı gibi bir şey alırlar.
almanlıktan aldığım tadı hiç bir şeyden almadım valla.
nefret ettiğim hadisedir.
kendi doğumgünümü bile kutlamaktan kaçınan ben her ay maaşın bi kısmını elalemin pastasına hediyesine ayırıyorum. bi müdürlükte 37 kişi çalışıyoruz. yıl dediğin 52 hafta zaten sürekli bi doğumgünü telaşesi. buna bide evlenen, emekli olan, çocuk doğuran, askere giden için toplanan paralar var. elaleme çalışıyoruz zaten.
5er lira toplanıp hep beraber pasta kesilip kola içilen doğumgünlerine karşı değilim. hadi 10ar lira toplayalım çiçeğiydi falan da olsun ama ama adaletsiz hediye alınan doğumgünlerine karşıyım. mesela geçen hafta herkesin çok sevdiği ve gerçekten de çok iyi bi insan olan bi şefin doğumgünüydü. adam dünya tatlısı, çok da şık giyinir. hepimizden para toplayıp dünyanın en çirkin kravatını almışlar adama. o kadar çirkin ki paketi açtığında ben utandım hakaret ettik resmen adama. pasta bile almamışlar naptılar o kadar parayı merak ediyorum.
sonra bu hafta herkesle kavgalı olan, sürekli atar yapan, kavga çıkarmaktan keyif alan mal bi kıza altın set almışlar kimseye sormadan. şimdi de yaygara yapıyolar herkes şu kadar para vercek diye. kişi başı istedikleri para benim bi buçuk haftalık mutfak masrafıma denk ve maaş öncesi hafta olduğundan elimde öyle bi para da yok. benim o parayı şu anda çıkarabilmem için alyansımı falan satmam lazım ya da kredi çekmem lazım. cebimde 7 lirayla işe geldim ve ayın 15ine kadar sabahları simit yiyerek idare etmeyi planlıyodum ağzıma sıçtılar şimdi.
ayrıca doğumgününde set almak nedir amk nasıl bi kıroluk bu. ben evlendim bana almadılar lan :/
en kötüsü de doğumgünü kişisini önce öğlen yemeğe çıkarmak, nişantaşı bilmem ne kafede hesap götüne girmesin diye salata yemek, sonra müdür-direktör takımının yediği dana götünde marine edilmiş etlerden, levrek ızgaralardan oluşan hesabın "toplam kişi sayısı - 1" şeklinde eşit bölünmesi..
yetmiyormuş gibi ofise gelince bir de pasta sipariş edilmesi, yanına birinin "cnmmm pelitten iki tane profiteröllü pasta söyledik 200 lira tuttu, gönlünden ne koparsaa" diye gelmesi ve bunun tahmin ettiğinizden çok daha sık olması..
bak yine sinirlendim yemin ediyorum elim ayağım boşaldı. (bkz: beyaz yakalı şiiri) bu eser boşuna yazılmamış arkadaş, gerçekten de hortumla dövülesi beyaz yakalı..
bir iki saat sonra maruz kalacağım olay.
pastalar kekler geliyo gidiyo bende görmemezlikten geliyorum büyük bir sürprizin eşiğindeyim sevgili suserler.
sürekli birilerinin doğum günü olması sebebiyle artık şaşırılmayan "aaa pasta mı o yeaaa canlarım benim" samimiyetsizliğiyle geçen, sözde sürpriz parti olan ve bir an için herkesin sandalyesinden kalkıp sadece 30 saniye samimiyetsiz "iyi ki doğdun"larla geçen saçma kutlama.